Haberler

Tehlike istiyorum!




Formula 1 belki de şu sıralar en çok özlenen ve istenen eski şaşalı günlerini yeniden yaşamak istiyor. Ancak gerek FIA gerek Formula 1’in başındaki Bernie Ecclestone ve yönetimi tarafından getirilen kurallar ile iş iyice cılkından çıktı. Yakıt ekonomisi, çevreye zarar verme gibi konuların tartışıldığı ve bu yönde Formula 1 için hibrit araçların iki yıldır kullanıldığı bir dönemdeyiz. Hayranlar ise şu soruyu soruyor: “O kadar çevreyi katleden fabrika, eski otomobil varken bütün sorun Formula 1 mi oldu?”  Turbo motorlarla birlikte eski kulak çınlatan motor sesleri artık çoktan rafa kaldırıldı bile.

Tabii işin boyutu sadece bununla da sınırlı kalmıyor. Geliştirilen motorlar, otomobiller sırf bu istekler yüzünden yeniden yapılandırıldığından birçok takım sürekli sorunlar içerisinde boğuşuyor. Bu sezonun en büyük örneği ise McLaren-Honda takımı. Arızalar yüzünden üst üste beş kere yarış dışı kalan Alonso çaresiz. Pilotların tek depoyla bitirmeye çalıştıkları bir yarış ortamı var. Bu yüzden de yakıtları bitip pistin ortasında kalmamak için yakıt ekonomisi yapıyorlar ve otomobillerini limitlerde kullanamıyorlar. Bütün bu kurallar azalan ilgiyi artırmak için yapılmıştı ancak faydasından öte zararıyla ilgiyi daha da azalttı. Neyse ki önümüzdeki sezon bu saçma kuralların biraz daha gevşetileceği bir döneme gireceğiz.

Formula 1’in en iyi tur zamanları 2004 sezonunda Ferrari’nin F2004 otomobiliyle atılmıştı. Bu efsanevi otomobil Nürburgring ve Monaco Grand Prixleri başta olmak üzere tam 10 pistte en iyi tur değerlerine sahip. 2004’ten bu yana 11 yılın sonunda ise hala rekorlarını koruduğunu gördüğümüz şu dönemde,  daha iyi tur zamanları için turbo beslemeli motorlara ve hibrit otomobillere geçilmesine rağmen bırakın daha iyi bir sonuç almayı; rekora bile ortak olacak değerler yakalayaman yeni Formula 1 otomobilleri şu an iyice tartışılma konusu oldu.

Zaten kurallar ile rekabetin ve tehlikenin azaltılması insanları daha da soğutmuştu. Bu sorundan hem takımlar hem de pilotlar da yakınıyor. Ferrari’nin tecrübeli pilotu Kimi Raikkonen de bu konu hakkında bir açıklamada bulundu. Finlandiyalı şu sözlerle aslında gönlümüzde istediğimiz şeyleri dile döktü desek yanlış olmaz:

“Ben Formula 1 hayatına girdiğim zaman herkes ama herkesin ilgisi vardı, tribünler dopdoluydu. İnsanların ilgisi inanılmazdı. O zamanlar Formula 1’in motorsporlarında doruk noktası olduğundan kimsenin şüphesi yoktu ancak eklenen kurallar yüzünden insanların ilgilerini kırdılar.”

Şimdiki Formula 1 araçlarının yakıt kuralları başta olmak üzere diğer etmenler yüzünden çok yavaş olduğunu belirten Raikkonen: “Biz yeni kurallarla otomobillerin hızlarının artırılacağını düşünmüştük ancak onlar gittikçe yavaşlattırdı ve işin içindeki ruhu çaldılar. Bu gerçeklerin onlar da farkındalar ve eminim düzeltilmesi için ellerinden geleni yapacaklardır. En üst klansmandaki motorsporuna bu kadar ilginin azalması çok üzücü, o eski günleri çok özlüyorum.” dedi.

Bu düzenlemelerin yarışın bir parçası olduğunu ekleyen Finlandiyalı: “Kimsenin zarar görmesini istemiyoruz. Zaten yeni teknolojiyle oldukça güven içerisindeyiz ama işin içine daha çok heyecan katılmalı.” dedi.

okan

1995 yılından doğdum. Ekonomi bölümü öğrencisiyim. Otopark ile ilk tanışmam 2013 yılına dayanmakta. Otomobil sevgimi ve bilgimi köklendiren bu oluşumda 2015 yılının başından beri aktif olarak çalışmaktayım.

İlgili Makaleler

4 Yorum

  1. haklı. su anda pilotları lastik kullanımı, yakıt tuketimi gibi unsurlar birbirinden ayırıyor. daha az yakıt tuketen daha hızlı olabiliyor. lastiklere daha yumusak davranan araç one cıkabiliyor. pilotlar bunları kontrol altında tutmak için hızlarından feragat ediyorlar. bu da seyir zevkini olduruyor. motor konusuna ise katılmıyorum formula 1 demek teknoloji demek bir yerde. bu motorlar da teknolojik! 1.6 lt motordan turbo ve elektrik gucuyle 800 beygir civarı gucler cıkıyor. bence inanılmaz. tamam sesleri kotu ama o da biraz egzoz çozumunu değiştirerek geliştirilebilir. suan tek egzoz var çift yapsalar bile bir nebze artar bence. birazda devirlendir motorları tamamdır. masrafları kısacaklar diye seyif zevkini bitirdiler. yılda 4 motor kullanım hakkı var. boyle olunca dogal olarak motorları da ekstra zorlamıyor takımlar.

  2. Yıllar içerisinde Formula 1 ve WRC’ye olan ilgim inanılmaz azaldı , önce WRC’ye Sebastien Loeb geldi , inanılmaz bir sürücüydü ama rakibi yoktu , o da WTCC’ye gitti zaten , yıllar içerisinde Subaru Impreza , Mitsubishi Evo gibi efsanelerin yerine orada yarışan Polo , Fiesta’ları görmek de beni uzaklaştırmıştı . Formula 1’de ise durum tamamen otomobiller ile alakalı oldu , rekabet ararsanız Virgin takımının domine ettiği yıl dışında hep rekabet vardı , son yarışlara kalan şampiyonluklar oldu ama garipleşen tasarımlar , küçülen ve sessizleşen motorlar aşağı yukarı herkes gibi benim de ilgimi azalttı . Evet bugün otomobillerimizde kullandığımız bir çok teknolojinin ilk denendiği yerler Formula 1 pistleri ama bu arabalarla bu iş olmuyor , canlı yarış izlemek yerine youtube’dan eski videoları izliyorum “ne güzel günlerdi” diyerek , Kimi Raikkonen sonuna kadar haklı , bir de Juan Pablo Montoya , Schumacher gibi risk alan pilotların sayısı da artmalı ama bu kurallarla risk almak biraz zor .

Bir cevap yazın

Başa dön tuşu