Haberler

SAAB CEO’su: “Türkiye ile yerli araç için el ele çalışıyoruz.”




Birkaç gün önce görücüye çıkan yerli otomobiller Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri IŞIK tarafından basına tanıtılmıştı. Otomobilin kamuflajlı görüntüsü ve üretilen 3 prototip basına lanse edildikten sonra Işık 2020 yılında otomobili piyasaya süreceklerini açıklamıştı.

Bugün ise Mattias Bergman İsveç’te Türkiye ile ortaklıklarının ayrıntılarını basın ile paylaştı. Geliştirme çalışmalarının hızla devam ettiğini aktaran Bergman, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bildiğiniz gibi, Türk hükümetiyle bir anlaşma imzaladık. Türk araştırma kurumu TUBITAK ile Türkiye’nin gururu olacak yerli otomobil projesinde birlikte çalışıyoruz. Türkiye için kendi yerli arabasını üretmek bir gurur kaynağı. Uluslararası pazarda bu anlamda üretilip pazarlanan bir Türk otomobili bulunmuyor. Türkiye Avrupa ile Ortadoğu arasında önemli bir pozisyona sahip. Ülkenin araba ihrac etmeye başlaması, ekonomik gelişmesine de katkı sağlayacak” dedi.

“Uzun süredir görüşmelerimiz sürüyordu” diyen Bergman “Fakat 28 Mayıs’ta bir anlaşma imzaladık. Şirketimiz bir kaç alanda faaliyet gösteriyor bunlardan bir tanesi, dizayn. Bizim mühendislik ekibimiz ve TUBITAK aracın dizaynı konusunda ortak bir çalışma yürütüyor. Ayrıca Türkiye’deki diğer partnerlerimiz de dizaynın geliştirilmesinde bize katkı sağlıyor, bu anlamda çok sıkı çalışıyoruz. Şu an bir kaç tane prototip hazırladık ve dün sayın bakana bunları sunduk. Bu araçlar farklı ağırlıklarda ve görünümde, prototipler. Araçlar bir kaç gün önce de Türkiye’deki ortaklarımız tarafından lanse edildiler. Türk ortaklarımızla üretim haricinde pazarlama ve geliştirme konularında da bilgi paylaşımı yapıyoruz. Bu konudaki Türkiye’deki fabrika sahiplerine, mühendislerine eğitim veriyoruz ve onlarla el ele çalışıyoruz. Bilgiyi, parçaları, üretim sistemini biz sağlıyoruz. Ürün geliştirmesi için kaynakları da paylaşacağız. Kaynak paylaşımımız biraz farklı. Burada sahip olmadığımız imkanlardan bazılarını ise TUBITAK bize sağlıyor. TÜBITAK’ın mühendis gücü ve laboratuvarlarında ortak çalışma yürütüyoruz. Mühendis gücü, fiziki şartlara bizde bilgimizi ve kaynaklarımızı katıyoruz. İsveç Hükümeti, Çin Hükümeti ve şimdi de Türkiye ile ayaktayız ve sürdürülebilir bir gelecek yaratmak için aynı vizyonu paylaşıyoruz. ”

İsveç merkezli otomobil markası SAAB, 2012 yılında iflas başvurusunda bulunduktan sonra Çinli National Electric Vehicle Sweden’a (NEVS) satılmıştı. Çinli NEVS, İsveçli Saab’ı 2012’de 460 milyon dolara almıştı.


Kaynak: Hürriyet

Umut

Otomobil tutkum 3 yaşındayken annemin bana aldığı 1:24 ölçekli Ford Ka'ya karşı duyduğum sempati ile başladı ve büyüyerek devam etti, en son mühendislik okumama sebep oldu. Ayaklarım pedallara, kollarım direksiyona yetiştiğinden beri tekerleği olan herhangi bir araçtan aldığım hazzı başka hiçbir şeyden alamaz oldum. 2012'den beri hayranlıkla takip ettiğim Otopark ailesine 2014 sonunda katılmam hayatımda yeni bir sayfa açtı.

İlgili Makaleler

10 Yorum

  1. Ya arkadaşlar dünyada bütün parçalarını kendi yapan marka kaldı mı? Avrupa da motorlar Polonyadaki fabrikadan alınıyor. Maserati kalıpları bizzat şahidim Bursada yapılıyor vs. Yani sıfırdan her şeyini yapmak akıl işi değil. Genel işleyiş mantığına göre yerli otonun böyle bir yol izlemesi son derece mantıklı.

