Honda’dan Civic göçüklerine ilişkin açıklama geldi!
Yeni Honda Civic Sedan, son dönemde kaportada aniden yaşanan göçük vakaları ile gündeme geliyor. Japon üretici, yaşanan durum ile ilgili bir açıklama yaparak iddiaları cevapladı.
Honda Türkiye: Civic’te üretimden kaynaklı sorun yok!
Bazı FC5 kasa Honda Civic Sedan kullanıcıları, otomobillerinin C sütununda göçük ve dalgalanma sorunları olduğunu ifade ediyor. Yaşanan sorun, üretimi Türkiye’de gerçekleşen sedan kasa otomobillerde görülürken, İngiltere üretimi hatchback modellerde ise sorun gözlenmiyor.
Artan şikayetlerden sonra harekete geçen Honda Türkiye, kullanıcıları ilgilendiren çok önemli bir açıklama yayınladı. Açıklamada aracın fabrika çıkışında sorun olmadığına vurgu yapılırken, gelen şikayetlere istinaden detaylı araştırma ve analizlerin başladığı bildiriliyor. Söz konusu açıklamanın tamamı şu şekilde;
“Halihazırda kullanımda olan bazı Honda Civic Sedan modeli araçların C sütununda yaşandığı iddia edilen sınırlı sayıdaki kaporta göçükleri ile ilgili, Honda Türkiye olarak resmi bir açıklama yapılması gereği doğmuştur.
Bu konuda almış olduğumuz müşteri başvuruları ve tespit ettiğimiz bazı sosyal medya paylaşımları üzerine, gerek teknik ekiplerimizce gerekse bağımsız ve tarafsız otoritelerce yapılan test ve incelemelerde araçlarımızın fabrikadan çıkışlarında hiçbir sorunu olmadığı kayıt altına alınmıştır. Ancak yine de, müşterilerimizin beyanlarına istinaden söz konusu araçlarla ilgili detaylı bir teknik inceleme ve araştırma devam etmekte olup, bir sonuca varıldığında bilgiler muhatapları ile derhal paylaşılacaktır.”
İngiltere üretimi kasalarda yok ama Türkiye üretimi olanlarda var he mi 🙂
İnsan şaşırmıyor aslında
alfhonso demiş ki:
↑
Aslinda uretim yeriyle alakali degil, sedanlarda bu problem var HB'de yok. ABD'de de bu problemi yasayan kullanicilar var. ABD'ye giden sedanlar TR'den gitmiyor. Aracta cok ciddi bir sikinti var ancak olayi su anda ort pas ediyorlar
http://www.civicx.com/threads/dent-above-passenger-doors-accident-or-body-issue.3002/
Honda TR'nin aciklamasi da hic tatmin edici degil. Kriz yonetimini yapamayacaklari bu aciklama ile belli oldu. Fabrikadan cikarken bir sikinti yok nasil bir aciklamadir ya ? Boyle bir sey olabilir mi ? 2000 kusur arac bu sorundan etkilenmis hepsine kullanici hatasi demisler. Birbirinden haberi olmayan hastalikli 2000 kisiye arac sattin ve bu kullanicilar araca ayni yerden hasar verdi ha ?
Sonra da incelemeler devam ediyor vs.. vs.. Bu olayin ustune yatacaklar
Tam Türk usulü şerefsizce yapılan klasik "Yetkili Servis" veya "Satıcı" üslupları. İlla o sahipler toplanacak "Ayıplı Mal" davası açacaklar, onu istiyorlar. Aynen katılıyorum, sorundan etkilenmiş herkes kendisi yapmış öyle mi? Yumruk atmışsınızdır deselermiş bari 🙂 İncelesinler, yakında DSG gibi bir sürü dava ile karşılaşırlarsa "seve seve" VW grubu gibi garanti – iyi niyet garantisi vs. şekillerde halletmek zorunda kalırlar. İşin daha acı yanı, bunların yedek parça değil, kaporta sorunu olması. Araçları garantiden bile yapsalar boyalı-değişenli vs. olacak. Çok güzel iade-değişim davası açılır, of of of of 🙂 Bizdeki şu adalet daha hızlı işlese müthiş şeyler yapılır da… Herkes bundan rahat davranıyor zaten.
