FeaturedTestler

Ford EcoSport ST-Line 1.0 EcoBoost | İLK SÜRÜŞ




“Şehrin dinamizmine uygun olarak tasarlanan” yeni EcoSport, Mart ayında 1.0 litrelik EcoBoost benzinli motor ve otomatik şanzıman ikilisiyle ya da 1.5 litre TDCi dizel ve manuel kombinasyonuyla, önden çeker olarak satışa sunuluyor. 1.5 litrelik EcoBlue dizel motor ise dört tekerlekten çekiş sistemi ile birlikte Mayıs ayında gelecek ve TDCi gibi manuel şanzımanla satılacak.

1.0 litrelik otomatik EcoSport’u Ford Türkiye’nin davetiyle Antalya’da kullandık.

İç mekan

İç mekana yeni Fiesta’yla birlikte tanıştığımız atmosfer hakim. Ergonomik bir noktaya yerleşen multimedya ekranı, SYNC3 yazılımıyla birlikte eski nesil Ford’lardakilere göre çok daha iyi. B&O imzalı ses sistemiyse bu segmentte pek rastlanmayacak kadar güzel çalıyor. Kabindeki malzeme ve üretim kalitesi, bir kaç noktada kardeşi Fiesta’nın altına inse de tahammül sınırlarınızı aşmıyor.

Oturuş pozisyonu Ford’un diğer SUV’lerinde olduğu gibi bineklere kıyasla biraz daha dik ve yüksek. Arka yaşam alanı ise rahat.

Bagajı biraz küçük görünse de kalabalık olmayan ailelerin işini görebilecek hacme sahip; ayrıca yükleme eşiği ile bagaj zemini aynı seviyede. Yalnız yana açılan bagaj kapağının düğmesini bulmak için marka yetkililerinden kopya istedim 🙂

Konfor ve sürüş

Otomobil malesef bir hatchback’i crossover’a dönüştürürken sürüş anlamında nelerden ödün verildiğini rahatça görmenizi sağlıyor.

Özünde yerden yükselen bir Fiesta olan EcoSport’u dengede tutabilmek için süspansiyonlar sertleştirilmiş. Bu da, çoğu otomobil için “çantada keklik” olan otoyol dalgalanmalarında bile EcoSport’un huzurunun bozulmasına neden oluyor. Alt takımın kendine hakim olması ve aşağıda olup biteni filtreleyebilmesi için pürüzsüz bir asfaltta ilerlemeniz gerekli – yani aslında aşağıda olan biten bir şey olmamalı!

Otomobilin yüksek yapısı yüksek süratlerde zaman zaman güvensiz hissettirebiliyor. 150 km/s ve üzeri hızlarda EcoSport, direksiyona yapacağınız küçük düzeltmelere muhtaç bir şekilde ilerliyor.

Rotamız gereği şehir içine girmedik ancak bir kaç sert tümsekten görebildiğim, sertleşen süspansiyonun size bir miktar ses ve darbe iletiyor olduğu. Ses demişken, rüzgar uğultusu da 80 km/s civarında kabindeki eşlikçiniz olmaya başlıyor.

Rotamızda yine tek tük karşılaştığımız virajlarda ise otomobil bir Ford olduğunu biraz olsun hatırlıyor: EcoSport’un direksiyonu tipik bir şekilde sıkı ve direkt çalışıyor, arkası da siz de istediğiniz müddetçe oyun oynamaya istekli. Otomobil virajlarda Fiesta kadar yüzünüzü güldürmüyor, ama tebessüm garanti.

Motor ve şanzıman

1.0 litrelik EcoBoost 125 HP gücünde ve devir çevirmeye istekli. Ancak bu isteği otomatik şanzıman pek de iyi değerlendiremiyor ve otomobil ilk kalkışlarda yavaş kalıyor. Şanzıman vites yükseltirken rahat davransa da düşüşlerdeki nazlı yapısı zaman zaman sinir bozucu olabiliyor.

Gerçekçi bir tüketim değeri verecek kadar detaylı kullanamadım, ancak birlikte geçirdiğimiz sürede otomobil ortalama 8 litre benzin tüketti.

Sonuç

Dizel ya da benzinli fark etmeksizin 117.000 ₺’den başlayan fiyatıyla EcoSport, şehirli bir crossover arayanları etkilemeye çalışıyor. Otomobil çoğu noktada bunu başarabilecek gibi duruyor, ancak motorun hevesini kursağında bırakan otomatik şanzıman ve sunduğu konfor seviyesi birer soru işareti.

Can Tangüner

"If God had meant for us to walk, why did he give us feet that fit car pedals?" - Sir Stirling Moss

İlgili Makaleler

32 Yorum

  1. Arabanın yanlarinin şişmesi lazım. Bu şekilde zeytinyağı tenekesi gibi duruyor. Özellikle de ön tampon sis farı ve altı bir e arka tampon değiştirilip araba daha kaslı bir görünüm elde edilebilirmis

  2. 2jzihtiyar demiş ki:

    Madem 8 litre yakacak ne diye 1.0 lik atom karınca ya bineyimHepsini görüntüle…

    yalnız o 8 litre hiç gerçekçi değil, bilmeden günahını almayalım 🙂

  3. tasarımı gerçekten sıkıntılı. aracın boyu suv için yeterli değil. 4200 mmlerde olmalıydı. buna bağlı olarak da eninin genişlemesi lazım. zira bence asıl sıkıntı eninin çok dar olması. çok dar ve yüksek duruyor, haklı olarak zeytinyağı tenekesi benzetmeleri geliyor.

  4. Ford Ecosport sınıfındaki en çirkin otomobil. Ecosport’un rakiplerine baktığımızda; Toyota CHR, Honda HRV, Hyundai Kona, Kia Niro, Mazda CX-3, Nissan Juke. Hyundai Kona da 2018 yılı içerisinde Türkiye’de satışa sunulacak. Kona ile birlikte sınıfındaki en çirkin otomobil olduğu kanaatindeyim. Toyota CHR ile Nissan Juke bu sınıftaki devrini kapattı. Juke’un yeni kasası ne zaman gelecek henüz bilinmiyor yeni Juke gelene kadar bu sınıfın lideri Toyota CHR’dır

  5. Ford’a yakışmayan bir araç olmuş. Üflesen düşecek gibi ne biçim bir şekli ve tipi var. Ford’un tasarımları gerçekten çok demode duruyor. Sanki arkadan sıkıştırmışlar gibi zorlama tasarım olmuş

  6. 117bin'e 4×4 seçeneği alınabiliyorsa bence gayet makul. Tasarımını da beğenen tek kişi benim sanırım 🙂 İç hacmi b sınıfı hb kardeşinden daha geniş olan B-suv isteniyorsa tipi böyle bir şey olacak zaten. Tipi güzel olup b sınıf hb modelinden daha kullanışsız olacağına böyle olmasını tercih ederim.

  7. Ben de tipini beğenmeyen taraftayım.
    Düşük kalite Kore arabası tasarımı gibi.

    O mültimedya ekranın arkasında ki kullanışsız alan ayrı dert. Sadece toz toplamaya yarar..

  8. Ford a kaybettiren etmenlerden birisi bu araç gibi ruhsuz ve basit duran yapısı bana göre. Altyapısı iyi araçlar kabul lakin içine binince ve dışarıdan bakınca vasat bir intibası var. Halbuki Mustang gibi ikon olmuş modele de sahipler. kendi tarzını oluşturup şahsına münhasır olmalı. Tasarımcılar çizmiş olmak için çiziyor. Aston Martin ızgaralı Ford Fiesta değil; Mustangi idol alan Fiesta yaratmalılar bana göre

  9. Birkaç yıldır piyasa olan bir araç. Satıldığını fark ettiklerinde Türkiye’ye de getirme kararı almışlar gibi duruyor. Almak isteyen alır, son kasa Fiesta kaliteli araç ama ben Antalya’da görmüyorum hiç.

  10. Bu aracı tasarlayan mühendisler sanki rüzgara meydan okuyup fazladan yakıt tüketsin diye yapmışlar gibi duruyor. Sıradan bir otomobil severe tasarla deseler piyasaya sunmadan önce aracı rüzgar tüneline sokar ona göre bir iki şekil verir.

  11. Kuga'ya yakın fiyatı ile pek şansı yok. Fiyatı biraz daha aşağıda olsa fiesta ile aynı rakam olacak bu defa fiesta'nın önünü kesecek. Juke gibi tipsiz bir araba tutuyorsa bence bu da elbet alıcı bulacaktır.

