Chrysler 300M 3.5 V6 253HP Almanya'ya Turist Giden Amerikalı?

burakhandgn

Burak
Elit Apaçi
20 Ocak 2020
70
193
810
Kocaeli
Marka
Chrysler
Abilerim kardeşlerim cümleten selamlar, hayırlı ramazanlar. Haliniz hatrınız yerindedir inşallah. Ben Burakhan Doğan, Uludağ Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümü 2. sınıf öğrencisiyim.

Bugün sizlere 2020'nin Ocak ayı sonunda İzmir'den aldığımız uzun yıllar boyunca hayallerimi süsleyen Chrysler 300M aracından bahsedeceğim. Biz aracın 3. sahibiyiz. Önceki sahibi 6 yıl kullanmış aracı. Bakımlarını Jeep Servisinde tek ustadan yaptırmış. Aracı 207.000 km de aldık, şuan 213.000 kilometrede. Virüs muhabbetlerinden dolayı araçla pek ilgilenemiyoruz malumunuz durumlar sıkıntılı. Bu kısa vakitte elde edindiğim deneyimleri sizlerle paylaşacağım, iyi okumalar dilerim..

NOT: Aracın malum virüs yüzünden arabayı temizleyemedik kaç gündür. Fotoğraflarımız biraz tozlu. :))

Herkesin ilk görüşte aşkın ne olduğunu öğrendiği bir an vardır. Benim anım da bu araçla oldu. Görmez aşık olduğum, pazarlığını yaptığım ve gecesinde İstanbul'dan yola çıkıp ertesi günü nöbetçi noterlerle kavga dövüş aldığımız 300M. Ekspere bile sokmadık arabayı. Söz senettir dedik sağına soluna baktık aldık. Pişman da olmadık, ustamız kazasının olmadığını söyledi. Boya durumlarını ise açıkçası bilmiyorum. Takıntımız da yok zaten. Son binicisi olmayı göze aldık yani :) Bildiğim kadarıyla değişeni yok. Şase ve podyalarda işlem yok.

Bu yazı hem sitedeki yazım hem de ilk araç inceleme yazım, sürç-i lisan edersek affola. Virüs dolayısıyla araçla fazla vakit geçirme imkanımız olmadı. Ben de başka şehirde öğrenci olunca, yaşadıklarımızı, deneyimlerimizi sizlere aktaracağım, dilimiz döndüğü kadar.

Yazıya daha önce ailemizin sahip olduğu araçları yazarak başlayacağım. Babam ben Tofaşa asla binmem dediğinde uzun yıllar boyunca Tofaş-Fiat serisi araçlara bineceğinden habersizmiş :)Ben Hacı Murat ve sonrasına şahidim...

1991 Fiat Bis 126 (Sulu)
1975 Hacı Murat
1987 Doğan 1.6 SLX
2000 Fiat Uno 70 SXie
2000 Fiat Marea 1.6 Sx
2007 Citroen C5 1.6 HDi SX
1991 Mercedes Benz 200E
1998 Chrysler Stratus 2.5 V6
2011 Chevrolet Epica 2.0D LT
2014 Renault Fluence 1.5dCi Touch EDC
2003 Chrysler 300M 3.5V6

Şimdi asıl konumuza dönelim. 300M 1998 senesinde Eagle Vision (Kartal Görüşü) konsept fikriyle ortaya çıktı. 1999 yılında dünyaca ünlü Motor Trend dergisi tarafından "Yılın Otomobili" seçilerek ödüle layık görüldü. Otomobil Daimler-Chrysler ortaklığıyla üretildiği için Mercedes vari tasarımları var, özellikle iç kısımlarda. Araç 1999 yılından üretiminin sonlandırıldığı 2004 senesine kadar her yıl makyaj gördü. 2001 yılında arka farlar kristal tasarımla geldi. 4'lü CD Changer 6'lı oldu. Ses sistemi ve Radyo-Uydu uygulamalarında iyiliğe gidildi. Mercedes'teki AMG misali, her ne kadar onun kadar olmasa da, 300M Special adında özel üretim araçlar üretildi.

Dış Tasarım ve Boyutlar


WhatsApp Image 2020-04-27 at 02.35.59 (1).jpeg



WhatsApp Image 2020-04-27 at 02.35.59.jpeg




WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (13).jpeg


5 metrelik boyu, 1670 kilogramlık ağırlığı ile (şoför hariç) tam bir kovboy. Aslen F segmentinde BMW 7 Serisi ve Mercedes S serisine rakip olarak üretildi. W220 S serisinden 41mm kısa, BMW E38 7 serisinden ise 16mm uzun. Araba uzun ve geniş ama yüksek değil. 7 serisinden 20mm, S serisinden 28mm daha alçak. Genişlikte ise durumlar S serisinden 63mm, 7 serisinden ise 58mm daha geniş olacak şekilde.
Bahsedeceğim karşılaştırmalarda bu kasaları referans alacağım. Bahsettiğim rakamlar short kasalar için geçerli bu arada. Biraz evvel bahsettiğim Eagle Vision konseptine bağlı kalınarak yapılmış bir tasarım.

Önden bakıldığında hakikaten kartalı andırıyor. Yandan baktığınızda ise fitness yapmış sülün görüyorsunuz. 17 inçlik krom jantları, kapı çıtaları ve ön panjur fazlasıyla ben Amerika'lıyım diyor. Ana far grubundan ayrı sinyal lambaları, geceleri amerikan park şeklinde yanıyor. Arka tarafında daha düz ve sade bir tasarımla karşı karşıyasınız. Mesela radyo anteni yok, arka cama monteli bir anteni mevcut. Soldan çift çıkışlı krom egzoz ise anlayana çok şey söylüyor. Hele sabahın soğunda yapılan cold start... Leziz...

Büyük hacmine rağmen yan dikiz aynaları küçük. Görüş açılarında bir problem yok, aracın boyutlarına kısa sürede alışıyorsunuz. Ön koltukta oturduğunuzda ön cama eliniz yetişmiyor. Kardeşim 192cm boyunda, ben ise 178cm. Koltuk kendime göre ayarlıyken kardeşimin dizleri koltuğa değmedi, boşluk bile kalıyor. Bunda ön koltuklardan daha yüksekte konumlandırılmış arka koltukların etkisi büyük. Ayrıca arka yolcuların yolu daha iyi görmeleri hedeflenmiş.

Kıyas yapmanız için şöyle anlatayım. İstanbul'dan memleketimiz Konya'ya Renault Fluence ile giderken önde babam, annem, arkada ise 2 kardeşim, ben ve babannem dizlerimiz uyuşa uyuşa yolculuk ediyorduk ki Fluence çok da dar değildir. Babannem tam anadolu kadını, biraz tontiş kendileri :) 300M'de ise uyuya uyuya gittik, geldik.


İç Tasarım
Aracın içine girdiğinizde ahşap trimler ile derinin uyumu dikkatinizi hemen çekiyor. Orta konsolda yer alan Chrysler logolu, turkuaz aydınlatmalı konsol saati premium sınıfında olduğunuzu hissettiriyor. Ahşap trimler plastik değil, gerçek California Walnut yani Amerika'ya has bir ceviz türü. Direksiyonun üst kısmı ile kapılarda ve konsolda yer alan ahşap gerçekten kaliteli ve hoş gözüküyor. Turkuaz aydınlatma kadranlarda da mevcut. 240 km/h de son bulan hız göstergesi, devir göstergesi ve hararet ile yakıt göstergeleri ile gösterişli bir kadranı var. Devir göstergesinde o anki vites durumunu, hız göstergesinde ise kilometre ve gidilen yol gibi basit bilgilerin gösterildiği iki küçük dijital gösterge var. Daha önce dediğim gibi ön cama eliniz değmiyor. Camlar fazlasıyla yatık.

