Günümüzde birçok endüstri eskiyi günümüze uyarlamaya, geri getirmeye veya taklit etmeye çalışıyor (bkz: retro). Aslında günümüzde eski akımlara bu denli ilgi varken, otomobil aşıkları da eskileri yâd ederken, birkaç otomobil tasarımcısı bu detayları geri getirse veya bu detayları günümüz detaylarıyla harmanlasa nasıl olurdu dersiniz ? Üstelik otomobil tasarımları günümüzde artık tekrar ve taklit kıvamını almışken.. Otomobil üreticilerinden böyle bir atak gelmediği sürece buna tam anlamıyla karar veremesek de, gelin biz unutulan bu güzide tasarımları hatırlayalım.
1-) Kabartmalı yazılı lastikler :
Altı üstü lastiklere basılmış, kabartmalı bir yazı bu. Ancak otomobile çok şey kattığı kesin. Pick-up’lar ve klasik muscle’lardan bildiğimiz bu detayı pek özlemişiz.
2-) Kaput üstü logo :
Bir zamanlar Amerika’da, neredeyse her şeyin üzerinde kaput üstü logolardan görebilirdiniz. Yalnızca kaputun üzerindeki küçük logolardan bahsetmiyorum; sağlam, krom kaplamalı, İkinci Dünya Savaşı uçaklarının silahları gibi görünen o güzelliklerden bahsediyorum. Devasa boyutlarda olmak zorunda değiller. Hatta Mercedes kullanıcılarının bile “yıldızı göreceksin” şeklinde söylemleri var. Bu detay kesinlikle otomobilinizi sürerken size çok farklı hisler veriyor.
3-) Üstü açılabilen devasalar :
Üstü açılabilir, 2.5 tonluk, yaklaşık 6 metrelik, içine 6 kişinin hatta arkasına bir Fiat 500’ün sığacağı bu devasa araçlar ise diğer unutulmazlar arasında.
4-) Tamponda bulunan hava delikleri, ızgarasız kaput :
Geniş ve şekilli ızgaraların modasından sıkılanlar için ideal olan bu Ford’u kim istemez ki? Bana sorarsanız bu iş, 1987 – 1988 Ford Thunderbird’den daha iyi hiçbir otomobilde yapılamadı. Lakabı “Aero Kuşu” olan bu Thunderbird, dönemine göre oldukça cesur bir detay denemişti.
5-) Panjurlu Arka Camlar :
Her yeni modelde kıvrımlı açıların biraz daha arttığı ve arka camın biraz daha uzadığı göz önünde bulundurulursa, panjurlu arka camlar trendini geri getirmek için mükemmel bir zamandayız. 70’lerde özellikle Camaro ve Mustang’lerde kullanılan bu detayı dışarıda sonradan uygulamak mümkün ancak bunu fabrika çıkışı üretebilecek bir babayiğit üretici beklemiyor değilim. Bunun yanında bir de beyaz yazılı kabartmalı o lastikleri de eklerseniz 70’lerin ruhunu geri getirmiş olabiliriz.
6-) Tek kaynaklı rüzgarlıklar :
80’lerin ortasında, Ford Sierra ve Merkur XR4Ti, tek kaynaklı rüzgarlıkları ile otomobil piyasasını bir hayli sallamıştı. Ford bunu hâlâ, özellikle de Focus RS üzerinde deneyebilir.
7-) Arkaya doğru uzanan kanatlar :
Amerikan otomotiv tasarımcıları, 50’li ve 60’lı yıllarda araçları jet uçaklarına çeviren bu tasarımlara takıntılıydı. Belki günümüzde bu büyük kanatları otomobillere uygulamak istemeseler de daha makul boyutlarda kanatlar ekleyebilirler.
8 -) Kapaklı farlar :
5.nesil Chevrolet Corvette’lerin üretimi 2004 yılında durdurulduğu zaman, kapaklı farları da bununla birlikte kaybettik. Yaya güvenlik düzenlemeleri, bu kapaklı farları yeni araçlarda göremeyecek olmamıza sebep olsa da belki mühendisler bunun da bir çaresini bulur diye umuyoruz. Farları açıldığında, gece seyir halindeyken aracımızın farına kilitlenen kedi misali bize bakan bu tasarım modeli, şahsen en çok özlediğim detaylar arasında.
Bu hoş detayları gerekirse günümüzle harmanlayıp, tekrardan yeni otomobillerde görmek dileğiyle.
Kesinlikle katılıyorum; fakat 1 numarayı apaçiler üstlenmiş durumda şu an 😀
hepsi de çok güzel detaylar…
Tek kaynaklı rüzgarlıklar güzel gözüküyor da arka görüşü çok engelliyor. Kapaklı farlar belki de en sevdiğim tasarım şekli olabilir ama o da aracın aerodinamiğini çok bozuyormuş. O yüzden geri gelmesi zor.