  12. Bu segmente hakim olduğumu düşünüyorum.Bu arabayı yollarda görmemiz zor gibi.Donanım ve fiyat bu segment araba alanları cezbetmekten çok, gerçekten Kuga dan daha küçük Kuga kullanmak isteyenlerin alacağı bir araba yapmışlar.Konumlandığı segment %99 şehir içi kullanılan sürücü dostu esp destekli araba segmenti.Testte de gördüğüm kadarıyla arazi kabiliyeti iyi bir araba gerçekten şehir-arazi kırma bir şey. &Araba fiesta altyapısı &bagajının açılma şekli de sıkıntı

  13. Araç son derece kullanışlı ve sınıfında aykırı diyebilirim.

    Bir kullanıcı olarak sizinle artıklarını ve eksilerini paylaşacağım.

    Öncelikle bütün SUV modellerini ve segmentlerini tamamen inceledim ve YouTube üzerinde bütün videolarını detaylıca izledim.

    Şimdi gelelim araca.

    Bu araç kimine göre B segmenti compact bir SUV.

    Kimine göre bir Crossover.

    Kimine göre yerden yükseltilmiş Fiesta.

    Kimine göre Jeep.

    Kimine göre de ara sınıf saçma bir model.

    Hemen hemen aynı segmenti temsil eden bütün araçların kendine göre olumlu ve olumsuz yanları bulunmakta. Buda alacağınız hiçbir aracın sizin tam olarak istediğiniz bir araç olmayacaktır.

    Bu sebeple önce ne alacağınıza karar verip onu seveceksiniz.

    ARTILARI;
    Ecosport diğer bütün SUV’lara göre arka tavan kısmı yüksek, arka camların görüşü geniş ve camlar sonuna kadar açılarak ferahlık sunuyor.

    İç kullanım bölmeleri gayet büyük ve kullanışlı.

    En çok eleştirilen kısmı olan bagaj ise son derece verimli ve görüntü ötesi. Kapağın yana açılmasının avantajını söyleyeyim. Menteşe yanda olduğundan istifleme daha fazla yapılabiliyor. Bu da 356 Litre olan bagaj hacmi, 400 litre üzeri sedan ya da hatckback araçlara oranla fazla yük almasını sağlıyor.

    Yana açılmasından dolayı ayrıca bir olumsuzluk yaşamadım. Sıkışık alanlarda bile bagajı yarım açarak gayet güzel kullanabiliyorsunuz. Araç tamponunuza değecek kadar yanaşmışsa yukarı açılan bagajıda kullanamazsınız zaten. Ayrıca eşya yüklemesi hiç bu kadar kolay ve zahmetsiz olmamıştı. Beli ağrıyan biri için daha da iyi.

    Tam otomatik şanzıman ve turbo aracı uçurmaya yetiyor. Eskiden kalan kafa ile yüksek motor araç mantığı artık yeni araçlarla kaybolmaktadır. 1600 motor eski bir araçla çıkamadığım yokuşu, klima açık vaziyete 1000 motorla adeta tırmandığımı, hiç zorlanmadan ve yormadan çıktığımı açıkça söyleyebilirim. Kesinlikle motor gücü sizi yanıltmasın.

    Ayrıca motorun gücünün düşük olmasından dolayı yıllık vergisi sadece 750 TL. Sıfır araca göre bedava.

    Kompakta paket ile alırsanız daha da artıları var.

    EKSİLERİ;

    Ecosport 1.0 benzinli olanı yakıt yönünden evet yüksek. Diğer araçlarda olduğu gibi fabrika verileri havada kalıyor. Çok kullanan birine benzinlisi asla tavsiyem değildir. LPG takılması halinde 15000 TL servis garantili gözden çıkarın. Gereksiz

    8″lik multimedia dedikleri ekran sadece ses sistemi. Ford bunu güvenlik için yaptığını söylüyor. Sanki diğer araç üreticileri bunu bilmiyorda sadece Ford biliyor. Açıkçası beğenmedim. Zaten çokta kullanışlı değil. Sesli komut sistemi falan sıkıntılı.

    Aracın stepnesinin olmaması kadar cahilce bir tasarım olamaz. Ama yapmışlar olmuş. Ford’a sorduğum soru şudur. Uzun yolda dağın başında lastiğiniz yandan yarıldı ve araçta bulunan basınç aleti ile sprey kullanılamıyor ne yapacağız. Servis çağıracakmışız. Telefon çekmeyen bir yerde isek ne olacak. CORT. Telefon çekiyor diyelim 10 dakikada lastik değiştirmek varken, saatlerce servis beklemek ne alakasız bir hizmet anlayışı.

    ARKADAŞLAR UMARIM FAYDALI OLUR BU BİLGİLER SİZE.

    SAĞLICAKLA…

Bir cevap yazın

Başa dön tuşu