Aracın el freni bir Mercedes klasiği olan ayak pedallı ve el çekmeli. Yine bir Mercedes klasiği olan direksiyonun sağ tarafının boş bırakılması gibi Daimler-Benz ortaklığını görebildiğimiz ayrıntılar yüz güldürüyor. Alman asıllı Amerikalı'nın içindeymişsiniz gibi. El freninin olduğu yerde gizlenebilen 2'li bardaklık var. Vites önünde, çakmaklıklı sigara paketi, arka kapılardaki küllüklerle birlikte opsiyonel olarak alınmış. Ön kapılarda ışıklı reflektörler var, arka kapılarda ise sadece reflektör. İleride onların da içine led ışık koymayı planlıyorum nasip olursa. Arka kol dayamasında sadece 2 adet bardaklık var. Herhangi bir göz yok. Ve bagaja da erişilmiyor. Arka kapılarda kapı içi gözleri yok. Ön koltuk arkaları sert plastik ile korunmuş ceplere sahip. Cebe sert bir şey koyduğunuzda önde oturanları rahatsız etmiyor. Ön kol dayamanın içi büyük. Kartlık, ruhsatlık, bozuk para için bölmeler ve bir adet gizli çakmaklık var. Torpido ise ne çok küçük ne de çok büyük. Orta büyüklükte. Ön koltukların kapı cepleri de hakeza öyle. 530 litrelik bir bagajı var. Fluence de benzer bir bagaj hacmine sahipti ancak, bagaj kapağının kapanma mekanizmasından ve bagaj üstünde ne işe yaradığını anlayamadığım tellerden dolayı kullanışsızdı. Bunda ise daha çok Audi lerdeki gibi düz bir bagaj var. Ee kullanışlılık da artıyor tabi ki. Bagaj filesi buna katkı sağlarken, arka viraj denge çubuğunun bagajın dibinde olması biraz bu artıyı törpülüyor.



WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (4).jpeg



Evet 5 metrelik bir araçta arka viraj denge çubuğu var :)

Sunroof kumandalarının olduğu yerde dijital ekranlı yol bilgisayarı mevcut. İsmi Overhead console olarak geçiyor. Detaylı bilgileri ve araç ayarlarını oradan görüyoruz. Pusula, ortalama yakıt, kalan yol, gidilen yol, dış sıcaklık gibi bilgiler var. Anlık tüketim ve ortalama hız bilgileri yer almıyor.

Paspaslar iki kısımdan oluşuyor. Halı döşemesinin üstüne halı velur paspas ve üzerine plastik 3D paspas şeklinde. Kapılara kadar uzanan halı döşeme gerçekten güzel duruyor. Ve bıkılmış plastik görünümünden da uzak. Kapı üstleri arkalara kadar yumuşak plastik kaplı, deriye de çok yakın, dokusu ve ışıltısı hele, parlıyor yani. Kapıya baktığınızda plastik göremiyorsunuz, kalite algısı sınıfına yaraşır güzellikte. Krom kaplı iç kapı kolları aracın içindeki ışıltıyı artıyor. Lakin aracın içinde koyu renklerin çok kullanılması fazla karanlık sevmeyen arkadaşlarım için rahatsız verici olabilir.

Konfor

Konfor kelimesinin karşılığı olan AirMatic sistemini bilirsiniz. Daha önce sahip olduğumuz Citroen C5 aracında standart gelen Hydropnömatic 3+ seviyesindeki Airmatic sisteminden konforun ne demek olduğunu gayet iyi biliyoruz. İki araç arasındaki farkı şöyle anlatabilirim, C5 yoldaki darbeleri fazla hissettirmeden sönümlüyordu. Uzun kasislerde ön teker darbe aldığında arka tekerleri darbeye hazırlayıp yolcuyu rahatsız etmeden kasisi geçmiş oluyordu. 300M'de ise darbeleri hissetmiyorsunuz ancak araç boyundan olsa gerek tatlı tatlı sallanmaya devam ediyor. Süspansiyonları başarılı. Üsküdar-Beşiktaş vapuru misali 5 metrelik boyuyla sallanması uykuyu getiriyor, hakikaten. Beşik gibi derler ya, öyle. Ankara çevre yolundan, otoban girişine kadar olan yolu bilenler vardır mutlaka. Virajları bol, asfaltı son derece mükemmel olan bir yol. Virajları tatlı tatlı alıp gişelere 400-500 metre kala babamın canı geçmişti. Co-pilotluğum iyi olmasa kaza yapabilirdik, şaka bir yana Allah korudu.

Koltuk derileri delikli değil ve uzun oturuşlarda 3-4 saat gibi terletiyor, arada havalandırmak gerek :) Sahip olduğumuz ilk Amerikan Chrysler Stratus'ta fabrika çıkışlı Nappa deri vardı. O araç, piyasadakilerden çok farklı bir araçtı, ondan da başka zaman bahsederim inşallah.


WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (3).jpeg



Motor sesi 3 bin devirden sonra gelmeye başlıyor, motor yalıtımı gayet başarılı. Rüzgar sesini ise 140 km/h bandında duymaya başlıyorsunuz çünkü oprsionel olarak akustik camlar var. Sunroof perdesi açıkken gelen rüzgar sesi artıyor. Yol sesi ise cillop asfaltta sıfır. Normal asfaltta az geliyor. Tırtıklı asfaltta ise 4 mevsim lastiklerin de etkisiyle (225/55R17) yol bitse de kurtulsak dedirtiyor.

300M her Amerikalı gibi büyük bir direksiyona sahip, direksiyon üzerindeki Cruise Control tuşları gayet kullanışlı ve sade görünüşe sahip. Direksiyon arkasından da radyoyu kontrol edebiliyorsunuz. Ön iki koltuk 8 yönde elektrikli olarak ayarlanabiliyor. Her ikisinde de 2 kademeli low-high olmak üzere ısıtma var. Koltuklar sizi düşük seviyede tatlı tatlı ısıtırken, high'a aldığınızda "Anaa ocakta tüpüm kaldı" diyebiliyorsunuz. Sürücü koltuğunda bel destek ayarı da mevcut ancak manuel. Baldır desteğine koltuk minderlerinin uzun olmasından dolayı ihtiyaç duyulmamış sanırım. Ben aramadım, daha uzun abilerim arayabilir belki. Sürücü tarafında 2 tane hafıza var. Hafızaları anahtar ayarlı. Başka bir kontak anahtarına hafıza tanımlıysa kullanıcı o anahtarla açtığında, koltuklar, aynalar, radyo ve şanzuman onun ayarlarına geliyor. Araçta 2 bölgeli bir klima sistemi yok. Tek bölgeli dijital otomatik bir klima sistemi var. Arka tarafın havalandırması ayrı, koltuk altlarından ve orta konsoldan yüz ve ayak ayarlı şeklinde.

Ses sisteminden bahsetmezsek olmak. İnfinity Gold II serisi amfi destekli bir ses sistemi var. 360 watt gücünde çıkış veren sistemde 9 farklı bölgede 11 hoparlör var. Amfisi bagajda sağ tarafta kaplamanın içinde gizlenmiş. Stratus'ta yolcu koltuğu altındaydı. Şunu söyleyebilirim, ben ilk kez babamı arabaya kestirmeye giderken gördüm. Radyo anteni cama entegre edilmiş, radyo kanalı sabitleme özelliği sayesinde (diğer araçlarda var mı bilmiyorum) radyo seslerinde bozulma olmuyor. Basslar yılların etkisiyle son ses müzik açıldığında biraz cızırtı yapıyor. Tizler, midler gayet güzel. Ses kontrol ünitesi üzerinden ayar yapabiliyorsunuz. Her ne kadar Bowers Wilkins olmasa da tatmin edici bir ses sistemi var. Ensturmanları tek tek seçebilmek güzel bir his. 6'lı CD değiştirici sadece TRACK çalabilse de şimdilik işimizi görüyor. Fm transmitter almayı düşünüyorum. Akustik ses yalıtımlı camların faydasını es geçemeyeceğim bu arada.

Donanım

Amerikalı 300M her ne kadar F segmenti olsa da teknolojik incik boncuk olarak Avrupalı S serisi ve 7 serisiyle yarışamaz. Yağmur sensörü, ekran, vakumlu kapılar, elektrikli katlanır aynalar gibi donanımlardan noksan. Amerika'daki araç algısının farklı olmasından dolayı da olabilir. 24 inç jant takabileceğim bir araç olsun yeter düşüncesi yani. Bu kısmı listeleyip geçeceğim. Esas konuşmamız gereken motor ve performans kısmına geçebilirsiniz :) Avrupa versiyonları daha boş araçlar. Farklı gördüğüm özellikleri koyu puntoyla yazacağım.

Aracın donanımları şöyle: ABS+EBD+ESP+ASR (Sadece 2003 sonrası için ESP mevcut) Akü koruması, Yükseklik ayarlı emniyet kemerleri, yol bilgisayarı, kilitli-ışıklı-soğutmalı(?) torpido, Ultraviyole-akustik camlar, İki tonlu korna, (otoban hızları için farklı, şehir içi hızları için farklı desibeller), Geri vitese duyarlı aynalar, pusula şeklinde gidiyor. Amerika versiyonlarında Otomatik yanan farlar, Lastik basınç sensörleri, entegre 3'lü garaj kumandası ve çift renki deri döşeme, Xenon farlar donanıma ekleniyor. Bizim araçta her araçta olmayan far yıkama sistemi de mevcut. Farlar açıkken sileceklere su fışkırttığınızda farlar da yıkanıyor.


WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (8).jpeg



Gelelim Motor ve Performansa

En güzel kısmı sona sakladım. 300M 3518cc V6 silindirli 24V Aliminyum bloklu bir motora sahip. 6500 Rpm'de 253 HP ve 4000 Rpm'de 339 Nm tork üreten bu motor farklı geliştirmelerle 1993 yılından 2011 yılına kadar üretiliyor ta ki 3.6 Pentastar isimli motora geçişe kadar. Dodge Challenger 3.5 SE'deki motorla bu motor hemen hemen aynı yani.

Amerika kaynaklı sitelerde yaptığım araştırmalarda aracın 3 farklı motor versiyonu var. Avrupa, Amerika ve Special olarak geçiyor. Avrupa ve Amerika versiyonları aynı güç ve torka sahip olmalarına rağmen 0-100'ler arasında 1.2 saniyelik bir fark var. Avrupa versiyonları 8.8 sn'de 100 km/h hıza çıkarken Amerika versiyonunda bu süre 7.6 saniye sürüyor. Special versiyonu 255 HP güce ve 350Nm sınırlandırılmış torka sahip. Sınırlandırılma sebebi şanzımanın yüksek torkları kaldırmaması. Bu veriler de aracı 7.1 saniyede 100'e ulaştırıyor. Hatta Amerikalı bir dergideki iddiaya göre Special versiyonda 6.7 saniyelik 0-60 mil hızlanması yakalanmış.

4 ileri tork konvantörlü triptonic vites aracın performansını bence törpülüyor. Keşke 8 ileri ZF olsa diyorsunuz. Vitesler seri ve sarsıntısız geçiyor, hatta yukarıda bahsettiğim şekilde şanzuman hafızalı ve sürücünün sürüş profiline göre vites değiştiriyor. Döneminin Mercedes araçlarındaki gibi Drive modunun bir altındaki sağ ve sol şeklinde vitesleri yükseltip düşürebiliyorsunuz ki ben bu değiştirme şeklini daha çok seviyorum. Ayrıca bir Spor modu yok. Gaz pedalının altındaki, tabiri caizse, Roket tuşu aracın spor modu vazifesini üstleniyor.

1. viteste 80, 2'de 140 yapıyor araç. Vites düşürmelerinde gecikme yok. Sadece gaza bastığınızı zannediyorsunuz ancak pedalın daha yarısına bile basmamış oluyorsunuz. Dip gaz kavramı bu araç için baya geçerli. Atmosferik olması sebebiyle Tork eğrisini 300Nm ve üstünü verdiği devir aralığı şeklinde vereceğim. 2500-6000 devir arasında 300Nm torku veriyor ve 4000 devirde 340 NM torku veriyor.

0-200 ise Avrupa versiyonunda 33.6 saniye iken Special versiyonunda 30.8 saniye. Ben, toplamda 3 kişi (+220 kilogram) ve boş bagaj ile 36 saniye ölçtüm. Yol göz kararıyla düzdü.

Frenler bastıkça duran cinsten. Bizi arabada frene basınca tıslama sesi geliyor, kamyon tıslaması gibi, bizimkine has bir ses mi yoksa bir problem mi bilemedim. Frenler bana yeterli gibi geldi. Uzun gazlama ve frenleme yapmadım, zaten bu araç öyle bir araç değil. Yaylana yaylana yolun manzaranın tadını çıkaracaksınız. İnternetteki testlerde 41 metrede durduğu yazılıyor. Special versiyonunda ön ve arkalarda 4'er pistonlu performans tipi frenler kullanılmış. Onda performansın daha iyi olacağını düşünüyorum.

WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (7).jpeg



Yakıt

Araçta LPG yok. Hiç takılmamış. 64 litrelik deposu var. İzmir Balçova'dan Evimize olan 600 kilometrelik yolu, 600 kilometreyi 10.1lt / 100km yakıt tüketimiyle geldik. Araçta 2 kişiydik. İzmir'de iş çıkış saati trafiğine takıldık. Eski yoldan, dur kalklara takılarak bu değeri elde ettik. Genel olarak 120-130 km/h bandındaydık. İstanbul şehir içi tüketimimiz 15-16 litrelerde geziyor.

Uzun otoban kullanımında ise 5 kişi (+315kg) + full dolu bagaj ile (50 kilo un çuvalı +50 kilo patates çuvalı +50kilo soğan çuvalı +farklı farklı dolu bidonlar ve 2 küçük valiz, ağırlığı siz hesaplayın) elde ettiğimiz yakıt tüketimi 9 litreye kadar düştü. Bu kullanımda hız sabitleyici açık, 120 sabit geldik.

WhatsApp Image 2020-04-27 at 02.34.47 (1).jpeg



Servis-Masraflar-Bakım-Kronik Sorunlar

2019 sonunda büyük bir bakımdan çıkmış araç, alt takım frenler komple yenilenmiş. Kayışlar-gergiler sıfırlanmış. 12 bin liralık faturayı gördüğümüz için zaten herhangi bir ekspere-ustaya sokma gereksinimi duymadık. Aldığımız aracı yetkili servise sokmadan binmek gibi bir huyumuz yoktur bizim. Arabaya ne olursa olsun 3-4 bin lira masraf etmeden babamın içi rahat etmez. Nitekim bunda da öyle oldu, araç mahalleye geldiğinde amcaların camlarda 300M'e baktığını gördüm bir kaç kez. Nazar değdi haliyle :) "Yeğenim bu kaç bin motur?" Sorularına da epey maruz kalıyorsunuz. Araçta ilk başta xenon far vardı, halojene çevirmiş babam. Bu esnada elektrikçideki çocuk radyatöre antifriz doldurmuş.