Böyle bir sorunda aracımın işlem görmesini ve tamir olmasını tüketici olarak kabul etmezdim. Hasarlı araç kullanıyor gibi satarken edeceğim zararı kim karşılayacak ? Ben civic sahiplerinin yerinde olsam ya aracı geri alacaklar ve güncel değeri üzerinden parasını iade edecekler ya da araçları geri almıyorlarsa yüklü bir tazminat davasını göze alacaklar şeklinde bir yol izlerdim. Bu işin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne kadar yolu var. Tüketicilerin yerinde olsam derhal iş birliği yapıp süreci başlatırım. Belli ki bunlar müşterileri oyalayıp salak yerine koymaya devam edecek.
Cenk demiş ki:
↑
Gerçekten çok komik..Tüketiciyi aptal yerine koymaktan başka bir şey değil..Var mı böyle bir olay veya böyle bir mantık ? Fabrikadan çıkarırken bir sorun yok yazmışlar..Hadi ya Valla mı ? Bir de inceledik bağımsız kurumlarla vs.. bir sorun yok, sonraki cümle incelemeye devam ediyoruz. Oğlum şaka mısınız ? Oldu olacak tüketicinin eline çocuk gibi bir lolipop verip susturun.."Bayiye gittiğinizde lolipopunuzu ücretsiz olarak danışmanlarımızdan isteyebilirsiniz"
Bu basın açıklamasına onay veren üst düzey yöneticiye, itibar yönetimini yapan ajansa veya yöneticiye her neyse bakkal teslim etmem net
byilmaz demiş ki:
↑
Hakkını aramayı bilmeyen, ' hizmet almak ' mantığını bilmeden üstüne parasını vererek taraftarlık yapmayı bir halt sanan kullanıcı kitlesine, ' bak kardeş bunlar sizi kandırıyor ' dediğimizde de ' Almanlara hiç laf etmeyin zaten, patlak dsg hede hödüsünü ' öne süren tiplere müstehak bir açıklama. Aklı başında olan bir tüketici zaten senin, benim dediklerimizi düşünür ve ona göre davranır. Ama neticede Honda'da sosyal medyayı takip ediyor, görüyor bu tipleri. Eee sen altta kalmaya razıysan üstüne çıkmaya hevesli olan çok olurmuş. Honda'da bu kitlenin üzerine çıkmış dalga geçerek ezip duruyor.
Sonuç: Araç sahiplerine sus payı verildi
Kendi adima uzun bir sure su ayiptan sonra honda almayi dusunmem.
Cenk demiş ki:
↑
Almanlara laf etmeyin vs.. o çok enteresan kafa zaten
Alman, Fransız, Japon fark etmiyor. Milyarlarca euro kazanan şirketler bunlar..Oradan buradan kısacaklar, insanların emeğini sömürüp ceplerini daha fazla dolduracaklar diye bunun faturası tüketiciye ayıplı mal olarak yansımamalı
Ha buna rağmen hakkını aramayıp sempatizanlık kasan varsa ahmaktır
Cenk demiş ki:
↑
Valla kusura bakmasin da kimse o unlu denilen 42 bin ekstrali arac hemen satiliga kusursuz hatasiz diye kondu. Bunlara mustahak beter olsunlar
Sailor demiş ki:
↑
Silkeleyecek keriz çok, adamın yaptığı müstehak..Piyasa koşullarına göre davranıyor jsdghbsg
Bilinçli adam küfür eder geçer zaten öyle bir ilana
Jet Fadıl'dan üst üste tokat yiyip halen akıllanmayan bir toplumda keriz bulmak zor olmasa gerek
byilmaz demiş ki:
↑
Sailor demiş ki:
↑
O yüzden hangi milletin markası olursa olsun sonuna kadar bu işi kovalarım. Parayı veren bensem en iyi hizmeti almak hakkımdır. Belki ben mağdur olurum, hakkım teslim edilmez ama benden sonrakiler en azından doğru düzgün muamele görür belki bizlerin uğraşları sonucunda mantığı yerleşmeli tüketicilere.
O satılık ilanı zaten apayrı bir fiyasko. Mağduruz diye ağlayıp başkasını mağdur etmeye kalkmak kaçıncı seviye karaktersizlik bilemiyorum.
