Trafik sıkışıklığının maliyeti 6.5 milyar lira
İstanbul’da yaşanan trafik sıkışıklığı ile ilgili 112 rotada yapılan çalışmada, 29 dakikaya gidilmesi gereken bazı güzergahlara 100 dakikaya gidildiği, en yoğun güzergâhın İSTOÇ-FSM olduğu belirlendi. Trafikte yaşanan gecikmenin yıllık maliyeti ise yaklaşık 6.5 milyar
İstanbul ’da ana arterlerde gerçekleşen trafik sıkışıklığı düzeyleri ve dönemler arasında yaşanan farklılıkları ortaya çıkarmak için hayata geçirilen ‘İstanbul Trafik Otoritmi’ çalışmasında ilginç sonuçlar elde edildi. Milliyet’ten Mert İnan’ın haberine göre Beykoz Lojistik Meslek Yüksekokulu Lojistik Uygulamaları ve Araştırmaları Merkezi tarafından hayata geçirilen projede TEM, E-5 ve bağlantı yollarındaki araçların geçiş hızları ile varış süreleri hesaplanarak, trafikte kaybedilen zaman dilimleri yüzdeler olarak ortaya çıkartıldı. Toplam 112 rotada yapılan çalışmalar sayesinde, İstanbul trafiğinin yüzde 84’üne denk gelen kısmının da istatistik verileri de tespit edildi.
29 DAKİKA YERİNE 100 DAKİKA
Ölçüm ve hesaplamalar trafiğin en yoğun olduğu 07.00 – 09.00 ve 18.00 – 20.00 saatleri arasında gerçekleştirilirken, her 30 saniyelik zaman diliminde 300 bin farklı araçtan alınan veriler kaydedildi. ‘İstanbul Trafik Otoritmi’ çalışmasına göre megakentte ortalama olarak trafikte geçirilen her 60 dakikanın 40 dakikasının kayıp olduğu, kaybedilen zamanın yaklaşık yüzde 40’ının trafik yoğunluğundan kaynaklandığı ortaya çıkarıldı. Trafiğin en yoğun olduğu saatlerde normalde 29 dakikada gidilmesi gereken bazı güzergâhların ise 100 dakikalık sürede katedildiği tespit edilirken, İstanbul trafiğinde en yoğun güzergâhın İSTOÇ-FSM olduğu belirlendi. Bu güzergâhta saat 18.00 ile 20.00 arasında yaşanan trafik sıkışıklığı nedeniyle sürücülerin yüzde 81’lik bir zaman kaybı yaşadığı belirlendi.
NERESİ KAÇ DAKİKADA GEÇİLEBİLİYOR
Kozyatağı – Taksim 17.61 kilometrelik mesafe trafiğin açık olduğu saatlerde 50 kilometre süratle 21.13 dakikada geçilirken, Sabah ve akşam saatlerinde 14.25 kilometreye düşen sürat nedeniyle 73.97 dakikada gidilebiliyor.
Bakırköy – Mecidiyeköy 80 kilometre süratle açık trafikte 12 dakikada gidilen mesafe, pik saatlerde 8 kilometreye düşen araç hızı nedeniyle 115 dakikada katediliyor.
Taksim – Maslak 45 kilometre araç hızıyla açık olan trafikte 18 dakikada gidilen mesafe, sabah ve akşam saatlerinde 21 kilometrenin altına düşen sürat nedeniyle 40 dakikanın üzerinde katediliyor.
Cevizlibağ – Avcılar 19 kilometrelik mesafe 50 kilometre ortalama hızla gidildiğinde 23 dakikada katedilirken, ortalama hız 16 kilometreye düştüğü için 68 dakikada gidiliyor.
Mecidiyeköy – Maslak 14 kilometrelik mesafe 50 kilometre hızla 17 dakikada gidilirken, mesai saatlerinin başlangıç ve bitiş dilimlerinde 16 kilometreye düşen hız nedeniyle 50 dakikada gidiliyor.
Kozyatağı – Atatürk Havalimanı 50 kilometrelik mesafe 50 kilometre hızla 60 dakika sürüyor. Mesai dilimlerinde 22 kilometreye düşen hız bu süreyi 136 dakikaya çıkartıyor.
FSM Köprüsü- İstoç 20 kilometre mesafe ortalama 40 kilometre süratle 23 dakikada gidiliyor. Ancak pik saatlerde 10 kilometre ortalama hız nedeniyle bu süre 112 dakikaya çıkıyor.