Antifirizin dozunu fazla kaçırınca Radyatör kısmından su sızmaya başladı. Hortumlarla alakalı bir problem olduğunu düşünüyorum. Bağlantı noktasından çok az bir şekilde su geliyor. Bir başka problemimiz şanzıman yağ karteri çatlamış. Yağ damlatıyor çok az dahi olsa, arabanın altını ıslak görmek beni epey rahatsız ediyor. İzmir'de noterde beklerken hiç bir yağ veya su yoktu aracın altında, tertemizdi.

Ufak tefek kozmetik eksiklikler dışında bir problemimiz yok. Sunroof önünde sigara yanığı var, torpido kapağında esneme olmuş. Bir de deri aksam fazla olduğu için birleşme noktalarında yaşın da etkisiyle trim sesi var. Silikon spreyle çözülür diye düşünüyorum. Forumlarda okuduğum kadarıyla makyaj öncesi araçlarda oksijen sensörü, hız sensörü kronik arıza yapıyormuş.

Virüs sonrasında eksikliklerin icabına baktıracağız inşallah.

Özet
Araçlar hakkında fazla kullanma deneyimim olmadığı için performans konusunda şöyle iyidir böyle iyidir diyemem. Sadece okuduğum bazı performans bilgilerini paylaştım. Diğer yazdıklarımsa hepimizin görüp inceleyebileceği şeyler üzerine oldu. Mercedes seven ama Amerikanları da merak edenler için hoş bir araç. Geçmişi belli olmayan araçlardan uzak durulması gerek. Parçalar kurların da etkisiyle Amerika'dan gelecekse pahalı. Zevk için binilir.

Anlatılacak çok şey var biraz da Sinan abiyle yapacağımız teste söz kalsın istiyorum. Öyle değil mi Sinan Abi bir Chrysler testimiz neden olmasın? :)

Uzunca oldu, hakkınızı helal edin. Merak ettikleriniz olursa cevaplamaya çalışacağım inşallah. Allaha emanet olun.


WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (14).jpeg




WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (11).jpeg
 
Son düzenleme:

S.Asil

Quadrifoglio Verde
Destekçi
Beta Programı
Stage 2
16 Eyl 2016
5,699
2
9,630
5,020
Adana
Marka
Alfa Romeo
Vay vay vay vay... Aracınız çook güzelmiş forumda böylelerini görmek bizimkine kardeşler olduğunu bilmek ayrı bir güzel benim açımdan , güle güle kullanın :)
 
  • Beğeni
Tepkiler: burakhandgn

bt

Takipçi
Destekçi
Beta Programı
8 Eyl 2016
18,019
7
51,352
6,820
Kocaeli
Marka
Opel
Of beee.... İlk çıktığı zamanlar fuarda binmiştim, konfor öğeleriyle liseli zihnimde kalıcı bir yer edinmişti. Zamanının aşırı konforlu arabasıdır. Güle güle kullanın.
 

burakhandgn

Burak
Elit Apaçi
20 Ocak 2020
70
193
810
Kocaeli
Marka
Chrysler
Of beee.... İlk çıktığı zamanlar fuarda binmiştim, konfor öğeleriyle liseli zihnimde kalıcı bir yer edinmişti. Zamanının aşırı konforlu arabasıdır. Güle güle kullanın.

Çok teşekkür ederim, buluşma düzenlenirse tekrar binersiniz inşallah :)
 
  • Beğeni
Tepkiler: bt

hacioglukaan

Asfalt Kurutucu
7 Eyl 2016
47
118
685
Bursa
Marka
Fiat
Abilerim kardeşlerim cümleten selamlar, hayırlı ramazanlar. Haliniz hatrınız yerindedir inşallah. Ben Burakhan Doğan, Uludağ Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümü 2. sınıf öğrencisiyim.

Bugün sizlere 2020'nin Ocak ayı sonunda İzmir'den aldığımız uzun yıllar boyunca hayallerimi süsleyen Chrysler 300M aracından bahsedeceğim. Biz aracın 3. sahibiyiz. Önceki sahibi 6 yıl kullanmış aracı. Bakımlarını Jeep Servisinde tek ustadan yaptırmış. Aracı 207.000 km de aldık, şuan 213.000 kilometrede. Virüs muhabbetlerinden dolayı araçla pek ilgilenemiyoruz malumunuz durumlar sıkıntılı. Bu kısa vakitte elde edindiğim deneyimleri sizlerle paylaşacağım, iyi okumalar dilerim..

NOT: Aracın malum virüs yüzünden arabayı temizleyemedik kaç gündür. Fotoğraflarımız biraz tozlu. :))

Herkesin ilk görüşte aşkın ne olduğunu öğrendiği bir an vardır. Benim anım da bu araçla oldu. Görmez aşık olduğum, pazarlığını yaptığım ve gecesinde İstanbul'dan yola çıkıp ertesi günü nöbetçi noterlerle kavga dövüş aldığımız 300M. Ekspere bile sokmadık arabayı. Söz senettir dedik sağına soluna baktık aldık. Pişman da olmadık, ustamız kazasının olmadığını söyledi. Boya durumlarını ise açıkçası bilmiyorum. Takıntımız da yok zaten. Son binicisi olmayı göze aldık yani :) Bildiğim kadarıyla değişeni yok. Şase ve podyalarda işlem yok.

Bu yazı hem sitedeki yazım hem de ilk araç inceleme yazım, sürç-i lisan edersek affola. Virüs dolayısıyla araçla fazla vakit geçirme imkanımız olmadı. Ben de başka şehirde öğrenci olunca, yaşadıklarımızı, deneyimlerimizi sizlere aktaracağım, dilimiz döndüğü kadar.

Yazıya daha önce ailemizin sahip olduğu araçları yazarak başlayacağım. Babam ben Tofaşa asla binmem dediğinde uzun yıllar boyunca Tofaş-Fiat serisi araçlara bineceğinden habersizmiş :)Ben Hacı Murat ve sonrasına şahidim...

1991 Fiat Bis 126 (Sulu)
1975 Hacı Murat
1987 Doğan 1.6 SLX
2000 Fiat Uno 70 SXie
2000 Fiat Marea 1.6 Sx
2007 Citroen C5 1.6 HDi SX
1991 Mercedes Benz 200E
1998 Chrysler Stratus 2.5 V6
2011 Chevrolet Epica 2.0D LT
2014 Renault Fluence 1.5dCi Touch EDC
2003 Chrysler 300M 3.5V6

Şimdi asıl konumuza dönelim. 300M 1998 senesinde Eagle Vision (Kartal Görüşü) konsept fikriyle ortaya çıktı. 1999 yılında dünyaca ünlü Motor Trend dergisi tarafından "Yılın Otomobili" seçilerek ödüle layık görüldü. Otomobil Daimler-Chrysler ortaklığıyla üretildiği için Mercedes vari tasarımları var, özellikle iç kısımlarda. Araç 1999 yılından üretiminin sonlandırıldığı 2004 senesine kadar her yıl makyaj gördü. 2001 yılında arka farlar kristal tasarımla geldi. 4'lü CD Changer 6'lı oldu. Ses sistemi ve Radyo-Uydu uygulamalarında iyiliğe gidildi. Mercedes'teki AMG misali, her ne kadar onun kadar olmasa da, 300M Special adında özel üretim araçlar üretildi.

