-
Foruma kayıt olmak için tıklayın !
HABER Nissan'ın ekonomik markası Datsun Türkiye'ye geliyor
- Konuyu başlatan Alcantara
- Başlangıç tarihi
Valla bana uyar
en azından sürüşü zevkli olur . Şaka bir yana Datsun'un ülkemize gelmesi benim pek hoşuma gitmedi çünkü araçları latin ncap den bile iyi sonuçlar alamıyor.
Halkımız, daha ucuz diye nasıl halk ekmeği alıyor ise, bunu da daha ucuz diye tercih edecektir. Edeceğiz de.
Sonumuz ne olacak? Nereye gidiyoruz? Büyüklerim, az-çok konuya hakim olanlar, siyaset yapmadan cevap verebilir mi? Ne zaman benzinli araba sürerken, gaza gereğinden fazla, zevk alarak basacağız? Dert etmeden, stres yapmadan, refah içinde yaşayacağız? İnsanların birbirine yol verdiği, hoşgörü, anlayışın tavan yaptığı bir ülke haline geleceğiz?
Ekonomik kriz yaklaşıyor, atlatabilecek miyiz? İşletmeler ne zaman küçültmeye değil de, büyütmeye gidecek? Ne zaman 2 ve üstü hacim araçlar kullanacağız?
Her şeyi geçtim de, ne zaman sebze, meyve, yakıt ucuzlayacak? Ne zaman dolar, euro düşecek? Düşerse, önceden yatırım yapanlar zarar görecek mi?
Hep birlikte, siyaset yapmadan yorumlayabilir miyiz?
Sonumuz ne olacak? Nereye gidiyoruz? Büyüklerim, az-çok konuya hakim olanlar, siyaset yapmadan cevap verebilir mi? Ne zaman benzinli araba sürerken, gaza gereğinden fazla, zevk alarak basacağız? Dert etmeden, stres yapmadan, refah içinde yaşayacağız? İnsanların birbirine yol verdiği, hoşgörü, anlayışın tavan yaptığı bir ülke haline geleceğiz?
Ekonomik kriz yaklaşıyor, atlatabilecek miyiz? İşletmeler ne zaman küçültmeye değil de, büyütmeye gidecek? Ne zaman 2 ve üstü hacim araçlar kullanacağız?
Her şeyi geçtim de, ne zaman sebze, meyve, yakıt ucuzlayacak? Ne zaman dolar, euro düşecek? Düşerse, önceden yatırım yapanlar zarar görecek mi?
Hep birlikte, siyaset yapmadan yorumlayabilir miyiz?
Her şeyin başında düzgün bir eğitim sistemi gerekli. Ezberci, sınava dayalı olmak yerine insanların yetenek ve ilgi alanlarına yönelik eğitim aldığı, sadece akademik eğitimin değil hayatla ilgili, hoşgörünün, ahlakın da işlendiği bir sistem örneğin.
Son düzenleme:
Mevzuyu ister siyasete bağlayın isterseniz bağlamayın hiç fark etmez. Neticede bu ülkenin gerçeği bunlardır. Bu insanlarla beraber yaşıyoruz, bu insanların oluşturduğu sistem ve zihniyetle bu ülke yönetiliyor. Sen bu insanlara yukarıda söylediklerini anlatamazsın, anlatsan da anlamazlar, kabullenemezler.. O yüzdendir ki bu millet hiç bir zaman dediğin kıvama gelemedi, gelemeyecek. Belki çok ileri ki nesillerde bir ihtimal olur ama zor.
Dindar olduklarını söyleyen bu seçmenler dinini de bilmiyor. Yani bir şey yapmaya çalışıyorlar ama onu da yapamıyorlar. Attığım videoda ki bu kadın bir şaka değildir. Senin ' neden, ne zaman ' diye sorduğun sorulara cevaptır bu kadın ve onun zihniyetindekiler. Ben bunlar gibi kaç tanesiyle bu diyaloglara girdim ama nato kafa nato mermer..
Anlatmaya çalıştığım şey ne siyaset ne de dindir. Maksadım tamamen eğitimsizlik ve eğitimsizlikle gelen cahilliktir. Dindar olabilmek için bile eğitimli bir birey olman gerekir. İşin özü, bu eğitimsiz kitleye mevcut ülke ve düzen fazla bile. Senin hayal ettiklerin bu kitleyle gerçekleşemez. Allah halimize acıyor da Suriye, Irak, Lübnan, Filistin gibi ülkelerin durumuna düşmedik henüz.
