Türk Halkının Otomatik Vites Fetişi Hakkında

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan diablo
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
"Nedir bu kadar otomatik sevdasi asla anlamıyorum. "

Benim şahsi düşüncem, eskiden beri otomatik şanzımanların lüks araçlarda görev yapması, yıllarca otomatik şanzımanın bir lüks abidesi olarak pazarlanmasından mütevelit milletimizin gözünde büyümesi... ek ücret talep edilmesinden dolayı ayrı bir segment statüsü havası vermesi.. bakınız; arkadaş ortamlarında masanın üstüne ayfonunu ve arabasının anahtarını cafe nin her açısından görülebilecek konuma koyup, dar pantolu ile bacak bacak üstüne atan tipler, ağızlarını doldurarak "paraya kıydık otomatok aldok" dediklerinde bu tezimi kuvvetlendirirler... bunlar kelebek etkisinin son halkalarıdır. Pazarlama stratejileri geliştirilirken asla hesaba katılmamışlardır.

Otonom sürüşe bir nebze olsun katkı sunabilmek için geceli gündüzlü çalışan mühendisler mezarlarında ters dönmüşlerdir.

Mantıklı sebeplerle seçim yapanlar bu kişiler içinde değildir tabiiki...
 
Otomatik-Manuel seçeneği tamamen kullanıcının araçla bütünleşeceği yola bağlı bence. Araba alacak olduğumuz zaman manuel vites ne kadar keyifli bir seçenek olarak görülse de uzun vadede yanlış bir tercih de olabiliyor. Abime Clio alacağımız zaman manuel olması için çok ısrar etmiştim, teslimat süreci ve fiyat avantajı nedeniyle EDC şanzımanı tercih ettik. Şu an çok doğru bir tercih olduğunu fark ettim. Bugünkü hayat şartlarım nedeniyle ben de otomatik vitesi tercih ederim ama bu benim manuelden haz almadığımı göstermez.

Bir de bazı yorumlarda kadınların manuel vitesli araç kullanamadığına değinenler olmuş, bu da tamamen göreceli bir ifade. Zamanında annem manuel 1.4 Corsa C ile kalkışta diğer araçlara stop lambası gösterirdi, şu an otomatik vitesin konforunu yaşıyor. Abim artık manuel kullanmayı sevmiyor ancak eşi de otomatikten hiç haz etmez. Bunların hepsi sürücülerin aracı kullandığı yollara bağlı olarak değişti.

Aynı şekilde Türkiye'nin birçok şehrine seyahat ettim, yolculuk sırasında keşke manuel olsaydı dediğim de oldu iyi ki otomatik almışız dediğim de (bknz. Antalya-Konya Yolu).

Olur da güzel günler görecek olursak 1 manuel-1 otomatik vitesli araç almak hepimizin sorununu çözecektir diye düşünüyorum :)
 
istanbul gibi şehirlerde günün absürt saatleri hariç yoğun bir trafik var maalesef.
hafta içi bir gün akşam beş gibi mecidiyeköyden beylikdüzüne gitmeye çalışan bir insanın manuel sevdasının kalacağını sanmıyorum. yani mesele sadece sevip sevmemek değil zorunluluk.
 
Halkımızın bu konuda rahata olan düşkünlüğü, arabaya verdikleri değer ve aile bütçesindeki en büyük kara delik olması zaten bilinen birşey lakin özellikle İstanbul da trafik çilesi insanları gerçekten buna itiyor. Bende otomatik vitesin getirdiği kontrolsüzlüğü (özellikle frenaj veya kavrama ayarsızlıkları) hiç sevmem, sevemedim ama son yılarda hep otomatik araç kullandım ki İstanbul da bunu gayet iyi anlıyorum ..

Bu yıl başında Hollandaya yerleştim, şu sıralarda da bir araba arayışındayım.
Buralarda hep yolların düz olması, hem trafiğin az olması, hem de zihinsel olarak insanların biraz daha aktif (ve hep gereklililiğini sorgulayan halleri) olmalarından dolayı Türkiyede hiç görmediğim BMW, Mercedes modellerini manuel görebiliyor, VW grubunda gayet iyi sayıda manuel araçları inceleyebiliyor, diğer araçlarda da manuel seçeneklerini (A,B,C ve D.. ve belki premium D sınıfları için) görebiliyorum. Burada manuel almanın pek bir dezavantajı yok lakin otomatiğin o kadar çok avantajı yok ... tabiki siz manuele alışık, biraz da hareket etmeyi seviyorsanız.

Ama tabiki elektrikli arabaların yaygınlaşıyor olması, şanzımanı, kavrama ve bunun gibi dertleri bitirecek, kaçınılmaz son.
 
