Twitter’da en çok konuşulan otomobil markası Tesla olurken, onu Mercedes-Benz, BMW, Nissan ve Ford izledi.
İnsanlar tutkuları ve ilgi alanları hakkında konuşmak için Twitter’a geliyor ve Twitter’dan yapılan son araştırmalar, otomotive dair konuşmaların bu yıl hız kazandığını gösteriyor. Platformdaki tüketiciler, hayattaki en önemli satın alımlardan birini keşfederken, tartışırken ve nihayetinde karar verirken, Twitter otomobil markalarına bu kitlelerin ilgisini çekme fırsatları sunuyor.
Bugün, bir araba arayışı, bir araba bayisinden çok Twitter’da başlıyor. Bu yılın Ocak ve Ağustos ayları arasında, insanlar en son otomobil trendleri hakkında haberler ve görüşler paylaştıkça, dünya çapında otomobiller hakkında 64 milyondan fazla Tweet atıldı.
Tweetlerin yüzde 47’si 35 yaşın altındakiler tarafından yazıldı. Ve çoğunluğu erkek iken, Twitter’da otomobil hakkında konuşanların neredeyse üçte birini kadınlar oluşturuyor.
Elektrikli araçlarla ilgili konuşmalar Twitter’da yükseliyor
Twitter, otomobil tutkunlarının elektrikli araçlar hakkında konuşması için önemli bir platform haline geldi. Yalnızca bu yıl içinde (Ocak-Ağustos), en yeni elektrikli araç modelleri hakkında dünya çapında 20 milyondan fazla Tweet atıldı.
Almanya, Fransa, Birleşik Krallık ve ABD’deki Twitter kullanıcıları, çevre dostu olma (yüzde 51), düşük işletme maliyetleri (yüzde 33) ve düşük gürültü kirliliği (yüzde 24) açısından elektromobilitenin başlıca avantajlarını görüyor. Aynı ankette Twitter’daki kişiler, elektrikli bir araç satın alırken gördükleri temel dezavantajlar olarak Pil Ömrü (%50), Satın Alma Maliyeti (%45) ve Menzil Kaygısı (%42) olduğunu belirttiler.
Twitter’da insanlar elektrikli araç satın alma niyetini gösteriyor
Daha da önemlisi, Twitter’daki insanlar da satın alma niyetini gösteriyor: Bu pazarlardaki yaklaşık her saniye Twitter kullanıcısı (yüzde 49) bir elektrikli araç satın almanın “muhtemel” veya “çok muhtemel” olduğunu söylüyor. Karşılaştırıldığında, bu rakam Twitter’da olmayan ortalama bir İnternet kullanıcısı için sadece yüzde 33.