SABAH SAATLERİNDE ARAÇ BAŞINA 10.8 LİRA
Beykoz Lojistik Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Okan Tuna ve Yrd. Doç. Dr. Serkan Gürsoy, yapılan çalışma hakkında şu bilgileri verdi: “300 bin farklı nokta ve araçtan, her 30 saniyede bir data verisi alıyoruz. Özel bir işletim sistemi ile dataları 9 aydır analiz ediyoruz. Araçların üzerindeki GPS aletleri sayesinde konum, hız ve yönlerinin ortalamasını alıyoruz. Sabah işe giderken E-5 rotasını kullanan bir kişi dönüşte farklı rota izleyebiliyor. Nedeni, mesai saatlerinin sabit, işten çıkış saatinin esnek olması. İBB trafik raporuna göre her gün 200 bin araç Avrupa -Asya koridorunu kullanıyor. Hafta içi sabah saatlerinde araç başına 10.8 lira kayıp yaşandığını hesapladık. Bu koridorda aylık zarar 2 milyon 185 bin TL. 3 milyonu aşkın aracın bulunduğu İstanbul’da trafikteki gecikme nedeniyle ortalama yıllık 6.5 milyar TL ekonomik kayıp yaşanıyor.”
Yeni yollar yaparak trafik sorununun çözülebileceğini zanneden zihniyet baskın oldukça bu böyle devam edecek.
bu zihniyet yeni yollar yaparak çözecegine inanıyor senin zihniyetin hiç birşey yapmadan çözecegine inanıyor
bakalım hiç birşey yapmadan duran adammı kazanacak yoksa hergün yeni bir temel atıp yeni bir yerin açılışını yapanmı kazanacak suana kadar kazanan az çok belli
Okuduğunu doğru anlamamışsın sanırım. “Baskın olursa” dedim, “iktidar olursa” demedim. Halk yeni yol yaparak trafik sorununun çözüleceğini zannetttikçe, halkın verdiği oylarla iktidara gelen parti de (bu hangisi olursa olsun) aynı zihniyette olacak. Ne zaman ki halk gerçeği görür, yani İstanbul ölçeğinde bir metropol kendin ulaşım sorununun (trafik demiyorum bak, ulaşım) otomobille, yeni yollarla değil, toplu taşıma ile çözülebileceğini anlar. O zaman, halkın verdiği oylarla iktidara gelecek parti de mecburen doğru bir ulaşım planlaması yapacak.
Bir mimar olarak yeni yolların trafiğe çözüm üretmeyeceğini çok sağlam referanslarla kanıtlayabilirim.öyle ki birkaç makalede siz bile anlarsınız sebebini.
Yapilan yollarda agaclar ormanlar parklar tabiat alanlari tahrip edilerek yapiliyor sehrin nefes alicak yeri kalmayacak en sonunda. Yeni yol cozum degil aksine cahil halkin gozunu boyamaktir baska aciklamasi olamaz. (Istanbul icin konusuyorum)
arabaları boşver herkes toplu tasımaya binsin trafik çözülür çok saçma 3 4 yıl çalısıp araba alacam trafik olmasın diye toplutasımaya binecem senin mantıgın boş öle birşey olmaz yeni yollar la çözülür bu problem
35yklc yeni yol cahil halkın gözünü boyamak anca senin gibi birinin yazacagı yazı geri kafalısın hep öyle kalacan
Çözülmez kardeşim. Çö – zül – mez. Dünyanın hiç bir yerinde çözülmedi, burada da çözülmez. Ki zaten görüyoruz çözülmediğini. Şimdi sen sanıyorsun ki 3. köprü ve Avrasya tüneli yapılıyor diye iki yaka arası trafik sorunu çözülecek öyle mi? Benimle münakaşaya girmene gerek bile yok, bekle ve gör çözülmediğini.
Aklin yolu bir. Daha 60 sene once baslanmasi gereken metro projelerine daha ufak ufak, yeni yeni basliyoruz. Istanbul donulmez bir yola aslinda coktan girdi ama zarari ne kadar azaltabilirsek kardir. Istanbul coktan `arabayi alip kafasina gore gezinme` sehri olmaktan cikti. Bu sehirde artik tek yol metrodur.
Öyle. Karayolcu politika bu şehirde artık iflas etmiştir. Bu şehrin geleceğini yeni köprü, yeni tünel, yeni otoyol vb. değil ancak raylı sistem kurtarabilir. Bunun yolu da kamuoyu baskısının bu yönde olmasıdır.
aynen, para olsan en baba spor arabayı alsan en yazar, ortalama hız 20-30 km/h. bugatti veyronla köprü trafıkle bekleyecegıme,metrobuse,metro bınıp karsıya gecerım.parayla satın alamadığımız tek şey zaman.ama bunlar da yetmıyor yetmıycek göç durmuyor.
Bir otomobil tutkunu da bu konuya böyle bakmalıdır. Ben İstanbul’da otomobil kullandığım zaman kendimi çok sevdiğim bir yemeği çok kötü bir aşçının elinden yemişim gibi hissediyorum.