2020 yılından sonrasını düşünecek olursak, bence bu tarz aşırı low-cost ama şu anki Chery'ler kadar da berbat kalitede olmayan arabalar 0 km'de tutulacaktır diye düşünüyorum. Nedenlerimi de açıklayayım:
Ülkede yıllardır 2. el piyasası muazzam. Dünyada muhtemelen eşi benzeri yoktur. Yatırım için tüketim malzemesi haline gelmiş arabalar sadece Türkiye'de alınıyordur. Bu piyasada cumhuriyet altını gibi değer kazanan, fiyatlarına bakınca "nasıl ya" dedirten arabalara bakalım: VW Golf Mk4/5/6, Seat Leon Mk2, Ford Focus Mk1, Ford Fiesta Mk6, Opel Astra F, Honda Civic (bütün jenerasyonları), Toyota Corolla (biri hariç tüm jenerasyonları), Bruno Sacco tasarımı 80'lerden/90'lardan Mercedes'ler benim bir kalemde aklıma gelenler. Bu arabaların ortak özellikleri, kendilerini kanıtlamış, eskime konusunda yıllara meydan okuyan, büyük ölçüde sorunsuz arabalar olmaları. Bunlar gerçekten kaliteli üretilmiş, "2 sene sonra çöpe gidecekler" diye hesaplanarak üretilmemiş arabalar.
Şimdiki arabalar ise öyle değil. En çok satılan markalarda, "ben arabamı satmak için değil kullanmak için alıyorum" diyen araç sahipleri, maksimum garanti süresini kovalamak için ek ücretler verip pazarlıklar ediyorlar. Aldıkları araçların arıza yapacaklarından neredeyse emin şekilde iyi niyet garantisinden kopmamak için yetkili servislere kendilerini bağlıyorlar. Şu anki tüketiciler bu piyasa koşullarını yavaş yavaş benimsemeye başladı. Bu anlayış 2. el piyasasına henüz yansımadı. 2. el piyasası hala Serengeti gibi; sırtlanlar çakallar timsahlar yılanlar kol geziyor, dürüst ve saf ceylanları avlamanın peşindeler Ama günümüzde, üretici tarafından maksimum 10 yıl ömür biçilen arabalar yapılıp satılıyor. Bana sorarsanız bu süre gittikçe de düşmeye başladı. Benim bildiğim kadarıyla Türkiye'de Güney Kore markaları dışında 7 yıla varan garanti süreleri veren marka kalmadı. Yakında maksimum ömür 5 yıl filan olur. Yani 5 yıl sonra 2017-2018 model bir BMW 320d, VW Passat, Mercedes C180, hatta Porsche Cayenne gibi bugün çok tutulan bir araba aldığında, bugünkü 5-6 hatta 10 yıllık arabalar kadar iyi kondisyonda olmayabilirler. Açıkçası ben o kadar dayanıklı görmüyorum şimdiki arabaları.
Piyasada bugün üretilen arabaların bir çoğu 5 yılda dökülmeye başlayacağı için o yamyam piyasa düşecektir diye düşünüyorum. Düşmezse de sorun yumağı satın alınmaya devem ediliyor demektir.
İşte bu noktada insanlar, yıllarca kafalarda oturmuş "ya bu Avrupa araba, Alman araba taş gibidir" gibi söylemler yerine "5 yıllık araba baş ağrısıdır" demeye başlayacaktır. Bütçesi doğrultusunda başlangıç seviyesi olarak bu tarz 0 km ucuz arabaları tercih edebilirler.
Kimse kimseyi kandırmasın, kendini de kandırmasın. Günümüzde hemen hemen bütün markaların ürettikleri arabaların ekonomik ömürleri gittikçe azalıyor, üreticiler tarafından azaltılıyor. Arabam 2 sene sonra çöp olacaksa ben de ilk başta böyle arabaları tercih ederim
Ülkede yıllardır 2. el piyasası muazzam. Dünyada muhtemelen eşi benzeri yoktur. Yatırım için tüketim malzemesi haline gelmiş arabalar sadece Türkiye'de alınıyordur.
Bu piyasada cumhuriyet altını gibi değer kazanan, fiyatlarına bakınca "nasıl ya" dedirten arabalara bakalım: VW Golf Mk4/5/6, Seat Leon Mk2, Ford Focus Mk1, Ford Fiesta Mk6, Opel Astra F, Honda Civic (bütün jenerasyonları), Toyota Corolla (biri hariç tüm jenerasyonları), Bruno Sacco tasarımı 80'lerden/90'lardan Mercedes'ler benim bir kalemde aklıma gelenler. Bu arabaların ortak özellikleri, kendilerini kanıtlamış, eskime konusunda yıllara meydan okuyan, büyük ölçüde sorunsuz arabalar olmaları. Bunlar gerçekten kaliteli üretilmiş, "2 sene sonra çöpe gidecekler" diye hesaplanarak üretilmemiş arabalar.Şimdiki arabalar ise öyle değil. En çok satılan markalarda, "ben arabamı satmak için değil kullanmak için alıyorum" diyen araç sahipleri, maksimum garanti süresini kovalamak için ek ücretler verip pazarlıklar ediyorlar. Aldıkları araçların arıza yapacaklarından neredeyse emin şekilde iyi niyet garantisinden kopmamak için yetkili servislere kendilerini bağlıyorlar. Şu anki tüketiciler bu piyasa koşullarını yavaş yavaş benimsemeye başladı. Bu anlayış 2. el piyasasına henüz yansımadı. 2. el piyasası hala Serengeti gibi; sırtlanlar çakallar timsahlar yılanlar kol geziyor, dürüst ve saf ceylanları avlamanın peşindeler
Ama günümüzde, üretici tarafından maksimum 10 yıl ömür biçilen arabalar yapılıp satılıyor. Bana sorarsanız bu süre gittikçe de düşmeye başladı. Benim bildiğim kadarıyla Türkiye'de Güney Kore markaları dışında 7 yıla varan garanti süreleri veren marka kalmadı. Yakında maksimum ömür 5 yıl filan olur. Yani 5 yıl sonra 2017-2018 model bir BMW 320d, VW Passat, Mercedes C180, hatta Porsche Cayenne gibi bugün çok tutulan bir araba aldığında, bugünkü 5-6 hatta 10 yıllık arabalar kadar iyi kondisyonda olmayabilirler. Açıkçası ben o kadar dayanıklı görmüyorum şimdiki arabaları.Piyasada bugün üretilen arabaların bir çoğu 5 yılda dökülmeye başlayacağı için o yamyam piyasa düşecektir diye düşünüyorum. Düşmezse de sorun yumağı satın alınmaya devem ediliyor demektir.