Dış Tasarım ve Boyutlar


WhatsApp Image 2020-04-27 at 02.35.59 (1).jpeg



WhatsApp Image 2020-04-27 at 02.35.59.jpeg




WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (13).jpeg


5 metrelik boyu, 1670 kilogramlık ağırlığı ile (şoför hariç) tam bir kovboy. Aslen F segmentinde BMW 7 Serisi ve Mercedes S serisine rakip olarak üretildi. W220 S serisinden 41mm kısa, BMW E38 7 serisinden ise 16mm uzun. Araba uzun ve geniş ama yüksek değil. 7 serisinden 20mm, S serisinden 28mm daha alçak. Genişlikte ise durumlar S serisinden 63mm, 7 serisinden ise 58mm daha geniş olacak şekilde.
Bahsedeceğim karşılaştırmalarda bu kasaları referans alacağım. Bahsettiğim rakamlar short kasalar için geçerli bu arada. Biraz evvel bahsettiğim Eagle Vision konseptine bağlı kalınarak yapılmış bir tasarım.

Önden bakıldığında hakikaten kartalı andırıyor. Yandan baktığınızda ise fitness yapmış sülün görüyorsunuz. 17 inçlik krom jantları, kapı çıtaları ve ön panjur fazlasıyla ben Amerika'lıyım diyor. Ana far grubundan ayrı sinyal lambaları, geceleri amerikan park şeklinde yanıyor. Arka tarafında daha düz ve sade bir tasarımla karşı karşıyasınız. Mesela radyo anteni yok, arka cama monteli bir anteni mevcut. Soldan çift çıkışlı krom egzoz ise anlayana çok şey söylüyor. Hele sabahın soğunda yapılan cold start... Leziz...

Büyük hacmine rağmen yan dikiz aynaları küçük. Görüş açılarında bir problem yok, aracın boyutlarına kısa sürede alışıyorsunuz. Ön koltukta oturduğunuzda ön cama eliniz yetişmiyor. Kardeşim 192cm boyunda, ben ise 178cm. Koltuk kendime göre ayarlıyken kardeşimin dizleri koltuğa değmedi, boşluk bile kalıyor. Bunda ön koltuklardan daha yüksekte konumlandırılmış arka koltukların etkisi büyük. Ayrıca arka yolcuların yolu daha iyi görmeleri hedeflenmiş.

Kıyas yapmanız için şöyle anlatayım. İstanbul'dan memleketimiz Konya'ya Renault Fluence ile giderken önde babam, annem, arkada ise 2 kardeşim, ben ve babannem dizlerimiz uyuşa uyuşa yolculuk ediyorduk ki Fluence çok da dar değildir. Babannem tam anadolu kadını, biraz tontiş kendileri :) 300M'de ise uyuya uyuya gittik, geldik.


İç Tasarım
Aracın içine girdiğinizde ahşap trimler ile derinin uyumu dikkatinizi hemen çekiyor. Orta konsolda yer alan Chrysler logolu, turkuaz aydınlatmalı konsol saati premium sınıfında olduğunuzu hissettiriyor. Ahşap trimler plastik değil, gerçek California Walnut yani Amerika'ya has bir ceviz türü. Direksiyonun üst kısmı ile kapılarda ve konsolda yer alan ahşap gerçekten kaliteli ve hoş gözüküyor. Turkuaz aydınlatma kadranlarda da mevcut. 240 km/h de son bulan hız göstergesi, devir göstergesi ve hararet ile yakıt göstergeleri ile gösterişli bir kadranı var. Devir göstergesinde o anki vites durumunu, hız göstergesinde ise kilometre ve gidilen yol gibi basit bilgilerin gösterildiği iki küçük dijital gösterge var. Daha önce dediğim gibi ön cama eliniz değmiyor. Camlar fazlasıyla yatık.

Aracın el freni bir Mercedes klasiği olan ayak pedallı ve el çekmeli. Yine bir Mercedes klasiği olan direksiyonun sağ tarafının boş bırakılması gibi Daimler-Benz ortaklığını görebildiğimiz ayrıntılar yüz güldürüyor. Alman asıllı Amerikalı'nın içindeymişsiniz gibi. El freninin olduğu yerde gizlenebilen 2'li bardaklık var. Vites önünde, çakmaklıklı sigara paketi, arka kapılardaki küllüklerle birlikte opsiyonel olarak alınmış. Ön kapılarda ışıklı reflektörler var, arka kapılarda ise sadece reflektör. İleride onların da içine led ışık koymayı planlıyorum nasip olursa. Arka kol dayamasında sadece 2 adet bardaklık var. Herhangi bir göz yok. Ve bagaja da erişilmiyor. Arka kapılarda kapı içi gözleri yok. Ön koltuk arkaları sert plastik ile korunmuş ceplere sahip. Cebe sert bir şey koyduğunuzda önde oturanları rahatsız etmiyor. Ön kol dayamanın içi büyük. Kartlık, ruhsatlık, bozuk para için bölmeler ve bir adet gizli çakmaklık var. Torpido ise ne çok küçük ne de çok büyük. Orta büyüklükte. Ön koltukların kapı cepleri de hakeza öyle. 530 litrelik bir bagajı var. Fluence de benzer bir bagaj hacmine sahipti ancak, bagaj kapağının kapanma mekanizmasından ve bagaj üstünde ne işe yaradığını anlayamadığım tellerden dolayı kullanışsızdı. Bunda ise daha çok Audi lerdeki gibi düz bir bagaj var. Ee kullanışlılık da artıyor tabi ki. Bagaj filesi buna katkı sağlarken, arka viraj denge çubuğunun bagajın dibinde olması biraz bu artıyı törpülüyor.



WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (4).jpeg



Evet 5 metrelik bir araçta arka viraj denge çubuğu var :)

Sunroof kumandalarının olduğu yerde dijital ekranlı yol bilgisayarı mevcut. İsmi Overhead console olarak geçiyor. Detaylı bilgileri ve araç ayarlarını oradan görüyoruz. Pusula, ortalama yakıt, kalan yol, gidilen yol, dış sıcaklık gibi bilgiler var. Anlık tüketim ve ortalama hız bilgileri yer almıyor.

Paspaslar iki kısımdan oluşuyor. Halı döşemesinin üstüne halı velur paspas ve üzerine plastik 3D paspas şeklinde. Kapılara kadar uzanan halı döşeme gerçekten güzel duruyor. Ve bıkılmış plastik görünümünden da uzak. Kapı üstleri arkalara kadar yumuşak plastik kaplı, deriye de çok yakın, dokusu ve ışıltısı hele, parlıyor yani. Kapıya baktığınızda plastik göremiyorsunuz, kalite algısı sınıfına yaraşır güzellikte. Krom kaplı iç kapı kolları aracın içindeki ışıltıyı artıyor. Lakin aracın içinde koyu renklerin çok kullanılması fazla karanlık sevmeyen arkadaşlarım için rahatsız verici olabilir.

Konfor

Konfor kelimesinin karşılığı olan AirMatic sistemini bilirsiniz. Daha önce sahip olduğumuz Citroen C5 aracında standart gelen Hydropnömatic 3+ seviyesindeki Airmatic sisteminden konforun ne demek olduğunu gayet iyi biliyoruz. İki araç arasındaki farkı şöyle anlatabilirim, C5 yoldaki darbeleri fazla hissettirmeden sönümlüyordu. Uzun kasislerde ön teker darbe aldığında arka tekerleri darbeye hazırlayıp yolcuyu rahatsız etmeden kasisi geçmiş oluyordu. 300M'de ise darbeleri hissetmiyorsunuz ancak araç boyundan olsa gerek tatlı tatlı sallanmaya devam ediyor. Süspansiyonları başarılı. Üsküdar-Beşiktaş vapuru misali 5 metrelik boyuyla sallanması uykuyu getiriyor, hakikaten. Beşik gibi derler ya, öyle. Ankara çevre yolundan, otoban girişine kadar olan yolu bilenler vardır mutlaka. Virajları bol, asfaltı son derece mükemmel olan bir yol. Virajları tatlı tatlı alıp gişelere 400-500 metre kala babamın canı geçmişti. Co-pilotluğum iyi olmasa kaza yapabilirdik, şaka bir yana Allah korudu.

