Hocam sen Türkiye'deki potansiyel bir müşterisin. Avrupa'da olsan 1.5'i yetersiz görürsün, gider 2.0 motorlusunu alıp binersin. Yetersizlik konusunda da seninle ciddi ayrışıyorum. Belli başlı hukuki dayatmalar olmadıkça giriş seviyesi denebilecek 1.5 ve 2.0 motorlarında turbo ihtiyacı görmüyorum. 2.5 motora turbo koymak çok farklı. Kaldı ki, koydukları turbonun da küçük dokunuş halinde bir etkisi olmuş. Çok kastırsalar atmosferikten de alabilecekleri bir gücü almışlar. @DouglasAdams ın dediği gibi emisyona takılmış olabilirler.Yurt dışı için ya da 2.0 ve üstü hacimlerin o veya bu sebeple fiyat etiketine takılmadığı ülkeler için bu dediğin çok normal hocam. Ama neticede potansiyel bir müşteri olarak, hatta potansiyelden de öte bu markanın modellerinden birini almaya oldukça istekli bir müşteri olarak şöyle optimum düzeyde düşük hacim turbo motor isteğinde olmak doğal olarak beklentilerim içerisinde. 1.0 motorlar şehir içi kullanımlar için oldukça ideal. Fakat iş otoban süratleri, ara hızlanmalar ve sıkıştırılmalar olduğu vakit hem performans anlamında hem de uzun ömürlük ve sorunsuzluk anlamında haliyle şüpheli. Bu güçteki motorlara muadil 1.5 skyactive alsam her ne kadar mümkün olduğunca geliştirilmiş olsa da atmosferik motor yetersiz. Bu noktada potansiyel müşterilerin de beklentilerini karşılayacak bir motorun ürün gamına yerleştirilmesini istemek çok mantıksız olmasa gerek. Eminim ki benim gibi beklentiler içinde olup bu araçlardan alamayan bir çok kullanıcı vardır. Neticede başka ülkelerdeki müşterileri düşünüp 2.5 litrelik motora turbo koyulabiliyorsa zamanla 1.5 - 1.6 hacimli motorlara da aynı mantıkla bir ekleme yapılabilir. Mazda'nın Türkiye için satış hedefleri stratejisini bir kenara koyarsak böyle bir motor teknolojisini, üstelik rakiplerinden daha dayanıklı ve uzun ömürlü olarak üretip piyasaya sürebilen bir mazda'yı bir çok kullanıcı tercih edeceği gibi zaten ürettiği bu motorun maliyetini satışlarla çıkarır diye tahmin ediyorum. Hem müşteri memnun olur hem de marka.