Selam arkadaşlar, ufaktan sohbet ve teknik bilgi paylaşımlı muhabbetlerin dönmesi için kendi çapımda bilgiler paylaşacağım 
Tork konvertörü kısaca anlatmaya çalışacağım.
Tork konvertörü basitçe karşılıklı iki adet pervane gibi düşünmek gerekli, iyi ATF yağı ile dolu kapalı bir kapta karşılıklı iki pervane, birisinin adı pompa diğerinin ise türbindir.
Pompa kısmı motorun krank miline bağlıdır, türbin kısmı ise şanzıman girişine yani dönme kuvvetini aktarma organlarına aktaran türbin kısmıdır.
Motorun devirlenmesiyle pompa kısmı üzerinde ki bulunan kanatçıklar sayesinde yüksek basınçta yağ basar ve türbinin kanatçıklarına çarpan yağ türbinin dönmesini, güç aktarma organlarına hareketin iletilmesini sağlar. Buraya kadar umarım aklınızda bir şekil oluşmuştur ki fotoğraflarını da paylaşacağım
Pompanın ürettiği basınçlı yağın türbin kanatçıklarına çarparak dönmesiyle oluşan dönme kuvveti şanzımana yumuşak ve hassasça güç aktarma organlarına zarar vermeden aktarıyor her şey iyi hoş fakat yüksek devirlerde türbininde devri artacağı için türbin kanatçıklarından geri dönen yağ, krank miline bağlı olan pompaya ters bir yönde çarparak torkun düşmesine neden olacaktır, işte tam burada pompa ve türbinin arasına stator adı verilen bir ufak parçamız yerleşiyor.
Stator, göbekten tek yönlü kavrama ile bağlıdır ve türbinden dönen yağın pompanın torkunu düşürmemesi için dönen yağı ters yönde hareket vererek ( tek yönlü kavrama ) pompanın dönüş yönüne gönderir ve tork konvertör görevini yapmış olur.
Tork konvertör teoride, 50-60 km hızlara kadar tork arttırır yüksek hızlarda ise hareket geçişini direk verir.
Ağır yapısı sayesinde volan görevi görerek motorda ki ölü noktaları atlatır, her dönen parçanın bir balansı olduğu gibi tork konvertöründe balansı vardır
Statorun tek yönlü kavraması nedeniyle, tork konvertörlü şanzımanlar rampalarda geri kaçırma yapmaz ve tork konvertör motor çalışmaya başladığı an sürekli kavrama halindedir ve hiçbir zaman kavraması ayırmaz. Bu nedenden ötürü vites D konumundayken ayağımızı frenden çektiğimizde araç doğal bir şekilde hareket etmeye başlayacaktır
Tork konvertör şanzımana koyulan ATF isimli yağ ile çalışır aynı zamanda tork konvertörün giriş tarafından şanzımanın içerisinde bir yağ pompasına hareket verir. Bu yağ pompası da elektrovalf denilen parçaya, eski araçlarda 2-3 yeni araçlarda 8 bara kadar basınçlı yağ gönderir, beyinden gelen sinyallere ve aracın yük, yol şartına bağlı olarak elektrovalflere müdahale eden beyin vites geçişlerini sağlar.
Sormak istediğiniz konular varsa konuşabiliriz arkadaşlar

Tork konvertörü kısaca anlatmaya çalışacağım.
Tork konvertörü basitçe karşılıklı iki adet pervane gibi düşünmek gerekli, iyi ATF yağı ile dolu kapalı bir kapta karşılıklı iki pervane, birisinin adı pompa diğerinin ise türbindir.
Pompa kısmı motorun krank miline bağlıdır, türbin kısmı ise şanzıman girişine yani dönme kuvvetini aktarma organlarına aktaran türbin kısmıdır.
Motorun devirlenmesiyle pompa kısmı üzerinde ki bulunan kanatçıklar sayesinde yüksek basınçta yağ basar ve türbinin kanatçıklarına çarpan yağ türbinin dönmesini, güç aktarma organlarına hareketin iletilmesini sağlar. Buraya kadar umarım aklınızda bir şekil oluşmuştur ki fotoğraflarını da paylaşacağım

Pompanın ürettiği basınçlı yağın türbin kanatçıklarına çarparak dönmesiyle oluşan dönme kuvveti şanzımana yumuşak ve hassasça güç aktarma organlarına zarar vermeden aktarıyor her şey iyi hoş fakat yüksek devirlerde türbininde devri artacağı için türbin kanatçıklarından geri dönen yağ, krank miline bağlı olan pompaya ters bir yönde çarparak torkun düşmesine neden olacaktır, işte tam burada pompa ve türbinin arasına stator adı verilen bir ufak parçamız yerleşiyor.
Stator, göbekten tek yönlü kavrama ile bağlıdır ve türbinden dönen yağın pompanın torkunu düşürmemesi için dönen yağı ters yönde hareket vererek ( tek yönlü kavrama ) pompanın dönüş yönüne gönderir ve tork konvertör görevini yapmış olur.
Tork konvertör teoride, 50-60 km hızlara kadar tork arttırır yüksek hızlarda ise hareket geçişini direk verir.
Ağır yapısı sayesinde volan görevi görerek motorda ki ölü noktaları atlatır, her dönen parçanın bir balansı olduğu gibi tork konvertöründe balansı vardır

Statorun tek yönlü kavraması nedeniyle, tork konvertörlü şanzımanlar rampalarda geri kaçırma yapmaz ve tork konvertör motor çalışmaya başladığı an sürekli kavrama halindedir ve hiçbir zaman kavraması ayırmaz. Bu nedenden ötürü vites D konumundayken ayağımızı frenden çektiğimizde araç doğal bir şekilde hareket etmeye başlayacaktır

Tork konvertör şanzımana koyulan ATF isimli yağ ile çalışır aynı zamanda tork konvertörün giriş tarafından şanzımanın içerisinde bir yağ pompasına hareket verir. Bu yağ pompası da elektrovalf denilen parçaya, eski araçlarda 2-3 yeni araçlarda 8 bara kadar basınçlı yağ gönderir, beyinden gelen sinyallere ve aracın yük, yol şartına bağlı olarak elektrovalflere müdahale eden beyin vites geçişlerini sağlar.
Sormak istediğiniz konular varsa konuşabiliriz arkadaşlar