Cenk demiş ki:
↑
Valla bundan belki 5 sene sonra civic kalirsa anca o zaman dusunurum honda zaten benim gozumfe daha ust segmentte honda yetersiz anca bu kasa degisir uretim turkiye disina alinir anca o zaman bakarim yoksa benim icin honda kesinlikle bitmistir. Yillarca dsg ye yuklendi herkes ama iyi yada kotu ufak paralarla yirtti millet garantiden simdi honda goz gore gore arkasinda durmuyor
Sailor demiş ki:
↑
Daha önce, ilk civic type r'ın turbo motorla çıkacağı söylendiği vakit Honda'nın gelişen çağa daha fazla direnemediğini ve üretiminde mecburi güncellemeye gittiğini, bineklerine de bu güncellemeyi yansıtacağını ama bunun maliyet / sağlamlık / işçilik üçleminde geri dönüşlerinin nasıl olacağı hususunda endişem olduğunu söylemiştim. Yine bu sayfada, galerideki bir sıfır typer'ın dacia'dan berbat işçiliğini de gördük. Benim Honda'ya saygım ve sevgim hep vardır. Neticede karakterli ve bir ruha sahip otomobiller üretiyorlar. Ama bu zamana kadar eski nesil atmosferik motor, eski nesil otomatik şanzıman ve herkesten daha fazla sunmadığı teknolojik donanımlarla istatistik olarak arıza sayısı az otomobil ortaya çıkarmak en kolayıydı. Şimdi gelişen çağ ve müşteri beklentileriyle beraber onlar da dönüşüm içine girdiler. Bundan sonraki yıllarda göreceğiz üretim adına asıl mevzuyu.
Bugun yolda yürürken bende yeni Civic'e rastladım. Çokta ufak olsa herkesin belirttigi noktada bir göçük vardı.
Sıkıntı hakikatten büyük gözüküyor.
Cenk demiş ki:
↑
Bu konuda haklisin abi ama bana gore sorunsuzlugunu bu yuzden kazanmadi eskiden dayanikli uzun omurlu yaptiklari icin bana gore itibarlari bu yuzden saglam
Jazz sinifinda ilk donanimlarla geldi keza bi ara civicte baya talep edilen model olmustu kac kisi turbo olup olmamasina bakardi eskiden ? Yada kac markada turbo vardi ? Benim aklimda 99 yilindan 2012 ye kadar civic sorunsuz saglam imaji vardi sonra iste son 2 kasa hatalariyla gozumden dustu
Sailor demiş ki:
↑
Onu diyorum bende. Dayanıklı ve sorunsuz ürün çıkarmamaları için önlerinde hiç bir sebep yoktu. Yıllardan beri gelen teknolojileri kullanıp daha az maliyetle sattığın vakit hem karın artıyor hem de sorun çıkarma ihtimali düşüyor. Şimdi bunu değiştirdiğin vakit, teknolojiye ayak uydurmaya başladığın vakit hem maliyetin yükselecek hem sorunsuzluk ihtimali azalacak. Yükselen maliyeti nereden kısarsın ? İşçilik, malzeme kalitesi gibi etmenlerden kısarsın eğer altyapı olarak da sağlam bir otomobil üretmek istiyorsan. Neticede ben bu konu yüzünden Honda'yı suçlamıyorum ama eski ve dayanıklı teknolojiyle maliyeti düşürüp sorunsuz ürün çıkarıyoruz demek kolaydı. Şimdi bunda sonra göreceğiz neyin ne olduğunu.
Cenk demiş ki:
↑
Abi ama dayanikli ve sorunsuz eski anlamina gelmez bunu bana gore kiran iki marka volvo ve mazda. Ikiside cogu istatistiklerde ilk siraya oynar ikiside iyidir benim gozumde su an. Ha biri turbosu yok birinde su yok derizde iki markada kendi olan urunlerini daha efektif daha verimli hale getirdiler. Seat vag sayesinde kalkindi mesela.yani su salak honda haric herkes bi caba icerinsinde.toyota bilemiyorum chr haric bana cekici gelmiyor.Honda hali hazirdaki elindeki materyalleri degistirme yoluna gitmeyip ben herkesin gittigi yoldan degil elimdekini guclendirip rakip olacam deseydi belkide bugun muntazam araclarla karsilasirdik. Honda uygun fiyata guclu arac cikarti cvt koydu 200 de zir diye kaldi. Ona tork konv koysalar bile olurdu bugun inanilmaz yavas degiller ustelik cogu firma tekrar geri donmeye bile basladi. Eski 4 ileri koymasinlar 6 ileri yeni tip koyun gitsin nedir bu inatlari.
