Türk Halkının Otomatik Vites Fetişi Hakkında

[blogger]

Ben ciddi bir manuel severim ama günümüzde otomatik şanzımanların gerçekten çok iyi noktalara geldiğini kimse yadırgayamaz. Her ne kadar iyi kullanılmadığında sonu pahalı bitse de jilet gibi vites değiştiren DSG, hem çift kavramanın hızında vites değiştiren hem de sorunsuz olan yeni tip tork konvertörlüler kesinlikle çok iyi. Bu tip bir otomatik şanzımana sahip aracı İstanbul gibi yoğun trafikli bir yerde kullanmak kesinlikle manuelden daha keyifli.

Bu zamana kadar Maserati Ghibli SQ4'ten, S63 AMG'ye, Porsche 718 Boxster'a kadar birçok araba kullandım ama ona rağmen güzel vites geçişlerine sahip (mesela Ford modelleri) bir manuel vitesli araçla gazlayınca inanın hala çok keyif alıyorum.

İlk mesajdaki şu " Avrupa'da özellikle bu otomatik sevdasi hiç yok, bir çok manuel araba var. Volvo V90 gemi gibi araba ama manuel bir çok seçeneği var " kısmına kesinlikle katılıyorum. İnsanlar E segmenti arabaları bile manuel alıyor Avrupa'da sene 2020 olduğu halde.

 

[bt]

İstanbul'da dur-kalk şehir içi trafiğinde 2 saatten sonra ben de otm. vites aramıyorum değil, arıyorum. Ama onun dışında hiçbir senaryoda otm araç aramadım, aramıyorum. Konuyla alakasız ama benzer bir durum: Uzun yolda da 2 saatten sonra hız sabitleyici arıyorum, o da yok :'D
Kadınlar neden otm. vites seviyor? Bence topuklu ayakkabılarla gaz fren bir derece de, debriyaja hiç basılmaz ya herhalde ondandır. :d

 

[Kagan]

Ya kendimi tutamadım da, arabanın şasisi motor freni gerektirmiyor ve şanzıman motorla beraber kusursuz çalışıyorsa otomatik daha mantıklı duruyor manuel biraz keyif işi oluyor artık, en azından kendim için.
Hatta bu kombinasyonda Cayman GT4'ün manueli daha pahalı büyük ihtimalle.

 

[Munferit]

Başlıkta çok cinsiyetçi yorumlar görüyorum ve şaşırıyorum buraya yakışmayacak yazılar bence...

Konuya gelince, insanların tercihlerini bu denli yargılamak anlamsız. Kimi için "otomatik şart" oluyor, kimisi için olmuyor. Parası olan alıyor.
Kimseye ne manuel aldı diye çağ dışı derim, ne otomatik aldı fazla para verdi diye enayi...

Bırakın insanlar neyi tercih ediyorsa onu alsın, bunu bu kadar irdelemek garip.

Şahsi görüşüm;
Manuel araba benim için keyif, otomatik araba konfor unsuru...
D segment almayı planlıyorsam konfor için istiyorumdur zaten ve otomatik ararım. Bunda ne var?
Konfor aramasam, farklı unsurlar arasam zaten tercihim D segment olmaz. (Yeni bir arabadan bahsediyorum. Keyif unsuru olan eski nesil araçlardan değil.)
Şimdi bu beni enayi, zevksiz, fetişist veya herhangi başka bir şey mi yapar? Hayırdır parama mı zevklerime mi ortaksınız? diye sorarım adama...

Ek olarak ilk fırsatta bir otomatik araba alma planım var, mümkünse B,C segment hatta... Çünkü ona ihtiyaç var. Benim ona ihtiyacım var. Başkasının zevkine göre ya da ihtiyacına göre mi hareket edeyim napayım. Yanına bir dönem sonra ikinci bir hobi aracı almak istiyorum o da manuel olacak. Görüldüğü gibi benim şartlarım farklı... Herkesin şartları birbirinden farklı olduğu gibi...

