İstanbul Park pist gününün de özetini tekrardan geçmiş olayım:
Sabah 06:00'da izmirden mito ile yola çıktık. Sağolsun tüm yol boyumca bana eşlik eden arkadaşım tam bir sağ koltuk ustasıydı. Adam 10 saat boyunca susmadı
kendisi trakyalı olduğundan, alkollü geçen hard gecelerin sonrası yaşadığı hangover anılarını allandıra ballandıra tüm yol boyunca anlattı. Tabi o hikayeler, bu forumun konusu değil ama, bir günde 10 saat direksiyon sallayıp yorulmamamın sebebi heralde onlardır.
Hafif basarak saat 10:30 gibi istanbula geldik. Depo fulleme, lastik havası ayarı, ihtiyaç molası derken 11 gibi pistteydik.
İlk olarak A seansında buranın eskilerinden olan bir abimizin bmw m2'sinin sağ koltuğuna konuk oldum. Hayatımda hiç 200hp üstü araca binmediğimden, 370hp'lik m2 resmen aklımı aldı. O virajlardaki kıvraklığı, gazlaması, hele ki frenlemesi!!! Beni en çok frenleri etkiledi sanırım. Çünkü arkadan itiş kıvraklığı ve ivmelenmeyi insan az çok tahayyül edebiliyor. Ama o frenler, resmem başka evrenden...
Bu deneyimi yaşattığı için kendisine buradan da teşekkürü bir borç bilirim.
C seansında ise sıra artık minnak Mito'daydı. Tüm seanslar gibi C seansı da ciddi kalabalıktı ve özellikle C seansına, o gün birden fazla seans alan hardcore araçlar kalmıştı. Ben resmen 155hp'lik mito ile şampiyonlar ligine es kaza katılan kazakistanlı futbol takımı gibi ortada kalmıştım.
Seansın ilk yarısı zaten virajları ve özellikle fren noktalarını öğrenmekle geçti. Son 2 tur biraz daha gazlayabildim ve ancak 2:55lik bir süre çıkarabildim.
Tabi trafik + araçta iki kişi olmak + benim deneyimsizliğimi falan göz önüne alırsak, mito ile 2:45 rahat çıkarılabilir bence. Ama bu kadar kalabalık bir seansta süre çıkarmak hiç bir araba için kolay değil. Çünkü hızlıysanız trafiğe takılırsınız, yavaşsanız bolcana yol vermek zorundasınız. Zaman kasmak ancak open pit günlerinde mümkün olur diye tahmin ediyorum.
Tabi sonuçta istanbul park'tasınız. Her şey zaman kasmaktan ibaret değil. O ilk virajı balkondan düşer gibi dönüp hemen viraj çıkışında vitesi yükselttiğinizde, 8. virajı olması gerektiği gibi sabit gazla bağladığınızda, 11. virajı dip gaz geçmeyi başardığınızda aldığınız haz, bir otomobil sever için tarif edilemez.
Gün sonunda, bu sefer sakin giderekten 5 saatte, sağ koltuktaki arkadaşımın efsane hikayeleri eşliğinde eve vardık.
Köpek gibi yorgundum ama, aklıma ilk gelen, bir daha ne zaman istanbul park'a tekrar giderim sorusuydu.
Hayat sevdiğin şeylerle yorulunca güzel...