Sailor demiş ki:
↑
Yeni nesil bir tam otomatik şanzıman üretmek de oldukça maliyetli. Üretmeyip satın alsan o da maliyetli. Fakat burada volvo'nun premium bir marka olduğu mevzusunu başka yere koyarsak, mazda'nın pazarlama ve satış adına dünya pazarına bakışı ile Honda'nın ki aynı değil. Araç başına satış ve maliyet endişesine diğer markalar kadar mazda'da düşmüş olsaydı bugün en fazla honda kıvamında otomobil üretiyor olurdu. Mazda'nın üretim ve satış prensibi diğer markalara oranlar oldukça niş kalıyor. Zaten bu sebeple üretim kalitesi aşağıya inmiyor. Yarın öbür gün mazda turbo motora geçse, daha fazla maliyete sahip bir otomatik şanzımana geçse üretim kalitesi yine düşmez. Çünkü mazda yöneticilerinin de dediği gibi onlar niş marka olmayı tercih ediyor. Daha kısıtlı pazarda, daha kısıtlı müşteri adetiyle daha kaliteli ve zengin içerikli otomobil üretme anlayışındalar.
Honda’yı bir genç olarak turbo yoksunluğu ve cvt yüzünden hiçbir zaman düşünmedim iç mekan da beni mutlu etmiyordu yalnız birsey derdik sağlam. Şu olacak hani efsaneler varya abartılan işte vectra çok yakar bmw çok yakar mercedes konforludur Volkswagen iyidir Fiat Tofaş arabasi Toros saglamdır Renault iyidir kartal kötüdür vs efsane efsane efsane. Şimdi şu efsane olacak abi yeni civiclerin kaporta ince sacdan nesillerce bu devam edecek Civic Türkiye pazarında bence birkaç aya biter ne yapmalıydı malını geri alıp yenisini vermeliydi yada kişi başı 20k verecekti vs imaj kaybı çok daha pahalıya mal olacak
Cenk demiş ki:
↑
Ya aabi peki civic eski 4 ileri kullansa her videoda cvt ama laflari gecermiydi ? En fazla biraz yavas denirdi hani video aciyorum ilk laf ay cvt var tamam kotu ama sonucta yakit ekonomisi vs isin icine girince mantiksiz degil kagit uzerinde guzel ama kullanici icin bana gore eziyet.yada manuel secenegi sunulsa daha iyi olurdu
Volvo c segmentinde bana gore diger premiumlardan cok daha ulasilir bir yerde en azindan gozumle gordugum defalarca fazla satilmadigi icin yapilan indirimlerden sonra .
Yani seat vag sayesinde kurtuldu. Opel pejo ile birlesti. Mazda zamaninda ford ortakligi kurdu. Merso ile reno motor konusunda vs. Honda bence en buyuk yanlisi tamamen bilmedikleri alanda hemen ortaya sudan cikmis balik gibi davranarak yapti.keza bugun nasil forumda kimse corolla onermiyorsa (ki bunun en buyuk sebebi gercekten eskide kalmis olmalari)simdi naptilar hibrit yonelmesi mazda ortakligi vs geri geliyorlar. Honda cok buyuk kumar oynadi bence ve sanirim en buyuk hatayida turkiye pazarini kucumsemekle yaptilar. Simdi ben cevreme asla honda falan aldirmam kusura bakmasinlar hata yapilir ama telafi edilirse goz ardi edilir. Bunlarin yaptiklari yuzsuzluk.
Zaten yıllardır Nissan hariç şu Japonları Toyota ve honda hep saçma bulmuştum. Turbo koymaz donanım yok iç mekan rakiplerin gerisinde lpg olmasa çok yakıyor hele o yeni Corolla hayatımda bindiğim net en kalitesiz otomobildi hele o bagajini açtığımda sanki Toros bagaji acıyor gibi hissetmistim. Nissan hariç japon sevmiyorum bu haber tek başına birsey ifade etmez ama Japonların sorunsuzlugu teknoloji olmayışıydı açık ve net. Mazda satışları artacak gibi bir izlenimim var bakalım göreceğiz
Sailor demiş ki:
↑
Cvt'nin küçük hacimli, küçük ve şehir içinde kullanılacak otomobiller için yeterli bir şanzıman olduğuna inanıyorum. Ama daha fazlasını isteyenler için yeterli değil. Keza cvt'yi istemeyenler 4 ileri tam otomatik dahil bir çok tam otomatik şanzmana da laf edeceğine eminim. Neticede performanslı otomobillerde dsg, tam otomatiklerde de zf gibi bir örnek var.
