Zaten postu güncelleyince eklemiştim; bu mevzular sadece mal özelinde kalmıyor. Bu tarz sorunlarda iyi ve yeterli satış sonrası hizmet alamadığında bu konu araçtan soğumaya, dava v.b olaylarla uğraşmaya kadar gidiyor. Neticede bu bir ürün, bir mal. Ama insanı bu denli uğraştıran, haksızlığa uğratan, sinir harbi yaşatan çözümsüzlüklerle karşılaştırdıkları zaman konu çok daha başka bir boyut alıyor. Civic'te ki de her türlü mühendislik ve üretim hatası zaten. Bunun üzerine söylenecek fazla bir şey yok. Honda baştan arkasında dursaydı, milletin sinirlerini zıplatıp saçmalamasaydı olaylar bu raddeye gelmezdi.Burada konuşunca suçlu oluyoruz. Geri adım attı da ne oldu ? Bin türlü takla attılar sonra araçlara köpük sıkıp kullanıcıyı yolladılar. Onu da yapmayacaklardı da ayyuka çıktı. Burada savunanlar oldu, halen daha savunan var şaka gibi. Burada 50 satır mühendislik bilgisine gerek yok, bu bildiğin ayıplı mal'dır. Ötesi yok.
Sonra ne oldu ? Civic satış rakamları bu hadiseden sonra arttıkça arttı. Tok kapı sesi bu millette nasıl bir körlük ve haz yaratıyorsa Japon sevgisi de öyle bir körlük ve haz yaratıyor![]()
Tok kapı sesi olsun, japon sevgisi olsun, Fordcu olmak olsun, ne olursa olsun insanlar tercihlerinin, beğenilerinin eleştirilmesini sevmiyor. Seçtiği mal, sırf o kişinin kendi tercihi olduğu için bir parça egoizm de katıp konuyu marka sevgisine, taraftarlığa bağlıyor. Eleştirdiğin araba değil insan, o insanın beğenisi, seçimi, fikirleri ve egosu haline dönüşüyor. O sebeple ben insanlarla otomobil markaları üzerine tartışıp konuşmayı sevmiyorum, pek girmemeye çalışıyorum bu konulara.
Son düzenleme: