Alternatif yakıtlardan ses seda çıkmıyor

Çağımızın modası olan ve hepimizde az da olsa kendini gösteren dikkat dağınıklığı problemi alternatif yakıtlara odaklanmamızı da etkiliyor olabilir mi? 1980 yılından beri medya, ulaşım sektöründeki çeşitli çevresel çözümlerin altını sürekli olarak çiziyor. Bu durum keza bazı siyasal politikalara bile konu olmuş durumda. Fakat maalesef çoğu düşünce henüz gerçekleşebilmiş değil ve fikir olmaktan öteye gidemedi. Bunlardan bazıları George Bush’un metanol mandası ve etanol hedefleri, Barack Obama’nın 2015 yılında 1 milyon adetlik elektrikli araç hedefi.

Yine de, alternatif yakıtlara yönelmenin iklim değişikliğini hafifletmesi açısından gerekliliğini yok sayamayız. Kanada’daki Simon Fraser Üniversitesi’nde yapılan araştırmaya göre alternatif yakıtlara bugün tamamıyla geçiş yapılırsa, 2050 yılında emisyon sorunu namına sorun kalmayacak.

Araştırmanın başındaki isim Jonn Axsen alternatif yakıtlara geçişteki olumsuzlukları ve gelecek haritasını şu şekilde anlattı: “Problem şu ki, eğer alternatif yakıt hedeflerinden biri başarısızlıkla sonuçlanırsa, daha fazla üzerine düşmek yerine hedef üzerindeki ilgimizi kaybedip başka çözümlere yöneleceğiz. Çözümler üzerindeki dikkatimizin bu kadar kısa zamanda birinden diğerine geçmesi aslında alternatiflerin çokluğu açısından bizi umutlandırmıyor da değil.

Konu alternatif yakıtlara gelince başarısızlık, hayal kırıklığı ve aldatmaca ile dolu döngümüzü devam ettiriyoruz. Araştırmalarımıza göre medyanın tutumu, inovasyon ve fonlama da aynı gidişatta. Alternatif yakıtlar üzerindeki inovasyonun devamlılığı için bu kısır döngünün sonlanması ve düş kırıklıklarının unutulması, kararlı bir gelecek ve finansman kesinlikle gerekli.

Boş ve büyük beklentiler, büyük hayal kırıklıkları doğuruyor. Hükumetlerin de bu konuda yetersiz kaldığını ve suçlu olduğunu belirtmeliyiz.

Aynı zamanda belirsizliklerle de yaşamayı öğrenmeliyiz. İşin püf noktası aceleci ve heyecanlı değil de sakince ve istikrarlı davranmaktan geçiyor. Politikacılardan da toplum açısından umutların filizlenmesi için daha gerçekçi hedefler bekliyoruz.”