Benim Honda dahil diğer bir çok firma için aklımdan geçen aslında uzak doğu ülkelerinin arge konusunda güzel bir uyum ve yardımlaşma içine girerek bazı modellerde ortak, kaliteli ve maliyeti uygun ürün çıkarma hususunda beraber hareket etmesi yönündeydi. Belki ileri ki zamanlarda olur.
Bu arada mazda'nın eski – yeni nesil teknolojisine karşın üretim adeti ve maliyet endişesinin diğer markalar kadar çok olmadığı, niş bir marka olduğu yönündeki yorumuma ufak bir örnek vermem gerekirse; bugün mazda global anlamda daha fazla satış adeti ve daha az maliyet stratejisiyle üretim yapıyor olsaydı araçları neye benzerdi ? diye bir soru sorsak canlı cevabı karşımızda. Ford.
Bugün mazda 3 ve focus direkt rakipler. 50 yıllık ortak geçmişleri göz önüne alındığında iki otomobilin de hedefi kaliteli ve zevkli sürüş. Bu minvalde mazda 3'ün focus'a direkt üstünlüğü nedir ? Daha fazla standart donanım, daha iyi malzeme kalitesi ve daha iyi işçilik. Mazda'nın niş marka oluşu, satış adeti / maliyet ikilemindeki endişesinin daha az oluşu mazda 3'ü yukarıda söylediğim 3 temel özellikte direkt öne geçiriyor focus'a karşı.
Cenk demiş ki:
↑
Birde tasarim be abi.mazda 3 hele kirmizi oldugunda bakmayan yok. Ama bana gore sag sol stoplari yeni tip golfteki gibi olsaydi cok yakisirmis neyse 😀
Sailor demiş ki:
↑
Tasarım öznel bir mevzu diye girmedim ama tasarım konusunu da katabiliriz. Neticede tasarıma harcanan bütçe de oldukça fazla. Özellikle aerodinamik etkenlerin aşırı önemli olduğu bir otomobil sektöründe tasarımı hem buna uygun hem güzel şekilde dizayn etmek oldukça maliyetli.
Konuya dönersek, inşaallah Honda'nın kullanıcı kitlesi uyanır ve kendine çeki düzen verir de daha fazla mağdur olmazlar. Neticede biz tüketicilerin bu markalara karşı birlik olmamız gerekiyor ki yarın öbür gün başka bir marka bizi mağdur etmesin. Hayırlısı olsun inşaallah 🙂
Cenk demiş ki:
↑
Birlik olsak benzin araba mtv bu kadar yuksek olmazdi be abi bu ulkenin her zaman kaybettigi konu dil din irk gibi konulari cok oneme bindirmek 🙂
Sailor demiş ki:
↑
Hayırlısı olsun kardeşim, ne kadar dil döksek az. Bu saatten sonra yapabileceğim tek şey temennide bulunmak o kadar 🙂
Sokakta gördüğüm her civic e bakıyorum ve problemi görüyorum. Yazık gerçekten artık 3 haneli rakamları otomobillere bağlıyoruz standart modeller olsa bile ve böyle saçma sapan sorunlarla karşılaşılıyor. İnsanların emeklerine paralarına yazık. Japonlar bu konularda çok onurludur aslında, çoktan çözülmesi lazımdı bu konunun. Zaten onarım kararı verilirse nasıl yapacaklar onu da çok merak ediyorum.
Facebooktaki grupta da çoğunluk sadece klavye başından isyan ediyor, kullanıcıların bir an önce daha fazla harekete geçirip yabancı basında herkese duyurması lazım.
Sekizsilindir teknik bir analiz yapmaya çalışmış göçük problemi hakkında. Buyurun;
http://www.sekizsilindir.com/2017/10/honda-fc-5-civic-gocuk-problem.html
Cenk demiş ki:
↑
Çok mantıklı, AR-GE'den resimleri nasıl bulmuş bilmiyorum ama helal olsun bulmuş… Bakalım neler olacak. Ellerine sağlık valla.
Not'ta da yazdığı gibi anlattığı her şey aslında kesin değil. Analiz programlarına koyup test edilmedikçe kesin bundan olmuştur demek imkansız.
alptamer demiş ki:
↑
C sutunda toplam 3 farkli dayanima sahip malzeme kullanilmis. Kirmizi en dayaniklisi, mavi orta dayanikli, gri en az dayanikli.