İstanbul trafiğinde eve gidip gelebilmek için günde 4 saatimi trafikte geçiren biri olarak, manuel vitesin bezdirdiği anlar olabiliyor. Bu kadar çok trafik olmasa otomatik vites insanın aklından bile geçmez, ama uzun süren dur kalk trafik esnasında araçtan alınan bir zevkte olmuyor malesef.
 
  • Beğeni
Tepkiler: MTZ
Saat 17 itibariyle İstanbul giselere gelmeden Mehmetcik Vakfi Opet'in bulundugu bolgeden bir trafik basliyor ki İstanbul icinde gideceginiz bolgeye gore 20 30 km boyunca 1-2 2-1 derken bana fenalik geliyor. Hele uzun yoldan gelip o trafige girmissen tam bir psikolojik savas. Zonguldak'in gozunu seveyim nefret ediyorum İstanbul'da araba kullanmaktan. O trafikte altimda m5 olsa manuel'e katlanilmaz. Bazen sirf duz vitesle o trafige katlanmamak icin Cekmekoy'e kadar Marmara Otoyolu'na bayiliyorum parayi. Kocaeli'nin gerisinden itibaren calisma devam ediyordu en son. Orasi bitince yine o parayi bayilirim ama o trafige katlanmam.
 
  • Beğeni
Tepkiler: Bilal ve kenblock
Saat 17 itibariyle İstanbul giselere gelmeden Mehmetcik Vakfi Opet'in bulundugu bolgeden bir trafik basliyor ki İstanbul icinde gideceginiz bolgeye gore 20 30 km boyunca 1-2 2-1 derken bana fenalik geliyor. Hele uzun yoldan gelip o trafige girmissen tam bir psikolojik savas. Zonguldak'in gozunu seveyim nefret ediyorum İstanbul'da araba kullanmaktan. O trafikte altimda m5 olsa manuel'e katlanilmaz. Bazen sirf duz vitesle o trafige katlanmamak icin Cekmekoy'e kadar Marmara Otoyolu'na bayiliyorum parayi. Kocaeli'nin gerisinden itibaren calisma devam ediyordu en son. Orasi bitince yine o parayi bayilirim ama o trafige katlanmam.
Abi Zonguldak çok mu farklı ? Gazipaşa’dan dur kalk yapmadan en son ne zaman geçtim bilmiyorum. 22 yaşındayım, araba kullanmayı R9’da öğrendim hiç zorlanmadan. Şu an kullandığım araba manuelin en rahatlarından sayılır. 3 senedir aktif olarak kendi aracımı kullanıyorum 50.000 km’ye yakın yol yaptım. Geneli İst-Edirne-Zong. Stajımı İstanbul’da yapana kadar otomatik alan rahatına düşkündür ne gerek var ? Kafasındaydım. Sabah 15 dk gittiğim yolu 2 saatte dönünce ve süreklilik kazanınca bu durum fikrim değişti, nüfus artıyor buna bağlı trafikte çoğu ilde arttı. Zonguldak gibi m2 si düşük bi şehirde bile arıyorum artık ki okul bittikten sonra muhtemelen İstanbulda olacağım, o çile çekilmez. Manuel kesinlikle keyifli ama artık günümüz şartları h.sonu aracı için keyifli hale gelmesine getiriyor. Aynı aracın otomatiğine sahip olsam kesinlikle gocunmam, varsın 2 sn yavaş olsun.
 
  • Beğeni
Tepkiler: Cenk
Abi Zonguldak çok mu farklı ? Gazipaşa’dan dur kalk yapmadan en son ne zaman geçtim bilmiyorum. 22 yaşındayım, araba kullanmayı R9’da öğrendim hiç zorlanmadan. Şu an kullandığım araba manuelin en rahatlarından sayılır. 3 senedir aktif olarak kendi aracımı kullanıyorum 50.000 km’ye yakın yol yaptım. Geneli İst-Edirne-Zong. Stajımı İstanbul’da yapana kadar otomatik alan rahatına düşkündür ne gerek var ? Kafasındaydım. Sabah 15 dk gittiğim yolu 2 saatte dönünce ve süreklilik kazanınca bu durum fikrim değişti, nüfus artıyor buna bağlı trafikte çoğu ilde arttı. Zonguldak gibi m2 si düşük bi şehirde bile arıyorum artık ki okul bittikten sonra muhtemelen İstanbulda olacağım, o çile çekilmez. Manuel kesinlikle keyifli ama artık günümüz şartları h.sonu aracı için keyifli hale gelmesine getiriyor. Aynı aracın otomatiğine sahip olsam kesinlikle gocunmam, varsın 2 sn yavaş olsun.
Zonguldak'ta trafikte gittiğin mesafe az. Maksimum 3-4 km, eğer bir çalışma, kapatma falan varsa da 7-8 km trafikte gidiyorsun. Sonrası her zamanki şartlar işte. O yüzden düz vitese katlanılıyor yine de. Yokuşta, daracık sokak veya caddede trafikte kalıyorsan o biraz yoruyor sadece sürekli yarım debriyajda tutmaktan. İstanbul'unki bambaşka. Bazen sanki hiç bitmeyecekmiş hissine kapılıyorum en kötüsü o :D
 
  • Beğeni
Tepkiler: mrtkap
Performans araçları haricinde manuel kullanmanın gereksiz ve keyifsiz olduğunu düşünüyorum. Otomatik arabaya alıştıktan sonra manuel arabayı trafikte kullanmak eziyete dönüşüyor. Ama hot hatch tarzı bir araba olursa da onda da otomatiğe karşıyım.
 
