Dünyanın en yüksek bütçeli ve en prestijli motor sporlarından biri olan Formula 1’i diğer motor sporlarından ayıran en büyük etken, hiç şüphesiz otomobillerin tasarımıdır.F1 araçları kanatlarından tutun da direksiyonuna kadar bambaşka otomobillerdir.
Zaman içerisinde teknoloji ile birlikte bu otomobillerin tasarımları da değişti ve bu güne kadar geldi. (2006 Ferrari 248 F1 modeli benim için tek kalacak gerçi.) Peki bu otomobiller gelecekte nasıl olacaklar?
14 yıl sonrasının tahmini tasarımında çok fazla dikkat çekici unsurlar var. Bunlardan en önemlisi gittikçe incelen ön burun ve traş bıçağını andıran ön kanatlar. Kanatların bu şeklinin otomobile hem daha fazla downforce sağlayacak hem de lastik ve frenleri soğutmak için bir hava kanalı vazifesi görecek.
Otomobilin genişleyen görüntüsü ve yan taraflarına eklenen hava kanalları ile beraber de motorun ihtiyaç duyduğu oksijen zahmetsizce elde edilebilecek. Üstelik otomobilin görüntüsüne bir başka hava kattığını da söylemek gerek. Otomobilin devamında ise hava akış çizgileri otomobile bambaşka bir estetik katmış.
Aracın arka kanadının ve onun önündeki oval hava kanalının duruşu bir füzeyi andırıyor. Otomobilin kanadı ise gayet geniş. Bu kadar büyük bir kanat Bugatti Veyron’daki kanat gibi frenlemeye yardım bile edebilir.
Sezon başında denenen “Halo” konseptinin yerini kocaman bir cam almış görünüyor. Bu cam otomobilin burnuna kadar uzanarak estetik anlamda da gayet başarılı görünüyor. Umarız sürücüye sağladığı güvenlik unsurları da görüntüsü kadar iyi olacaktır.
Elimizde teknik veri olmadığı için detaylı bilgilerini paylaşamasak da 2030 yılında bu otomobilin ufak ama çok güçlü bir motoru olacağını tahmin ediyoruz. Hali hazırda motorların hacimleri bile küçülmüşken 2030 yılında fındık motorlu F1’ler görmeye hazır olun derim.
Bu yazıyı ana sayfa portalımızdan okumak için tıklayınız..
Zaman içerisinde teknoloji ile birlikte bu otomobillerin tasarımları da değişti ve bu güne kadar geldi. (2006 Ferrari 248 F1 modeli benim için tek kalacak gerçi.) Peki bu otomobiller gelecekte nasıl olacaklar?
14 yıl sonrasının tahmini tasarımında çok fazla dikkat çekici unsurlar var. Bunlardan en önemlisi gittikçe incelen ön burun ve traş bıçağını andıran ön kanatlar. Kanatların bu şeklinin otomobile hem daha fazla downforce sağlayacak hem de lastik ve frenleri soğutmak için bir hava kanalı vazifesi görecek.
Otomobilin genişleyen görüntüsü ve yan taraflarına eklenen hava kanalları ile beraber de motorun ihtiyaç duyduğu oksijen zahmetsizce elde edilebilecek. Üstelik otomobilin görüntüsüne bir başka hava kattığını da söylemek gerek. Otomobilin devamında ise hava akış çizgileri otomobile bambaşka bir estetik katmış.
Aracın arka kanadının ve onun önündeki oval hava kanalının duruşu bir füzeyi andırıyor. Otomobilin kanadı ise gayet geniş. Bu kadar büyük bir kanat Bugatti Veyron’daki kanat gibi frenlemeye yardım bile edebilir.
Sezon başında denenen “Halo” konseptinin yerini kocaman bir cam almış görünüyor. Bu cam otomobilin burnuna kadar uzanarak estetik anlamda da gayet başarılı görünüyor. Umarız sürücüye sağladığı güvenlik unsurları da görüntüsü kadar iyi olacaktır.
Elimizde teknik veri olmadığı için detaylı bilgilerini paylaşamasak da 2030 yılında bu otomobilin ufak ama çok güçlü bir motoru olacağını tahmin ediyoruz. Hali hazırda motorların hacimleri bile küçülmüşken 2030 yılında fındık motorlu F1’ler görmeye hazır olun derim.
Bu yazıyı ana sayfa portalımızdan okumak için tıklayınız..