İnsanoğlu'nun, özellikle de bizim milletin en belirgin huylarından biridir başına gelmeden evvel, ah vah etmeden evvel tedbir almaz. Önce başına gelir, ceremesini çeker sonra yapılabilecek bir şey kalmışsa öyle tedbirini alır. Trafiğe çıktığınız vakit ne olacağı hususundaki değişkenlerin hiç biri size ve sizin davranışlarınıza bağlı değilken bu riski nasıl alabiliyorsunuz ? Hadi eski ve parçaları çok ucuz otomobillere binenler, vursam da cebimden yaptırırım sıkıntı yok diyebilir ki o bile zorunlu trafik sigortasının teminatı ölçüsünde bu riski alabiliyor. Ama yeni aracı olanların aldığı bu riski aklım almıyor. 365 günün sadece 5 günü aracınızı kapalı otoparktan çıkarttığınızda o 5 günün herhangi birinde perte ayrılmayacağının garantisi var mı ? Kaskonun yıllık parasını nerelere, nelere vermiyorsunuz ki ? Sigara içen birisi her gün 1 paket sigara içse yılda 3.600 lira sigara parası veriyor. Buna ayıracak parası olan niye kasko parasını vermekten çekinir ? Yazın + kışın üzerine pantolon, ayakkabı, kaban, kazak v.b kıyafet alan biri nereden baksan bin liraya yakın para harcar ki bazen daha fazla harcar. Buna verilecek para varken bilmem kaç bin liraya aldığınız aracınıza güvence satın almak mı maddi açıdan yoruyor ? Yılda sadece 5 defa aracınızın deposunu fulleseniz 1500 liraya yakın para veriyorsunuz kasko parası mı çok koyuyor ? İnsan evladı elle tutulur, gözle görülür bir hizmet almadığı vakit, yani şekilciliğe takıldığı vakit harcadığı parayı sokağa atmış gibi hissediyor ama tedbirini almadığı zaman da bedeli ağır oluyor.