Dolu dediğimiz mazda 3 power sence ise. O araba da ısıtmalı deri koltuk,bose ses sistemi gibi donanımlar var. Mazda nın dolusu gerçekten dolu.
-
Foruma kayıt olmak için tıklayın !
Alman Otomobilleri
- Konuyu başlatan gokglsy
- Başlangıç tarihi
Dolu dediğimiz mazda 3 power sence ise. O araba da ısıtmalı deri koltuk,bose ses sistemi gibi donanımlar var. Mazda nın dolusu gerçekten dolu.
Dünya artık küresel bir köy oldu.Yukarıda bir mesajda Japonlarda o mühendislik yok diye birşey okudum.Yapmayın arkadaşlar dün Alman grubunda çalışan bir mühendis yarın japon ya da kore firmasında çalışamaz diye bir kural mı var?Katolik nikahı mı bu?ülkemizin sahip olduğu saçma vergi politikası sebebi ile otomobil kültürümüz gelişmiyor.Avrupaya yakın bir ülke olduğumuz ve ortak pazara üye olduğumuz için avrupa markalarının ülkemize girişi japonlara göre daha erken döneme rastlar.bizim sahip olduğumuz vergi sistemine ve yaşam biçimimize en uygun araçları da Alman grubu yapar olay bu.Vw grubunun Türkiye'de sattığı model sayısı kadar Toyota'nın ABD pazarında 4*4 modeli vardır.Almanları m3, golf r'larla değerlendirirken japonları lpgli civic veya 1.4dizel corollalar ile değerlendirirsek çok doğru sonuçlara ulaşamayız.her markanın ve modelin odaklandığı bir kitle ve hedef vardır.Örneğin bir corolla'dan asla yılan gibi viraj ya da kalkış performansı göremezsiniz ama 1995 modelleri bile halen taksi olarak kullanılır.bunu bir çok Alman'da göremezsiniz.her ülkenin üretimi, o ülkenin tarihsel kültüründen beslenir.Versailles Sarayı'nda gözleriniz sanatsal ihtişamdan büyülenirken, Japon Kralı'nın sarayında oturacak geniş bir koltuk bile bulamayabilirsiniz.Ancak Fransa'da sürekli devrimlerle o hanedanlık el değiştirirken, Japonya'da bir aile ülkeyi 800 yıl yönetebilir.Alman mühendisliği teknolojiyi kullanıcı üzerinde denerken, Japon mühendisliği emin olmadığı hiç bir teknolojiyi satışa koymaz.
Küreselleşen dünyada belirli maliyet kısıtlamaları altında üretim yapan firmalar için şu süperdir bu dandiktir demek çok doğru değildir sanırım.Alman en kaliteli parçasını koltuk döşemesine koyarken japon en kaliteli parçayı krank mili olarak kullanabilir.
Küreselleşen dünyada belirli maliyet kısıtlamaları altında üretim yapan firmalar için şu süperdir bu dandiktir demek çok doğru değildir sanırım.Alman en kaliteli parçasını koltuk döşemesine koyarken japon en kaliteli parçayı krank mili olarak kullanabilir.
O dönemde "size göre etmeyebilir ama lakin ediyor" dediğiniz fiyatlara eli yüzü düzgün 2. bir araba alanabiliyordu.
Benim aracım power sense donanıma 1.5 skyactiv normal eski teknoloji atmosferik değil yakıt tüketimi turbo benzinlilerle yarışır seviyede.
Ayrıca sahip olduğu donanımlar çıkartmak istemeyeceğim donanımlar olduğu için kıyası golfün eklenmişine göre yaptım kaldı ki eklenmemişinde de fiyatlar ortada.
Eklemek yerine çıkartmaktan üzerine bir karşılaştırma yapmak istiyorsanız Reflex donanım mazda fiyatlarını inceleyebilirsiniz benzer donanım koşullarını artıyorsanız. Orta paket olan reflexde highline golfte olmayan koltuk ısıtma, kör nokta uyarı sistemi, otomatik fren yapan çarpışma önleme sistemi, anahtarsız çalıştırma gibi özellikler mevcut bu arada.