İşte bu noktada insanlar, yıllarca kafalarda oturmuş "ya bu Avrupa araba, Alman araba taş gibidir" gibi söylemler yerine "5 yıllık araba baş ağrısıdır" demeye başlayacaktır. Bütçesi doğrultusunda başlangıç seviyesi olarak bu tarz 0 km ucuz arabaları tercih edebilirler.
Kimse kimseyi kandırmasın, kendini de kandırmasın. Günümüzde hemen hemen bütün markaların ürettikleri arabaların ekonomik ömürleri gittikçe azalıyor, üreticiler tarafından azaltılıyor. Arabam 2 sene sonra çöp olacaksa ben de ilk başta böyle arabaları tercih ederim
Benim görüşüm bu sorunlar yakın bir zamanda ekonomik krize girip kara çarşambaya benzer bir kriz yaşadıktan, muhtaç duruma düştükten ve insanlar yanlış yaptıklarının farkına vardıktan sonra çözülecek. Dört bir yandan bulanıklaştırılmış düşüncelere ve geçerliliği bulunmayan inanışlara maruz bırakılan ve zamanla doğruyu arayıp bulmak uğruna bitap düşüp olduğu yerde uyuyakalmış beyinlere bu kriz adeta bir tokat gibi gelecek ve ayıldığında ne kadar pişman ve perişan olsa da etrafındaki gerçekleri görecektir. Bu pişmanlık duygusu herkesin olmasa da çoğunluğun düşüncelerini etkileyecek ve bir milletin sahip çıkması gerektiği değerlerin ne olacağını anlamasına vesile olacaktır. Değiştirilmesi, düzeltilmesi gereken şeylerin başında hukuk ve adalet dolayısıyla eğitim ve ekonominin gelmesi gerektiğini anlayacak bu değerlerine sahip çıkacaktır. Kendini bu durumdan sorumlu tutan insanların mahcubiyeti karşı düşünceye olan saygısını kazandıracak ve yükseltecektir.
İnsanımız bu sorunları yaşamadan tecrübe etmeyi reddetmiştir. Ne yazık ki yaşayarak tecrübe edecektir ve doğru yolu geç de olsa görecektir. Hak hukuk adalet dolayısıyla ekonomi ve eğitim
Hahahaha deme ya
Ben de lowcost ve 2.el bir arada konu görünce şelaleler gibi akıttım ne var ne yoksa Hoşgörü, anlayış vs.vs. gibi konuların olduğu bir toplumu bugün reşit olan kimsenin görebileceğine inanmıyorum. Belki küçük yeğenim yaşlandığı zaman bu topraklarda böyle güzellikler görebilir. Toplum yapımız kökünden çürüdü, ciddi şekilde gitti. Bugün düzeltelim desek 2 nesilde ancak düzelir.
Ekonomik kriz konusuna gelirsek, benim hayatımda görmediğim kadar büyük bir kriz gelebilir. Halihazırda %50'nin üstünde dışa bağımlılığımız varken, yakın gelecekte bunun %100 olması bile söz konusu olabilir. O zaman da zaten Türkiye dediğimiz ülke taşeron şirket gibi bir şey olacaktır.
2lt ve üstü hacim, gaza istediğimiz gibi basma gibi şeylerin cevabı için yukarıda yazdıklarıma istinaden yakın gelecekte diyemediğimden, şanslıysak hybrid araçlarla basarız, yoksa tamamen elektrikli araçlarla küçük bir ihtimal pistlerde basabiliriz.
Evet, ülkenin durumu hakkında gayet kötümserim. Hiç öyle pembe tablolar filan çizemiyorum. O yüzden lowcost arabalar önümüzdeki yıllar için candır can