Porsche 911 RSR basit bir yarış arabası değil. RSR; Porsche’nin GT araçları arasında en üstte konumlandırdığı, her sene dünyanın en önemli pist yarışı Le Mans 24 saatte kendini temsil etmesi için tasarladığı bir canavar.
911 RSR, Porsche fabrika takımının dünya dayanıklılık şampiyonasında(WEC) kullandığı aynı zamanda birçok farklı yarış takımına da sattığı bir otomobil. Anlayacağınız Porsche’nin marka imajını koruması için 911 RSR’nin başarılı olması şart.
Porsche ve rakipleri
1 arasında 3
911 RSR dünya dayanıklılık şampiyonasında LMGTE Am ve LMGTE Pro olmak üzere iki ayrı klasmanda farklı takımlar aracılığıyla yarışıyor. LMGTE Pro klasmanında Ford GT, Aston Martin Vantage GTE ve Ferrari 488 GTE ile mücadele eden RSR bu klasmanda sonuncu sırada yer alıyor. LMGTE Am kategorisinde üç farklı takım aracılığıyla mücadele eden Porsche’ler, bu sınıfta da Ferrari ve Aston Martin’lerin arkasında geliyor. Kısacası WEC için GT aracı üreten dört firma içinde sonuncu sırada kalan Porsche‘nin bu durumu değiştirmek için büyük değişikliklere gitmesi gerekiyordu.
1 arasında 3
Büyük değişiklik:
Tarihinde ilk defa bir Porsche 911; arkadan motorlu değil, ortadan motorlu tasarlandı. Porsche bunun fark etmemizi istemiyor fakat 911 RSR aslında bir 911 değil. 911 RSR’yi ortadan motorlu yapmak için sadece motor ortaya kaydırılmadı; motor ile vitesin yeri değiştirildi! Eskiden iki aks arasında yer alan vites artık arka aksın üzerinde yani motorun gerisinde yer alıyor. Peki Porsche mühendislerinin kabusu bu tasarım neden bu kadar gerekliydi? Ağırlık merkezini ortaya almak için mi?
Difüzör Savaşları
1 arasında 2
Hayır! Porsche motoru ortaya almalıydı çünkü motor arkadayken rakiplerinin kullandığı devasa difüzörleri 911’de kullanamıyorlardı. Bu değişim otomobillerde aerodinaminin önemini gözler önüne seriyor. Sadece daha büyük bir difüzör kullanabilmek için elli senelik tarihinden vazgeçmek kolay olmasa gerek.
Bu yazıyı ana sayfa portalımızdan okumak için tıklayınız..
911 RSR, Porsche fabrika takımının dünya dayanıklılık şampiyonasında(WEC) kullandığı aynı zamanda birçok farklı yarış takımına da sattığı bir otomobil. Anlayacağınız Porsche’nin marka imajını koruması için 911 RSR’nin başarılı olması şart.
Porsche ve rakipleri
1 arasında 3
911 RSR dünya dayanıklılık şampiyonasında LMGTE Am ve LMGTE Pro olmak üzere iki ayrı klasmanda farklı takımlar aracılığıyla yarışıyor. LMGTE Pro klasmanında Ford GT, Aston Martin Vantage GTE ve Ferrari 488 GTE ile mücadele eden RSR bu klasmanda sonuncu sırada yer alıyor. LMGTE Am kategorisinde üç farklı takım aracılığıyla mücadele eden Porsche’ler, bu sınıfta da Ferrari ve Aston Martin’lerin arkasında geliyor. Kısacası WEC için GT aracı üreten dört firma içinde sonuncu sırada kalan Porsche‘nin bu durumu değiştirmek için büyük değişikliklere gitmesi gerekiyordu.
1 arasında 3
Büyük değişiklik:
Tarihinde ilk defa bir Porsche 911; arkadan motorlu değil, ortadan motorlu tasarlandı. Porsche bunun fark etmemizi istemiyor fakat 911 RSR aslında bir 911 değil. 911 RSR’yi ortadan motorlu yapmak için sadece motor ortaya kaydırılmadı; motor ile vitesin yeri değiştirildi! Eskiden iki aks arasında yer alan vites artık arka aksın üzerinde yani motorun gerisinde yer alıyor. Peki Porsche mühendislerinin kabusu bu tasarım neden bu kadar gerekliydi? Ağırlık merkezini ortaya almak için mi?
Difüzör Savaşları
1 arasında 2
Hayır! Porsche motoru ortaya almalıydı çünkü motor arkadayken rakiplerinin kullandığı devasa difüzörleri 911’de kullanamıyorlardı. Bu değişim otomobillerde aerodinaminin önemini gözler önüne seriyor. Sadece daha büyük bir difüzör kullanabilmek için elli senelik tarihinden vazgeçmek kolay olmasa gerek.
Bu yazıyı ana sayfa portalımızdan okumak için tıklayınız..