Hocam 1.5 skyactiv ler kaç yakıyor elinizde hiç fotoğraf var mı?
Konuya derinlemesine girmek istemiyorum bu başlık yeri de değil, direkt eşdeğer donanımları da bilmiyorum. Motor kısmına takıldığınız için yazıyorum.
Hem atmosferik hem turbo satanlarla Mazda'nın durumu aynı değildi. Megane mesela, 1.6 atmosferik ve 1.2tce motoru aynı anda sattı. Ancak Röno'daki 1.6 eskiden beri olan bir motordu, yeni bir ürün değildi. Mazda'nın skyactive-g motorları yeni ortaya çıkmıştı.
Skyactive çalışmaları hk. yeterli bilgim olmadığı için direkt değerini bildiğim başka bir örnek vereyim, Toyota'nın yakın zamanda ürettiği 1.5 atmosferik motoru var, küçük sınıf arabalarda kullanıyor. 161 milyon euroluk ar-ge sonucunda ortaya çıktı. Hiçbir şirket bu kadar para harcayıp ürettiği yeni motoru, başka firmanın eskiden beri kullandığı motorla aynı fiyatta satmaz. Atmosferik=ucuz olmalı düşüncesi her durumda doğru sonucu vermeyebilir.
Son düzenleme:
Eklenmemiş Golf zaten sizin aracınızla aynı fiyatmış ortada olan o. Bir marka donanım verir diğer marka gider kapıyı halı kaplar reklama bütçe ayırır vs vs. Sonuç olarak zaten halkın geneli Mazda almamış satışlar ortada. Yok sadece kendi özelinizde durumu değerlendiriyor ve Motorunuzun donanım artısını nötrlediğine katılmıyorsanız bu sizin görüşünüz olur. Ben Mazda neden satamadıya cevap olarak söylüyorum yoksa çok defa ifade ettim Atmosferik sevmesem de Mazdayı ben de seviyorum.
Golf e göre bakarsak da mesela DSG o dönemde ekstra 10-15.000 Tl idi ve size göre eli yüzü düzgün bir araba parası lakin millet o parayı verdi aldı. Kimisine göre arızalıdır kimisine göre çok iyi bir şanzımandır hakeder
Ben size katılıyorum hatta 2.0 Atmosferik Mazda kullanmış biri olarak beğeniyorum da sadece daha düşük hacimli atmosferik bana göre değil. Lakin en başından beri söylediğim gibi Konu Mazda neden satamadı üzerine gelişti yani kişisel bakmamak gerekiyor genel eğilimleri kastediyorum
Yoksa adam Lpg takmak için Atmosferik ister ona aynı paraya turbo verseniz yine almayabilir. Diğer adam algı peşindedir Mazdayı hiçbir koşulda almayabilir. Diğeri sürüş keyfi ister Mazdaya daha fazla para da verir. Biri için Donanım önemlidir diğeri için değildir
Son düzenleme:
Bu ulkede klimasiz golf alanlar oldu zaten sasirmamak lazim
Diğer konuda yazdığım gibi, Mazda ve Volkswagen markalarının satış adetlerini atmosferik motor-turbo motor konusuna dayanarak açıklayabileceğinizi düşünmüyorum. Motora ve şanzımana gelene kadar daha bir çok etmen var.
Şuanda öyle lakin o günlerde yıldızının parlama ihtimali varken Motor da çok kaybettirdi. Servis sayısı kısıtlı Suzuki bile otomobil sattı Mazda mı satmayacaktı
Mondeo bu ülkede Dizel otomatik seçeneği olmadığı için yıllarca satamadı bunu D segmenti konularında bolca gördük.
