Haberler

Jaguar Alman kompakt sedanlara çıkartma yaptı




Jaguar geçtiğimiz günlerde kendisi için çok önemli bir gün geçirdi. Bu önemli günde kendisi için gurur dolu bir an yaşarken aynı zamanda BMW, Audi ve Mercedes cephelerinin de dikkatini üzerine topladı. Tüm bu haklı kargaşanın sebebi ise Jaguar’ın yeni premium kompakt sedanı XE. 2014 Paris Motor Show’un ardından Mayıs 2015’ten itibaren müşteriler ile buluşacak olan sedan şimdiden sadece Jaguar hayranlarının değil, bütün otomobil severlerin dikkatini çekmiş durumda.

Rekabetin çok yüksek olduğu ve rakiplerin sürekli bir birlerine dişlerini gösterdikleri bu sınıfta Jaguar, 3 serisi ve C-Serisini kolay kolay yenemeyeceğinin farkına varmış olacak ki yeni modelin geliştirilmesi için toplamda 3.5 milyar pound, Land Rover’ın evi olan Solihull’daki yeni bir fabrika için ise 2 milyar poundluk bir yatırımı gözden çıkarmış. Tesiste çoğunluğu alüminyum parçalardan oluşan XE’in üretimi gerçekleştirilecek. Ayrıca Wolverhampton’daki yeni motor tesisi de XE’nin yüksek verimli Ingenium motorlarının üretimi için ayrılmış durumda.

Jaguar aynı zamanda bu fabrikalarda çalışacak olan 3,000 kişinin XE’nin ülke çapındaki satışları için bir katkı olacağını düşünmekte. Nede olsa son derece milliyetçi olan İngilizlerin kendi topraklarında üretilen bir araca daha ılımlı bakacaklarını düşünen şirket İngiliz basının tutumuna bakacak olursak haksızda sayılmaz.

C-Serisinin daha piyasaya çıkmadan küçük bir S-Serisi görünümüyle elde ettiği ilgi ve imajın gücünü düşünürsek tasarımın son derece önemli olduğu bu sınıfta Jaguar yine işleri şansa bırakmamış dışarından son derece agresif bir görünüme sahip olan sportif sedanın içi de dışı kadar ilgi çekici. Ön ızgaranın ve kaputun saldırgan tasarımı ile eşleşir bir şekilde iç tasarımda direksiyon ve göstergeler gibi bazı ögeleri hızlı abisi F-Type’dan kopyalanmış.

Kaputun altındaki yeniliklere geçecek olursak yeni XE Jaguar’ın önceki modellerindeki tecrübeleri sayesinde abisi XF’den %20 daha rijit bir gövdeye sahip. Bu da mühendislere yol tutuşu etkilemeden daha yumuşak bir süspansiyon ayarı kullanmalarına izin vererek istenen konfor seviyesini yakalamalarına yardımcı olmuş. Şasiye güvenip süspansiyonlarda ucuza kaçmayan mühendisler ön tarafta F-Type’ın çift salıncak sistemi, arkada ise akıllı integral bağlantılı süspansiyon sistemi ile birlikte adaptif amortisörler kullanmışlar. XE’nin XFR seviyesinde sportifliğe sahip olduğunu iddia eden Jaguar direksiyon sisteminde ise elektrik destekli bir sistem kullanmış. Jaguar’ın ilk defa kullandığı sistem sürücüye dinamik, eco ve kış modları arasında seçim sunuyor. Direksiyonun Jaguar’ın iddia ettiği sportiflik seviyeleri ile eşleşip eşleşmediğini ise ilerleyen zamanlarda göreceğiz.

Başlangıç motoru olarak sunulan 2.0 litrelik 161bhp gücündeki dizel ünite Jaguar ve Range Rover’ın yeni Ingenium serisinden ve 99g/km CO2 değeri ile kayda değer seviyede çevreci aynı zamanda 3.8’litrelik fabrika verisi yakıt tüketimi ile ünlü hibrid Toyota Prius’un (fabrika verisi 3.9lt, 89g/km CO2) ne kadar gerekli olduğunu sorgulamanıza sebep oluyor. 1.750 rpm’de sunduğu 380 Nm’lik torku ile de Prius’ta bulamayacağınız keyfi yaşatacağına resmen göz kırpıyor ve Jaguar aynı dizel ünitenin daha güçlü versiyonlarının da yolda olduğunun haberlerini veriyor. Listenin tepesinde yer alacak XE S modelinde ise 3.0 litrelik 336 bhp gücündeki süper şarjlı F-Type’dan alınan V6 ünite olacak ve 0-96km hızlanmasını 4.9 saniyede tamamlayacak. ZF’nin yenilenmiş 8 ileri otomatik şanzımanı ve 6 ileri manuel şanzıman ise gücü aktarmaları için XE’deki görev yerlerini almış durumda.

4×4 versiyonu da ilerleyen tarihlerde piyasaya sürülecek olan XE, Land Rover’ın Terrain Response sistemi üzerine kurulmuş olan All Surface Programme Control sistemine sahip olacak ve aynı Land Rover’da olduğu gibi motor gücü, frenler, diferansiyel gibi önemli noktalara müdahalede bulunacak. Jaguar XE’nin 4×4 sistemi sayesinde 4 mevsim lastikleri ile bile kış lastiği seviyelerinde yol tutuşuna sahip olacağını iddia ediyor.

Galeri ve Video:

[youtube http://www.youtube.com/watch?v=zhrUdtOsla0]

Utku Ulaş Tekin

Dört yaşımdayken babamın aldığı benden bir kaç ay büyük olan 92 model Renault Spring ile başladı tüm bu macera. İnsanların kullandığı hareket eden nesnelerin keşfine başlıyordum. Yaşım ilerledikçe daha da artan bir heyecan oldu bu nesneler içimde. Sonradan bu nesnelerin aslında nesne olmadığını, sadece otomobil tutkunu olan insanlar tarafından görülebilen ruhları olduğunu keşfettim. Fakat sıkıntı bu ruhları görebilen diğer insanları bulmaktı. Arayışın son bulduğu durak ise Otopark.com oldu.

İlgili Makaleler

3 Yorum

Bir cevap yazın

Başa dön tuşu