  • Beğeni
Tepkiler: Tb96
Bu da manuel fetişi :)
Valla ben istanbul'da gidiş dönüş 80 kilometreyi 4 saatte kat edince bırak manuel vitesi direksiyona dokunmak bile canımı acıtıyor :D
Hele dsg edc gibi otomatikler manuelden bile daha kötü yok kaçırdı yok titredi yok ısındı. Yine dsg de ısınma görmedim ama edc yüzünden bir kere hiç yoluna gidiyordum. Tamamen duran sol şeritten hızlı akan bir sağ şerite geçmek için kafamı çıkardım (megane edc) gaza bastım yok gitmiyor kavrama yok süratli gelen tır sağa geçti de kurtardım tırcı korna küfür kıyamet.
 
Trafik olmayan daha kırsal kesimde yaşıyor olsaydım yanıtım net manuel olurdu. Ancak metropol olarak adlandırdığımız İstanbul İzmir gibi bir yerde yaşıyorsam, kesinlikle otomatik olmalı.

Levent'den Beylikdüzü'ne 3.5 saatte gittiğim günü hatırlarım. O nedenle yol koşulları ve coğrafik duruma göre otomatik ve manuel şanzıman talepleri değişkenlik gösterebiliyor.
 
  • Beğeni
Tepkiler: E.C.Uyar ve bt
Herkese selam, en önemli şeyi baştan yazıyorum. Şimdiki aracım otomatik ve otomatik araba manuel vitese kıyasla tartışmasız her koşulda daha rahat, teknolojik ve konforlu

Şimdi gelelim bu otomatik sevdasına;

1. O kadar para verip manuel mi alacağım
- Evet aynen öyle yapacaksın, çünkü zaten eli yüzü düzgün 200.000 TL altına C sınıfı sıfır araç yok. O yüzden o kadar para verip mecbur manuel alacaksın

2. Koskoca SUV, yada D sınıfı araç manuel mi kullanılır?
- Manuel olunca arabayı sırtında mi taşıyorsun ne farkediyor, yumuşacık debriyaj + vites aracın boyutuyla ne alakası var . A sınıfı manuel olmaz, D sınıfı manuel olmaz. Ne olacak peki?

3. Sol ayağına kramp girenler var en komiği de bu yarım saat araba sürüp felç oluyorlar :)

Örneğin Kia Cee'd mis gibi araba manuel sıfırı 190 küsur bin TL, adam gider 30 daha koyar otomatik polo alırım diyor

Artık ya yeni nesil manuel araba kullanmayı bilmiyor ya da trafikte artan kadın nüfusundan ötürü ( sanırım %90-95 üzeridir manuel suremeyeni ) mecburiyetten otomatik aşığı oluyorlar.

Avrupa'da özellikle bu otomatik sevdasi hiç yok, bir çok manuel araba var. Volvo V90 gemi gibi araba ama manuel bir çok seçeneği var

Evet otomatik rahat ve konforlu ama hem daha masraflı sorun çıkarırsa ki çıkarma ihtimali daha yüksek, hem de alırken çok fazla fark ödeniyor. Bazı VW modelleri 30.000 TL farka yaklaşıyor otomatik için.

Nedir bu kadar otomatik sevdasi asla anlamıyorum.
Açıkcası sana katılıyorum. Özellikle düzgün çalışmayan bir otomatik vitestense her zaman manueli tercih ederim. Açıkcası çok fazla otomatik vites tecrübem olmadı olanlar zf, clionun otomatik versiyonun, dsg, cvt ve powershift idi. Bunların arasında en çok beğendiğim audi a6'nın dsgsi idi en uzun süre kullandığım toyota chrın cvtsi oldu. Cvt biraz acı verici bir tercübeydi. Ama açık ara en kötüsü clionun otomatiğiydi açıkcası kesinlikle o tür bir otomatik vitesi süreceğime 5 ileri manueli tercih ederim.
İnsanların beklentisini anlıyabiliyorum ama yılların birikimini verirken biraz daha konfor ve lüks beklentisiyle hareket ediyorlar ama ne yazık ki fiyatlar belli.