  2. Arkadaşlar bazen çok acımasız oluyorsunuz. Günümüzde çoğu araç çeşitli ortakliklarla üretiliyor. Örneğin fiat fiorino aynı kasayı Peugeot ve Citroën ile paylaşıyor. Ya da Volvo bazı araçlarında Ford altyapısını kullanıyor. Toyota dizel motorlarının bazısını BMW ile paylaşıyor. Mercedes a180 deki dizel motorunu Renault markasindan alıyor.

    Öyle bir çağda yaşıyoruz ki artık her parçayı kendimiz uretirsek inanın bize yararindan çok zararı olur. Bu tür teknolojik yenilikler devasa bütçelerle geliştiriliyor. Doğal olarak da çoğu marka Amerikayi yeniden keşfetmek yerine çoğu teknolojiyi başka firmalardan alıp tasarruf ettiği bütçeyle kendi markasını ozgunlestirip fark yaratmak için kullanıyor.

    Herşeyi sıfırdan üretmek bizi ileri götürmez aksine geri götürür. Bugün özellikle güneydoğuda kullanılan Türk savunma sanayisindeki çoğu yerli kara savunma aracını sıfırdan kendimiz üretmeye kalksaydik şuan yerimizde sayar olurduk. Önce araçları yurtdışından alınan parçalarla oluşturduk. Ondan sonra 15 yıl içinde o ithal parçaları yavaş yavaş yerli ürünlerle değiştirerek şuan %80 yerli duruma gelmiş durumdayız. Bunu herhangi bir partiyi ya da politikayı desteklemek için anlatmadım.
    Sadece demek istiyorum ki herşeyi sıfırdan üretmek maliyetli ve çok zor. Ama teknoloji paylaşarak üretmek ve zaman içerisinde yerli imkanlarla ozgunlestirmek daha faydalı bir yöntem. Savunma araclarimizdaki süreci arastirirsaniz ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.

    1. yahu zaten tasarımdan, aracın mühendisllğinden, kendine özgü cinliklerden bahsediyoruz burada. aracı resmen saab yapıp bize veriyor şu hali ile. o da 2002 üretimi platformdan çıkacak. 2020 yılında 18 yıllık platformdan çıkan araçla mı rekabet edeceğiz

  3. Olması gerek böyle bir şeydi zaten. Dünya’da bilinirliği olan bir markayı pekala yerlişeştirip , Türkiye’de üretebilirsiniz.Üstelik SAAB geçmişi ile itibarlı bir markadır. Demode olmuş altyapıyı modern hale getirmekte çalışmakla olur. Bir önceki senaryo mümkün olmayacak bir senaryoydu .Eğer bu fikir üzerinden hareket edilirse bu iş olur. Zaten Dünya’da diğer ülkelerinde yaptığı buna benzer şeylerdir. 2012 yılında SAAB’ı işadamı – girişimci Alphan Manas almak istemişti. O dönemde gücü yetmemişti tabi. Çinli Nevs almıştı..İş bir şekilde Türkiye ile ortaklık noktasına geldi şimdi…

  4. Başlangıç için çok yerinde bir adım.. Zaten Türkiye’de sıfırdan araç ürtecek ne kapasite var, ne de üretilecek aracı test edip geliştirecek ar-ge tesisleri var. Saab’ın arkamızda olması daha iyi.. Zamanla, araçlarımız özgünleşir diye umalım.

  5. 2 Kasım’dan sonra kimse kalmaz ortalıkta merak etmeyin. 2019 seçimleri öncesi tekrar açılır bu konu valla billa yapıyoruz lan az kaldı diye haberi çıkar.

    Not : Türkiye’de otomobil geliştirecek alt yapı var zaten.

  6. tamam güzel birşey kimse kötü demiyor
    ancak parayı verip araba almak üretmek değil
    ürettik diye konuşmasınlar derdimiz o
    yoksa ilk arabayı üretenler koç sabancı fln olurdu
    yani benim de param olsun ben de yaparım
    mevzu hazır yemek yerine kendi teknolojilerimizi patentlerimizi üretelim
    girip baktınız mı bu sene kaç patent alınmış
    komik rakamlar
    ilk üreten kazanır
    ilk icat eden..
    yoksa halihazırda patent ödeyip aldığımız araba ne ucuz olabilir
    abs’den emniyet kemerine kadar herşeye patent ödersiniz bir de bu yetmiyormuş gibi motor şase ve şanzıman fln eklenir
    yani biz üretsek de milletten oturduğumuz yerden daha çok harcama yapmadan para kazansak fena mı

    hacettepenin yaptığı araç çok daha başarılı çok daha emek harcanmış bir yapım
    parayı bana verin ben de yerli porsche üreteyim 😀
    bu yerli olmaz sadece ithal ve yerli montaj olur

Bir cevap yazın

Başa dön tuşu