Mazda da Sadece atmosferik olduğu için değil Dizel seçeneği de olmadığı için çok kaybetti. Bugün ise var lakin Servis Ağı vb birçok problemle beraber artık otomobilin ateş pahası olmasıyla eskiye nazaran daha da fazla maddi kaygılar var zevkine otomobil alan iyice azaldı
Son düzenleme:
Belli sebeplerden ön yargılı olduğumuz markaları saymazsak benim açımdan tamamen model ile ilişkili durum. Genel olarak Alman araçlarını daha hoş bulsam da kapıya koymam dediğim modeller de yok değil.
Mazda'nın çok satmamasının tek sebebi var: Çok satmak istememesi. Modellerin tanıtımları üzerine yaptıkları organizasyonlar da hep mevcut müşterilerini korumaya yönelik, yeni müşteri arayışları neredeyse hiç yok.
Bunun da sebebi şu: Mazda, global olarak Toyota, Honda, VAG, Mercedes, FCA gibi yüksek kapasiteli üretim yapan bir firma değil. Bildiğim kadarıyla Avrupa'da üretim tesisi bırakmadılar, tümünü kapattılar. Talebi arttırırlarsa yeterli üretim yapabilecek durumları yok. Geleceğe yönelik kurumsal stratejik planlarını bilemem ama şu anda Türkiye için ayırdıkları kotayı çok rahat satabildiklerini biliyorum.
Ford ile ortaklıkları zamanı pazarlama atılımı yapmışlardı, o dönemde daha çok sattılar. Aslında temeldeki olay şu: Daha çok araç getirdiler
Ford, ortaklıktaki hisselerini kademeli şekilde satarak azalttı, şimdi ya %3 civarında, ya da o bile kalmadı. Haliyle Ford'un satış, yan sanayi, tedariki, ortak parça üretimi gibi destekleri ortadan kalkınca Mazda kabuğuna çekilmek durumunda kaldı.VW'in tüm dünya ile birlikte Türkleri de kendine bağlayan 90'ların sonundaki kalitesini (şu mavi aydınlatmalı kalite günleri), Audi'nin 15 yıldır sunduğu premium kalite seviyesini Mazda bugün sunabiliyor. Sürüş keyfi vs. bunlar kişisel tercihlerdir o yüzden o avantajlarına değinmeyeceğim.
Motor olarak da yerden yere vurulan 1.5 skyactiv motorun Almanlardaki muadili 1.0tsi filandır. Zira tüketim seviyesi aynı. 1.4tsi dengi motoru 2.0skyactiv motorlarıdır. Yurtdışında 1.5'in yüzüne bakılmıyor, direk 2.0 satılıyor. Malum, emisyon bazlı vergilendirme meseleleri... Mazda'nın motorları kötü değil. Sadece milyar dolarlık arge yatırımlarını Türkiye koşullarını umursayarak yapmıyorlar o kadar. Yapabilecekleri en büyük güzellik TR'ye ithal edilen 1.5 skyactiv motorların yazılımında biraz oynayarak Avrupa'ya göre daha güçlü şekilde satışa sunmaları oluyor. Sonuç olarak da C sınıfında performans arayan insan gidip Mazda 3 almıyor. ¯\_(ツ)_/¯
Alman otomobillerine dönecek olursak, BMW'ye yaklaşık 15 yıldır güvenim yok, yeni nesil araçlarında S serisi seviyesine çıkmadıkça Mercedes'e bile güvenim kalmadı (G serisi hala eski nesil araç onu saymıyorum). Audi ise hala çok para verirsem karşılığını verebilir gibi hissettiriyor ama o da VAG grubuna genel güvensizliğimin kurbanı. Opel filan zaten tarihçesini gözyaşlarıyla okuduğumuz bir marka, onlar da 20 yıldır serbest düşüşteydi, Fransız vatandaşlığıyla toparlamalarını umuyorum. =) Ford da Alman filan değildir. Menşei Amerikan, üretim ve ar-ge merkezleri Türkiye ve Romanya dahil Avrupa'nın pek çok ülkesine dağılmış durumda. O yüzden onu da bu değerlendirmenin dışında tutuyorum.