Koltuk derileri delikli değil ve uzun oturuşlarda 3-4 saat gibi terletiyor, arada havalandırmak gerek :) Sahip olduğumuz ilk Amerikan Chrysler Stratus'ta fabrika çıkışlı Nappa deri vardı. O araç, piyasadakilerden çok farklı bir araçtı, ondan da başka zaman bahsederim inşallah.


WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (3).jpeg



Motor sesi 3 bin devirden sonra gelmeye başlıyor, motor yalıtımı gayet başarılı. Rüzgar sesini ise 140 km/h bandında duymaya başlıyorsunuz çünkü oprsionel olarak akustik camlar var. Sunroof perdesi açıkken gelen rüzgar sesi artıyor. Yol sesi ise cillop asfaltta sıfır. Normal asfaltta az geliyor. Tırtıklı asfaltta ise 4 mevsim lastiklerin de etkisiyle (225/55R17) yol bitse de kurtulsak dedirtiyor.

300M her Amerikalı gibi büyük bir direksiyona sahip, direksiyon üzerindeki Cruise Control tuşları gayet kullanışlı ve sade görünüşe sahip. Direksiyon arkasından da radyoyu kontrol edebiliyorsunuz. Ön iki koltuk 8 yönde elektrikli olarak ayarlanabiliyor. Her ikisinde de 2 kademeli low-high olmak üzere ısıtma var. Koltuklar sizi düşük seviyede tatlı tatlı ısıtırken, high'a aldığınızda "Anaa ocakta tüpüm kaldı" diyebiliyorsunuz. Sürücü koltuğunda bel destek ayarı da mevcut ancak manuel. Baldır desteğine koltuk minderlerinin uzun olmasından dolayı ihtiyaç duyulmamış sanırım. Ben aramadım, daha uzun abilerim arayabilir belki. Sürücü tarafında 2 tane hafıza var. Hafızaları anahtar ayarlı. Başka bir kontak anahtarına hafıza tanımlıysa kullanıcı o anahtarla açtığında, koltuklar, aynalar, radyo ve şanzuman onun ayarlarına geliyor. Araçta 2 bölgeli bir klima sistemi yok. Tek bölgeli dijital otomatik bir klima sistemi var. Arka tarafın havalandırması ayrı, koltuk altlarından ve orta konsoldan yüz ve ayak ayarlı şeklinde.

Ses sisteminden bahsetmezsek olmak. İnfinity Gold II serisi amfi destekli bir ses sistemi var. 360 watt gücünde çıkış veren sistemde 9 farklı bölgede 11 hoparlör var. Amfisi bagajda sağ tarafta kaplamanın içinde gizlenmiş. Stratus'ta yolcu koltuğu altındaydı. Şunu söyleyebilirim, ben ilk kez babamı arabaya kestirmeye giderken gördüm. Radyo anteni cama entegre edilmiş, radyo kanalı sabitleme özelliği sayesinde (diğer araçlarda var mı bilmiyorum) radyo seslerinde bozulma olmuyor. Basslar yılların etkisiyle son ses müzik açıldığında biraz cızırtı yapıyor. Tizler, midler gayet güzel. Ses kontrol ünitesi üzerinden ayar yapabiliyorsunuz. Her ne kadar Bowers Wilkins olmasa da tatmin edici bir ses sistemi var. Ensturmanları tek tek seçebilmek güzel bir his. 6'lı CD değiştirici sadece TRACK çalabilse de şimdilik işimizi görüyor. Fm transmitter almayı düşünüyorum. Akustik ses yalıtımlı camların faydasını es geçemeyeceğim bu arada.

Donanım

Amerikalı 300M her ne kadar F segmenti olsa da teknolojik incik boncuk olarak Avrupalı S serisi ve 7 serisiyle yarışamaz. Yağmur sensörü, ekran, vakumlu kapılar, elektrikli katlanır aynalar gibi donanımlardan noksan. Amerika'daki araç algısının farklı olmasından dolayı da olabilir. 24 inç jant takabileceğim bir araç olsun yeter düşüncesi yani. Bu kısmı listeleyip geçeceğim. Esas konuşmamız gereken motor ve performans kısmına geçebilirsiniz :) Avrupa versiyonları daha boş araçlar. Farklı gördüğüm özellikleri koyu puntoyla yazacağım.

Aracın donanımları şöyle: ABS+EBD+ESP+ASR (Sadece 2003 sonrası için ESP mevcut) Akü koruması, Yükseklik ayarlı emniyet kemerleri, yol bilgisayarı, kilitli-ışıklı-soğutmalı(?) torpido, Ultraviyole-akustik camlar, İki tonlu korna, (otoban hızları için farklı, şehir içi hızları için farklı desibeller), Geri vitese duyarlı aynalar, pusula şeklinde gidiyor. Amerika versiyonlarında Otomatik yanan farlar, Lastik basınç sensörleri, entegre 3'lü garaj kumandası ve çift renki deri döşeme, Xenon farlar donanıma ekleniyor. Bizim araçta her araçta olmayan far yıkama sistemi de mevcut. Farlar açıkken sileceklere su fışkırttığınızda farlar da yıkanıyor.


WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (8).jpeg



Gelelim Motor ve Performansa

En güzel kısmı sona sakladım. 300M 3518cc V6 silindirli 24V Aliminyum bloklu bir motora sahip. 6500 Rpm'de 253 HP ve 4000 Rpm'de 339 Nm tork üreten bu motor farklı geliştirmelerle 1993 yılından 2011 yılına kadar üretiliyor ta ki 3.6 Pentastar isimli motora geçişe kadar. Dodge Challenger 3.5 SE'deki motorla bu motor hemen hemen aynı yani.

Amerika kaynaklı sitelerde yaptığım araştırmalarda aracın 3 farklı motor versiyonu var. Avrupa, Amerika ve Special olarak geçiyor. Avrupa ve Amerika versiyonları aynı güç ve torka sahip olmalarına rağmen 0-100'ler arasında 1.2 saniyelik bir fark var. Avrupa versiyonları 8.8 sn'de 100 km/h hıza çıkarken Amerika versiyonunda bu süre 7.6 saniye sürüyor. Special versiyonu 255 HP güce ve 350Nm sınırlandırılmış torka sahip. Sınırlandırılma sebebi şanzımanın yüksek torkları kaldırmaması. Bu veriler de aracı 7.1 saniyede 100'e ulaştırıyor. Hatta Amerikalı bir dergideki iddiaya göre Special versiyonda 6.7 saniyelik 0-60 mil hızlanması yakalanmış.

4 ileri tork konvantörlü triptonic vites aracın performansını bence törpülüyor. Keşke 8 ileri ZF olsa diyorsunuz. Vitesler seri ve sarsıntısız geçiyor, hatta yukarıda bahsettiğim şekilde şanzuman hafızalı ve sürücünün sürüş profiline göre vites değiştiriyor. Döneminin Mercedes araçlarındaki gibi Drive modunun bir altındaki sağ ve sol şeklinde vitesleri yükseltip düşürebiliyorsunuz ki ben bu değiştirme şeklini daha çok seviyorum. Ayrıca bir Spor modu yok. Gaz pedalının altındaki, tabiri caizse, Roket tuşu aracın spor modu vazifesini üstleniyor.

1. viteste 80, 2'de 140 yapıyor araç. Vites düşürmelerinde gecikme yok. Sadece gaza bastığınızı zannediyorsunuz ancak pedalın daha yarısına bile basmamış oluyorsunuz. Dip gaz kavramı bu araç için baya geçerli. Atmosferik olması sebebiyle Tork eğrisini 300Nm ve üstünü verdiği devir aralığı şeklinde vereceğim. 2500-6000 devir arasında 300Nm torku veriyor ve 4000 devirde 340 NM torku veriyor.

0-200 ise Avrupa versiyonunda 33.6 saniye iken Special versiyonunda 30.8 saniye. Ben, toplamda 3 kişi (+220 kilogram) ve boş bagaj ile 36 saniye ölçtüm. Yol göz kararıyla düzdü.

Frenler bastıkça duran cinsten. Bizi arabada frene basınca tıslama sesi geliyor, kamyon tıslaması gibi, bizimkine has bir ses mi yoksa bir problem mi bilemedim. Frenler bana yeterli gibi geldi. Uzun gazlama ve frenleme yapmadım, zaten bu araç öyle bir araç değil. Yaylana yaylana yolun manzaranın tadını çıkaracaksınız. İnternetteki testlerde 41 metrede durduğu yazılıyor. Special versiyonunda ön ve arkalarda 4'er pistonlu performans tipi frenler kullanılmış. Onda performansın daha iyi olacağını düşünüyorum.

WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (7).jpeg



Yakıt

Araçta LPG yok. Hiç takılmamış. 64 litrelik deposu var. İzmir Balçova'dan Evimize olan 600 kilometrelik yolu, 600 kilometreyi 10.1lt / 100km yakıt tüketimiyle geldik. Araçta 2 kişiydik. İzmir'de iş çıkış saati trafiğine takıldık. Eski yoldan, dur kalklara takılarak bu değeri elde ettik. Genel olarak 120-130 km/h bandındaydık. İstanbul şehir içi tüketimimiz 15-16 litrelerde geziyor.

Uzun otoban kullanımında ise 5 kişi (+315kg) + full dolu bagaj ile (50 kilo un çuvalı +50 kilo patates çuvalı +50kilo soğan çuvalı +farklı farklı dolu bidonlar ve 2 küçük valiz, ağırlığı siz hesaplayın) elde ettiğimiz yakıt tüketimi 9 litreye kadar düştü. Bu kullanımda hız sabitleyici açık, 120 sabit geldik.

WhatsApp Image 2020-04-27 at 02.34.47 (1).jpeg



Servis-Masraflar-Bakım-Kronik Sorunlar

2019 sonunda büyük bir bakımdan çıkmış araç, alt takım frenler komple yenilenmiş. Kayışlar-gergiler sıfırlanmış. 12 bin liralık faturayı gördüğümüz için zaten herhangi bir ekspere-ustaya sokma gereksinimi duymadık. Aldığımız aracı yetkili servise sokmadan binmek gibi bir huyumuz yoktur bizim. Arabaya ne olursa olsun 3-4 bin lira masraf etmeden babamın içi rahat etmez. Nitekim bunda da öyle oldu, araç mahalleye geldiğinde amcaların camlarda 300M'e baktığını gördüm bir kaç kez. Nazar değdi haliyle :) "Yeğenim bu kaç bin motur?" Sorularına da epey maruz kalıyorsunuz. Araçta ilk başta xenon far vardı, halojene çevirmiş babam. Bu esnada elektrikçideki çocuk radyatöre antifriz doldurmuş.

Antifirizin dozunu fazla kaçırınca Radyatör kısmından su sızmaya başladı. Hortumlarla alakalı bir problem olduğunu düşünüyorum. Bağlantı noktasından çok az bir şekilde su geliyor. Bir başka problemimiz şanzıman yağ karteri çatlamış. Yağ damlatıyor çok az dahi olsa, arabanın altını ıslak görmek beni epey rahatsız ediyor. İzmir'de noterde beklerken hiç bir yağ veya su yoktu aracın altında, tertemizdi.

Ufak tefek kozmetik eksiklikler dışında bir problemimiz yok. Sunroof önünde sigara yanığı var, torpido kapağında esneme olmuş. Bir de deri aksam fazla olduğu için birleşme noktalarında yaşın da etkisiyle trim sesi var. Silikon spreyle çözülür diye düşünüyorum. Forumlarda okuduğum kadarıyla makyaj öncesi araçlarda oksijen sensörü, hız sensörü kronik arıza yapıyormuş.

Virüs sonrasında eksikliklerin icabına baktıracağız inşallah.

Özet
Araçlar hakkında fazla kullanma deneyimim olmadığı için performans konusunda şöyle iyidir böyle iyidir diyemem. Sadece okuduğum bazı performans bilgilerini paylaştım. Diğer yazdıklarımsa hepimizin görüp inceleyebileceği şeyler üzerine oldu. Mercedes seven ama Amerikanları da merak edenler için hoş bir araç. Geçmişi belli olmayan araçlardan uzak durulması gerek. Parçalar kurların da etkisiyle Amerika'dan gelecekse pahalı. Zevk için binilir.

Anlatılacak çok şey var biraz da Sinan abiyle yapacağımız teste söz kalsın istiyorum. Öyle değil mi Sinan Abi bir Chrysler testimiz neden olmasın? :)

Uzunca oldu, hakkınızı helal edin. Merak ettikleriniz olursa cevaplamaya çalışacağım inşallah. Allaha emanet olun.


WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (14).jpeg




WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (11).jpeg
Çok güzel bir konu olmuş. Aynı bölümde aynı sınıftayız ama haberim yok. A'mısın B'mi :)
Devamındaki izlenimlerini bekliyoruz. Kolay Gelsin!
 

kenblock

Panpa
Beta Programı
24 Ocak 2017
5,286
1
9,436
4,970
kocaeli
İftar sonrasına sakladım konuyu , okuyacağım :)
Araç hakkında hiç bilgim yoktu , yollarda tek tük gördüğüm bir araçtı . Konuyu okuyunca 300M hakkında tek bir soru işareti kalmadı , derinlemesine bilgi sahibi oldum .

Öncelikle aracın F-segment olması beni şaşırttı ve gerçekten şaşırtıcı özellikleri de var :)

Aracın servis bakımlı olması ve sahibinin iyi bakmış olması sizin için büyük bir avantaj olmuş . Daha önce kullandığınız araçlardaki FCA grubunun baskınlığı da gözümden kaçmadı değil :)
Daha nice güzel - koronasız günlerde kullanmanız dileğiyle :)
 
  • Beğeni
Tepkiler: burakhandgn

burakhandgn

Burak
Elit Apaçi
20 Ocak 2020
70
193
810
Kocaeli
Marka
Chrysler
Fotoğraflar silinmiş sanırım, edit yapsak iyi olur.
 

