Aynen doğru, kablolama bile çok önemli bir konu. Kablo var, kablo var. Galvaniz kablo başka ses verir, altın kaplama kablo başka ses verir, bakır kablo farklı ses verebilir.
Hatta her şeyi geçeyim daha rijit bir şey söyleyim size.
Bazı ses sistemlerinin rodajı bile var. Mesela Polk Audio, daha önce duydunuz mu bilemiyorum bu markayı. Hoparlörler düzgün bir şekilde titreşimlere alışana kadar markanın belirlediği süre boyunca (atıyorum ilk 20 saatlik kullanım) sesi belirli bir oranın üstünde açmanıza izin vermiyor ya da bass CD'si taktınız ve içinde 20 Hz ile 20 kHz arası bass veren şarkılar var. O hoparlörler eğer atıyorum 1Hz - 10kHz için üretildiyse bunun üstündeki Hz değerlerini tespit ettiği anda ses sistemi çalışmıyor. Aslında çalışıyor, CD'yi okumaya devam ediyor ancak anfi kendini kapatıyor.
Tabii bunlar artık işin son noktalarına yakın durumlar.
Hatta her şeyi geçeyim daha rijit bir şey söyleyim size.
Bazı ses sistemlerinin rodajı bile var. Mesela Polk Audio, daha önce duydunuz mu bilemiyorum bu markayı. Hoparlörler düzgün bir şekilde titreşimlere alışana kadar markanın belirlediği süre boyunca (atıyorum ilk 20 saatlik kullanım) sesi belirli bir oranın üstünde açmanıza izin vermiyor ya da bass CD'si taktınız ve içinde 20 Hz ile 20 kHz arası bass veren şarkılar var. O hoparlörler eğer atıyorum 1Hz - 10kHz için üretildiyse bunun üstündeki Hz değerlerini tespit ettiği anda ses sistemi çalışmıyor. Aslında çalışıyor, CD'yi okumaya devam ediyor ancak anfi kendini kapatıyor.
Tabii bunlar artık işin son noktalarına yakın durumlar.