Bu noktada gocuklerin olustugu c sutunun tam birlestigi bolgede kullanilan mavi renkli malzemeden yapilmis olan materyal diger iki malzemeye kaynakla montajlanmis. Sorunun ya bu mavi renkli malzemeden ya da montajlamadan kaynakli oldugunu soyluyorlar ki mantikli. Ama vahim olan durum su ki ayni mavi renkli malzeme ( yani sorunlu bolgedeki malzeme ) aracin ayni montaj usuluyle taban bolumunde de cok fazla kullanilmis. Eger savlari dogruysa ayni sorun aracin taban bolumunde de olusacak demektir ki buyuk sıkıntı.
Cenk demiş ki:
↑
Sorun mavi malzemenin kullanılması değil bence, malzemelerin birleşimlerinin gerilerek çökmesi. O kadar büyük bir hata yapamazlar bence, ilk defa araba yapmıyorlar…
alptamer demiş ki:
↑
Malzeme birleşimleri gerilerek çöküyorsa en büyük sıkıntı montajlama tekniğindedir. İkinci seçenek ise montajlama doğrudur ama malzemenin içeriğinde sıkıntı vardır ve gerilime dayanamıyordur. Her iki senaryoda da eğer aracın tabanında aynı malzeme ve aynı montajlama usulü, tekniği kullanılmışsa sonuç farklı olmayacaktır. O bölgelerde de gerilime dayalı sıkıntı çıkma ihtimali yüksek olacaktır.
Bu arada Kocaeli Haldız Honda'daki 2.ellerde göçük yoktu da bazılarında dalgalanma vardı.Göçük değil diye pek takmamıştım.Demek ki ilerde göçüğe dönüşecekler 🙁
Arkadaslar ,son 10 senede uretilen honda toyota ve subaru modellerinin çelik kalitesi olması gerekenin altinda.bu firmalara celik saglayan japon firmasinin celik kalitesinde hile yaptigi daha birkac gun once ortaya cikti.saygilar..
Cenk demiş ki:
↑
Çok mantıklı..Ancak bunun ayıplı mal olduğu gerçeğini değiştirmiyor.. Bu araçlar piyasaya sunulmadan markaların söylediği üzere yüz binlerce km ve çok değişken koşullarda test ediliyor değil mi ?
Ayrıca bir sitenin bu problemi ciddiye alıp araştırması ancak Honda TR'nin basit bir açıklamayla savsaklaması kabul edilemez
Honda TR'ye şu linki göndermek gerek
byilmaz demiş ki:
↑
Sizce, dayanım-malzeme resimlerini dışarıdan bulmuş 1 tane makine mühendisinin yaptığını Honda Türkiye'deki yüzlerce AR-GE çalışanı yapamaz mı? Honda her şeyin farkındadır. Piyasaya sunulmadan önce test edilen araçların prototipler olabileceğini unutmamak gerek.
alptamer demiş ki:
↑
Herkes her şeyin farkında olsa araçlar geri çağrılmaz
Bugün her markada geri çağırmalar yaşanıyor. Kimi fren probleminden kimi airbag probleminden kimi bilmem ne probleminden
Ne kadar mühendis de çalıştırsanız ne kadar arge de yapsanız ürününüz son tüketiciye ulaşmadan ne gibi problemlerle karşılaşılacağını bilemezsiniz
Honda'da bilmem kaç mühendis çalışıyor bilmem nasıl arge yapıyorlar bunlar beni ilgilendirmiyor..Ortada ayıplı bir mal var ve bunu kimse üstlenmedi şu ana kadar..Yüce Honda !
byilmaz demiş ki:
↑
alptamer demiş ki:
↑
Yüksek ihtimal araçlar test aşamasından sağlıklı şekilde geçti ama üretim aşamasında bir problem çıktı belli ki. Honda henüz bu sorunu nasıl çözüme kavuşturacağını bulamadığı için saçmalayıp duruyor tahminimce.
Cenk demiş ki:
↑
Sevdiğim bir laf vardır: "Paranoyak olman, takip edilmediğin anlamına gelmez." Honda'nın da aynen malum Alman kartelinin fanatik taraftarları olduğu gibi fanatik taraftarları olduğu doğru ama, öbür taraftan da, gören gözlerin inkâr etmeyeceği bir gerçek var: O Alman kartelinin fanboyları da bu olayın üstüne adeta mal bulmuş mağribi gibi atladılar. Başkalarının mutsuzluğundan ve mağduriyetinden zevk alan bir toplum olduk biz ve bu Alman fanatikleri de bu özelliği fazlasıyla gösterdiler. Adam zaten parasıyla rezil olmuş, mağdur olmuş, canı yanmış. Birileri bunu kendi Alman yalayıcılığı üzerinden egosunu tatmin etmek için kullanıyor, bilerek ve isteyerek o insanların daha fazla canını yakmaya çalışıyor ve bundan zevk alıyor, ki bu davranışlar o kişilerin bence sadist ve kötü ruhlu insanlar olduğu anlamına gelir, ama bu değil de insanların zaten canı yanmış iken kendilerine buldukları (saçma da olsa) savunma mekanizmaları eleştiriliyor öyle mi? Vallahi pes.
Honda'ya da gerçekten çok çok çok çok çok çok sinirliyim, elimden gelse bütün yönetimini falakaya yatırırım. Neden biliyor musunuz? Bu Alman yalakalarının ağzına laf, eline koz verdiği için.
araclarınızı alın cıkın sanayı bakanına
Yok siz benim dediğimi anlamamışsınız veya ben iyi aktaramamışım. Linki Honda'ya atın demişsiniz. Ben de diyorum ki, linki Honda'ya atmaya gerek yok, zira bir makina mühendisinin yaptığını Honda'da yapabilecek yüzlerce AR-GE'ci var.
aydingokce demiş ki:
↑
Her iki grubun birbirinden hiç bir farkı yok. Japoncunun Almancıya, Almancının japoncuya yaptığı davranışların ve söylediği sözlerin birbirinden hiç bir farkı yok. Biz misal dsg konusunda Almancılara yüklenen japoncuları nasıl eleştirdiysek, japonculara yüklenen almancıları da aynı şekilde eleştirdik. İnsanlar mağduriyetini nasıl gidereceğine dair ağlamaktan başka hiç bir şey yapmıyorken, kusurlu aracını başkasına kusursuz diye itelemeye çalışıyorken, mağduriyetlerinin bedelini markaya ödetmeye çalışacağına gidip başka markalara ' ama sizinki de şöyle böyle ' diye laf yetiştiriyorsa bu abesle iştigalden başka hiç bir şey değildir hocam. Bu her iki grup için de aynı anlama gelir. Adam kendisini mağdur eden markayı savunuyor, yetmezmiş gibi gidip başka markaya sallıyor. Bu savunma mekanizmasından çok ' ben yanlış yapmadım, benim seçimim de tercihim de en doğrusuydu ' egoistliğinden başka bir şey değil.
Almancısı Japoncusu yok bu işin. Bizim millette başkasının kötülüğünü isteyen, başkasının zarar görmesinden zevk alan hasta ruhlu insan çok fazla var maalesef.
aydingokce demiş ki:
↑
Hocam sizin özelinizde siz dahil bu forumu okuyan herkese ufak bir empati kurmayı öneriyorum.. Ben ne almancıyım ne amerikancıyım ne japoncuyum. Fakat mevzu gerçekler ve adalet olduğu zaman doğru bildiğimi de söylemekten geri durmam. Bu almancılar değil miydi yıllarca japoncular, amerikancılar, koreciler v.s tarafından dsg patlıyor, tsi yağ kaçırıyor diye eleştirilen ? Adamların tercihleri ve beğenileri yıllarca ayaklar altına alınmadı mı ? Hatta ve hatta patlayan dsg ile tercihleri üzerinden bu insanlar yıllarca gerizekalı, salak ( kullanıcılarından çok özür diliyorum ) muamelesi görmediler mi ? Bu insanlara bu muameleyi yapan japoncular ve diğer markacılar sizin tabirinizle sadist ve kötü ruhlu insanların en önde gideniydi o halde.
Yıllarca bu muameleye maruz kalan almancı kitle şimdi mağdur olan japoncu kitleden bunun hırsını alıyor mevzunun özü budur. Bu davranış doğru mu ? Kesinlikle yanlış. ' insanların canı yanmışken kendilerine buldukları savunma mekanizmaları eleştiriliyor ' diyorsunuz, o halde yazık bu almancılara. Adamların yıllarca canı yandı, kimisi bile bile lades dedi, kimisi kendi markasının fanatikliğini yapmadığı halde canı yanmasına rağmen resmen gerizekalı ve salak yerine koyuldu tercihlerinden ötürü.
Netice olarak yanlış yanlışla düzeltilir mi ? Almancılar sadist ve kötü ruhlu davranarak insanların Honda konusundaki mağduriyetiyle dalga geçiyorsa, yıllarca diğer marka sahipleri de almancılarla aynı hislerle dalga geçti. Üstelik çoğu zaman hakarete kadar uzandı. Söylediğim gibi yanlış yanlışla düzeltilmez.
Benim eleştirdiğim yegane nokta, honda mağduru bir kullanıcının sorununa çözüm aramak yerine gidip kendinden çıkan kazığı başkasına sokmaya çalışıp üstüne bir de yıllarca almancıya tercihleri üzerinden yaptığı ' sen gerizekalısın ' imasının kendisine de yapılmaması için dsg böyle, tsi şöyle diye laf yetiştirmesidir. Her zaman söylediğim gibi yanlış yanlışla düzeltilmez. Japoncuların ve diğer markacıların yıllardır almancı kitlenin mağduriyetinin üzerine yürümesi nasıl yanlışsa, bugün japoncuların da mağduriyetinin üzerine yürünmesi yanlış. Her iki mağdur olan tarafın da problemlerini çözmek yerine birbirine çamur atmaya çalışması yanlış.
Honda çok net bir şekilde 1990'lardaki efsaneleşen sorunsuzluk imajını devam ettirmekte zorlanıyor. Adamlar koskoca 3 yılda Formula 1'de doğru düzgün çalışan motor üretemedi mesela. Bence TR operasyonu sorunun neden kaynaklandığını biliyor ama küresel pazarda çok fazla yaygara çıkacağından dolayı işi sessiz halletmeye çalışıyorlar.
alptamer demiş ki:
↑
Tekrar okudum, ben yazdiginizi farkli yorumlamisim
Honda her seyin farkinda ama kor sagir ve dilsizi oynuyor su anda
"Açıklama" değil de "açıklamama" olmuş bu.
Tam tahmin ettiğim gibi arkasında durmamışlar 🙂
Aziz Kancar'ın videosu 400.000 izlenmeye ulaşmisti , kaldırılmiş .
Etrafta " Honda Göçük Onda " sloganları dolaşıyor …
Lenovo A7000-a cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
honda araçlarda oluşan göçükle ilğili ankarada ve diğer illerde birlikte araçlarımızla birlikte protosto yapmalıyız
açıklamaya gel.müthiş tatmin edici.tofaşlarda bile bu kadar hatalı bir kaporta yoktu.kaldı ki siz dünya devi bir firmasınız.
Açıklamaya bak! Hani derler ya özrü kabahatinden büyük o hesap
provakasyon bu. abartı ve anti kampanya diğer markaların iştirakıyla pazar savaşı haline geldi. wolksvagen in dsg lerinin tamamı neredeyse arızalı ve sorunlu, emisyon verileri hileli. 15000 tl para istiyorlar 30000 tl imişte yarısını onlar yarısını müşteri karşılayacakmış. ford fiat reno, zaten at arabasının modernize edilmiş hali pazarlamacı zannediyolar heryerde. ikinci elde 15 bin çizeceksin ki satabilesin arabayı. ucuza filo vermekten ikinci eli artık öldü bu markaların. citroen ve pejo dünyanın en sık arıza çıkaran arabaları. geriye honda ve toyota kalıo bu segmentte. (kia Hyundai saymıyorum zaten) Toyota alt takımları zayıf ikide bir z rot amortisör değiştir dur. gene honda imajı en yüksek donanımlı ve fiyat avantajı var, servislerindeki personelde diğer markalarınkine göre daha eğitimli ve bilgili. ben bu arada malzeme mühendisiyim. 30 yıldır global birçok firmada çalıştım otomobil sektörü de dahil r&d dahil. c sütununa hiç girmiyim. bu malzemeden yada aracın ayıplı olmasından yada uretimdeki hatadan değil. bunun farklı sebepleri var. ayrıca diğer araçlarda da olabilir hatta olan bir durum. yerleri farklı sadece. neyseki önlemlerinide almışlar. bu pazarda tr şartları için bu fiyatlarda alınabilir araç markası kanımca gene Honda. bu arada ben mercedes kullanıyorum. amerikada yaşarken bir dönem acura(Honda ya ait üst segment otomobil markası) bir dönem lexus (toyota ya ait üst segment otomobil markası) kullanıyordum. sadece gözlem bilgi, araştırma ve tecrübelerime dayanarak söylüyorum… bu arada honda motor co. dünyanın tek yönetimli en değerli ve ticari mal varlığı en çok olan otomobil markası. honda nın r&d (araştırma ve geliştirme) ünitesine paha biçilemiyor…