Ekli dosyalar

  • WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (8).jpeg
    WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (8).jpeg
    348 KB · Görüntüleme: 0
  • WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (3).jpeg
    WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (3).jpeg
    224.7 KB · Görüntüleme: 0
  • WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (15).jpeg
    WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (15).jpeg
    388.5 KB · Görüntüleme: 0
  • WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (13).jpeg
    WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (13).jpeg
    521.4 KB · Görüntüleme: 0
  • WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (14).jpeg
    WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (14).jpeg
    388.5 KB · Görüntüleme: 0
  • WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (10).jpeg
    WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (10).jpeg
    397.7 KB · Görüntüleme: 0
  • WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (11).jpeg
    WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (11).jpeg
    385 KB · Görüntüleme: 0
  • WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (9).jpeg
    WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (9).jpeg
    366.3 KB · Görüntüleme: 0
  • WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (7).jpeg
    WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (7).jpeg
    447.8 KB · Görüntüleme: 0
  • WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (4).jpeg
    WhatsApp Image 2020-04-27 at 17.30.37 (4).jpeg
    524.2 KB · Görüntüleme: 0

burakhandgn

Burak
Elit Apaçi
20 Ocak 2020
70
193
810
Kocaeli
Marka
Chrysler
Dışından da... Sinan abi seni de rüyamda gördüm abi :) Okursan eğer, selamlar saygılar hürmetler :))
 

Ekli dosyalar

  • WhatsApp Image 2020-04-27 at 02.35.59 (1).jpeg
    WhatsApp Image 2020-04-27 at 02.35.59 (1).jpeg
    137.6 KB · Görüntüleme: 0
  • WhatsApp Image 2020-04-27 at 02.35.59.jpeg
    WhatsApp Image 2020-04-27 at 02.35.59.jpeg
    199.2 KB · Görüntüleme: 0

burakhandgn

Burak
Elit Apaçi
20 Ocak 2020
70
193
810
Kocaeli
Marka
Chrysler
Cümleten hayırlı akşamlar, aracı alalı 9 ay oldu. Bugüne kadar yapılan masraflarını, hangi arızaları verdi, bakım maliyetleri gibi bilgileri paylaşacağım sizinle. 206.000 kilometrede aldık aracı.

-Mayıs ayının başında, daha önce de konusunu açtığım antifriz sorunu başımıza geldi. Boruların radyatöre girdiği noktadan çatlamış, Kale markayla değişti. Fiyatları en son liste halinde yazacağım. (209.000km)

-Farlar az gösteriyordu, Led-Xenon ampullerden orjinallere dönüldü.


-Haziran sonunda genel bakıma girdik. Yağ kaçıran çatlak şanzıman karteri kaynatıldı ve ilaçlandı. Şanzıman yağı filtresi, motor yağ filtresi, hava filtresi, motor yağı değişti. Ön balatalar değişti. 6 adet buji değişti. (210.000km)

-Kolay marş almıyordu, akü değişti. 72amper inci akü aldım. Aracın şarzını ölçtürdük, sıkıntı çıkmadı.
-Marş motoru bilya dağıttı, tamir ettirildi. (217.000)km Az kalsın şanzıman dağılıyormuş, ucuz yırttık.

-Ön balatalar ötmeye başlamıştı, değişti (217.500)

-Araç yağ eksiltmişti, servise gittim. Yağ müşürü patlamış, değişti. Hazır gelmişken genel bakım yapıldı. (218.000km)

Not: Ufak detayları yazmayacağım.

-Radyatör 1100 TL
Haziran ayı bakımı toplam 2800 TL işçilik dahil.
-Ampuller değişti 250 TL
-Yeni akü 500TL
-Marş motoru revizyonu yapıldı 450TL
-Ön balatalar değişti, pahalıya geldi. 620+100işçilik=720TL
-Son genel bakımda 1500TL tuttu. Toplam maliyet= 6870 Lira Bakım maliyetleri oldu. Bu sürede yaptığım 12.000 kilometrelik yolun yakıt tüketim ortalaması 12 litre. Benzin ortalama fiyatını 6.5 liradan hesaplarsak 1440litrelik benzin harcamam olmuş. 9360 lira da benzin tutuyor. 2114 lira da vergiyi eklersek eğer:

6870+9360+2114=18.334 lira yakıt+bakım+mtv harcamam olmuş. Bir kaç tane de bonus resim buyrun.
WhatsApp Image 2020-11-09 at 01.33.12 (1).jpeg
 

alfhonso

Hakan BIÇAK
Eski İnfazcı, Yeni Eğitici
Yönetici
Admin
9 Eyl 2016
24,655
1
64,534
6,820
34
Denizli
Marka
Mercedes
Cümleten hayırlı akşamlar, aracı alalı 9 ay oldu. Bugüne kadar yapılan masraflarını, hangi arızaları verdi, bakım maliyetleri gibi bilgileri paylaşacağım sizinle. 206.000 kilometrede aldık aracı.

-Mayıs ayının başında, daha önce de konusunu açtığım antifriz sorunu başımıza geldi. Boruların radyatöre girdiği noktadan çatlamış, Kale markayla değişti. Fiyatları en son liste halinde yazacağım. (209.000km)

-Farlar az gösteriyordu, Led-Xenon ampullerden orjinallere dönüldü.


-Haziran sonunda genel bakıma girdik. Yağ kaçıran çatlak şanzıman karteri kaynatıldı ve ilaçlandı. Şanzıman yağı filtresi, motor yağ filtresi, hava filtresi, motor yağı değişti. Ön balatalar değişti. 6 adet buji değişti. (210.000km)

-Kolay marş almıyordu, akü değişti. 72amper inci akü aldım. Aracın şarzını ölçtürdük, sıkıntı çıkmadı.
-Marş motoru bilya dağıttı, tamir ettirildi. (217.000)km Az kalsın şanzıman dağılıyormuş, ucuz yırttık.

-Ön balatalar ötmeye başlamıştı, değişti (217.500)

-Araç yağ eksiltmişti, servise gittim. Yağ müşürü patlamış, değişti. Hazır gelmişken genel bakım yapıldı. (218.000km)

Not: Ufak detayları yazmayacağım.

-Radyatör 1100 TL
Haziran ayı bakımı toplam 2800 TL işçilik dahil.
-Ampuller değişti 250 TL
-Yeni akü 500TL
-Marş motoru revizyonu yapıldı 450TL
-Ön balatalar değişti, pahalıya geldi. 620+100işçilik=720TL
-Son genel bakımda 1500TL tuttu. Toplam maliyet= 6870 Lira Bakım maliyetleri oldu. Bu sürede yaptığım 12.000 kilometrelik yolun yakıt tüketim ortalaması 12 litre. Benzin ortalama fiyatını 6.5 liradan hesaplarsak 1440litrelik benzin harcamam olmuş. 9360 lira da benzin tutuyor. 2114 lira da vergiyi eklersek eğer:

6870+9360+2114=18.334 lira yakıt+bakım+mtv harcamam olmuş. Bir kaç tane de bonus resim buyrun. Ekli dosyayı görüntüle 30931
Yakıtı gördüm şoktayım
 

burakhandgn

Burak
Elit Apaçi
20 Ocak 2020
70
193
810
Kocaeli
Marka
Chrysler
Yakıtı gördüm şoktayım
Hocam yakıt normal aslında. Hemen hemen 2 tonluk bir aracı geneli şehir içi ağırlıklı olmak üzere kullanıyoruz. 1200-1300 kiloluk 1.18i ler seri kullanımda bu civarlarda yakıyor. Uzun yolda 110km/h sabit hızda 8.8 litre, Konya düzlüğünde 95km/h sabit hızda 7.0 litre yakıt yakıyor, ki bu değerler araç 5 kişi+ dolu bagajla elde edildi.
 

Berkin

Reis
Yönetici
Admin
7 Eyl 2016
4,064
3
15,330
5,720
26
Istanbul
Marka
Honda
İlk mesajdaki fotoğrafları bugün düzeltirim. Hepsini sanırım ara mesajınızda paylaştınız değil mi?
 
  • Beğeni
Tepkiler: burakhandgn
AdBlock Tespit Edildi!

OTOPARK.COM Forum'u Adblock ile kullanmanız bizi üzdü

Değerli ziyaretçimiz/üyemiz, OTOPARK.COM Forum ücretsiz bir oluşum olup, maliyetlerin karşılanması için reklamların yayınlanması gerekmektedir. Lütfen Adblock'u OTOPARK.COM'dan hariç tutunuz.

Tamam, AdBlock'u devre dışı bıraktım