Ama Porsche iyidir bak Porsche severim. VAG grubunun genel durumunu yansıtmıyor.
bazı güzel alman arabaları
Hocam dikkat ettim de hiç Ford paylaşmıyorsun.
Ford ve Opel (Gm dönemi) bir tane ortak yönleri var. O da marka içi özgürlük. İkisininde merkezi Amerika olmasına rağmen. 2 markaya da siz kendi argenizi ve teknolojinizi geliştirin gerekirse biz sizin geliştiklerinizi kullanırız oldu. Avustralya'daki Holden Çin ve Amerika'daki Buick,Cadillac olarak satılan bir çok araba ya direk Opel ya da Opel'in geliştirdiği şaseler üzerine kuruluydu.
Ford'un Avrupa daki ilk merkezi İngiltere oldu. O dönemde Almanya da Köln de fabrikaları var. 1998 yılında İngiltere de olan merkez Almanya Köln taşında ve günümüzde de hala orada geliştirmeleri devam ediyor. İnsanlar Ford'u ilk çıktığı ve ana merkezi Amerika olduğu için Amerikan sanıyor. Haklılar ama bizim çok severek bindiğimiz bir çok Ford'da (Focus,Fiesta) gibi hepsinin Arge si Almanya temelli. Yani benim düşüncem Ford'u direk amerikan demek yerine modellerini Alman Ford'u ve Amerikan Ford'u olarak ayırmak gerektiğini düşünüyorum.
Yakın zamanda Ford emisyon kurallarından dolayı yeni Focus RS üretilmeyeceğini açıkladı. Bu üzücü haberden dolayı Focus Rs fotoğrafları benden gelsin
Ben de dedim aynı şeyi de bazıları için Amerikanmış.Hocam dikkat ettim de hiç Ford paylaşmıyorsun.
Ford ve Opel (Gm dönemi) bir tane ortak yönleri var. O da marka içi özgürlük. İkisininde merkezi Amerika olmasına rağmen. 2 markaya da siz kendi argenizi ve teknolojinizi geliştirin gerekirse biz sizin geliştiklerinizi kullanırız oldu. Avustralya'daki Holden Çin ve Amerika'daki Buick,Cadillac olarak satılan bir çok araba ya direk Opel ya da Opel'in geliştirdiği şaseler üzerine kuruluydu.
Ford'un Avrupa daki ilk merkezi İngiltere oldu. O dönemde Almanya da Köln de fabrikaları var. 1998 yılında İngiltere de olan merkez Almanya Köln taşında ve günümüzde de hala orada geliştirmeleri devam ediyor. İnsanlar Ford'u ilk çıktığı ve ana merkezi Amerika olduğu için Amerikan sanıyor. Haklılar ama bizim çok severek bindiğimiz bir çok Ford'da (Focus,Fiesta) gibi hepsinin Arge si Almanya temelli. Yani benim düşüncem Ford'u direk amerikan demek yerine modellerini Alman Ford'u ve Amerikan Ford'u olarak ayırmak gerektiğini düşünüyorum.
Yakın zamanda Ford emisyon kurallarından dolayı yeni Focus RS üretilmeyeceğini açıkladı. Bu üzücü haberden dolayı Focus Rs fotoğrafları benden gelsin
Ekli dosyayı görüntüle 25612
Ekli dosyayı görüntüle 25613
Ekli dosyayı görüntüle 25614
Yaprak yaylı Mustang'e binmişiz yani.
@gokglsy konular güzel devam, senin için bahsetmiyorum yanlış anlaşılmasın.
Edit:Bu arada ufak bir ekleme yapayım Ford kendi bünyesinde Ford Europe der, ama şöyle bir durum söz konusu binek modeller için en büyük arge yerleri Britanya ve Köln(Almanya).Yani bu durumda Ford Europe'a Alman demek çok büyük bir hata ya da yanlış ya da olmaz aman Tanrım değil.
O zaman Ford(Europe)'u yok saymamız gerekir ya da sadece Amerika bünyesindeki bir marka gibi görmemiz gerekir ki bence bu daha büyük yanlış.
Son düzenleme: