İstanbul Park’taki pist günleri başladı. Nisan ve mayısta 4 pist gününü geride bırakırken; temmuz, ağustos, eylül, ekim ve kasımda her ay 2şer gün daha İstanbul parkta motosikletiniz ile keyifli anlar yaşayabilirsiniz. İlk defa piste çıkacaklar için rehber olabilecek bir yazı hazırlamak istedik.
Ellerinize dikkat
Sürücüler arasında da pek fark edilmese de en çok rüzgarı yiyen kısım ellerdir özellikle pistte. Eldiven seçimi yaparken yüksek süratlere dayanıklı eldivenler ellerinizi sıcak tutacaktır ve tepki süresinde gecikme yaşanmasının önüne geçecektir. Eller gibi tulumun veya montun içine motosiklet içliğinizi giyin ve elcik ısıtmalı bir motosikletiniz varsa pistin keyfini çıkarmaya başlayın.
Motoru ısıtmayı unutmayın
Seans aralarında motorunuz beklerken ister istemez soğur. Motorla birlikte lastikler ve süspansiyonlar da soğur. Pistteki ilk bir iki tur motosikletinizin motorunu ve diğer parçalarını ısıtacaktır.
En büyük düşmanınız: soğuk asfalt
Yaz aylarından sonra kasıma kadar devam edecek pist günlerinde özellikle sabah seanslarında soğuk asfalt ve teker arasındaki bağ oldukça zayıf oluyor. Bu da tüm dönüşlerde daha az sürtünmeden dolayı daha çok tehlike demek. Lastiklerin yırtılmasına kadar gidebilecek bu sorun için dikkatli sürmek gerekiyor.
Pist yönünün önemi
Çoğu pistteki tüm virajlar bir iki tanesi hariç genelde aynı yönlüdür. Mesela İstanbul Park’taki çoğu virajlar sola doğrudur. Bu da lastiğinizin sol tarafının daha çok ısınacağı anlamına geliyor. İlk sağ virajda sorun yaşamamak için limitleri zorlamamaya çalışın.
Lastik seçimi
Bu konuda destanlar yazılır. Asıl faktör piste gireceğiniz motosiklette yol lastiği mi yoksa yarış lastiği mi var? Yarış lastikleri pistte daha aktif ve başarılı sonuçlar verecektir. Ama günlük kullandığınız motosikletinizle piste girerken lastik değiştirme şansınız da olmayabilir. Bütçenize bağlı bir durum.
Keyifli ve güvenli sürüşler.
Görsel kaynak: TMF