 

[mgdedeoglu]

Manuel şirket aracı kullanıyorum. En önemlisi yokuş kalkış desteği var, o olmasa otomatiği çok arardım. 2700 kmde lan keşke otomatik olsaydı dediğim %10'u geçmez. Ama o %10'luk kısımda sol bacak felç oluyor. İsteyen manuel alır, isteyen otomatik alır kimseyi ilgilendirmez. Hele yok kadınlar şöyle, erkekler böyle gibi cinsiyetçi muhabbetlere hiç gerek yok ,trafikte öküz gibi araç kullananların %99.99999'u erkek.

Ha ama bana sorsanız özellikle yoğun trafikte araca beni şuraya götür dediğimde ne gaza, ne frene, ne direksiyona dokunmaya gerek kalmadan o adrese götürmesi. Yolda kaybettiğim zamanı çok daha anlamlı şeyler için kullanabilirim.

 

[diablo]

Başlıkta da mesajda da cinsiyetçi bir kelime ve içerik yok. Ayrıca öyle bir maksadım da yok. Ya çok hassassınız ya da öyle anlamak için ayrı bir çaba gösteriyorsunuz.

Insanların manuel algısına yönelik bazı fikirlerine karşı argüman var sadece. Insanlar nasıl manuel alana kimi nedenlerle eleştirel yaklaşıyorsa o yaklaşıma da aynı şekilde yaklaşılabilir. Ben zaten insanlar nedenn manuel değil otomatik alıyor demedim, benim de ihtiyaçlarım otomatiğe kaydı ve otomatik aracım var. Kimseyi sorgulamadim dediğim gibi manueli sorgulayanlara karşı kimi tezleri kendimce sundum. Sohbet amaçlı açılmış bir konu, o kadar abartmaya veya muhalif olmak zorunda hissetmeye gerek yok

Ek olarak D sınıfı ve konfor ikilisine zaten bir şey demedim, Suv içinde aynı şeyi söyledim otobüs içinde geçerli mesela aracın büyüklüğü ile manuel olmasının bir alakasi yok diyorum

 

[babayimben]

Fetiş değil ihtiyaç bence bu, memlekette en çok araç satılan şehirlerde trafik çok olduğu için böyle olsa gerek. Ben şikayetçiyim gerçi, manuel araba arıyosun bulamıyosun bu yüzden

 

[kenblock]

Cinsiyetçi deyip sonra erkekleri gömmeyin.
Biz cins değil miyiz? Bizim cinsimiz mi kıymetsiz?

 

[Mt.Akina]

Neden otomatik vites sevildiği sorulmuş, başlığa da kadınların-ki sadece kadınlar değil yeni trafiğe girecek tüm bireyler diye de yazılmış- otomatik vitesi daha çok sevdiğini ve manuel vites araçlardan mümkün mertebe kaçtığı ile alakalı birkaç söylem var.

Türkiye'de yaşıyoruz, bir kişi beş kişi 10 kişi değil, demek ki insanların gözünde böyle bir intiba oluşmuş durumda bu konuda. Cinsiyetçilik değil Türkiye'deki durum bu. Yani bu biraz şeye benziyor, ''Türkiye'de çok ekmek tüketiliyor insanlar obez oluyorlar'' demek gibi bir durum. Olmayan bir durumu abartmıyoruz veya karşı cinsi aşağılama yok ki olan durum bu.

 

[DKB34]

Özel bir otomobil olmadıkça, manuel vites almam. Günlük kullanacağım araçta rahatlık ararım, ondan otomatik vitesi tercih ederim.

 

[S.Asil]

Bu konuyla ilgili bir şey anımsatmıştın geçen gel gel @Toprak

 

[Alper45]

Ben bu konuya şu gözle bakıyorum :
İsteyen manuel alır, isteyen otomatik alır. Bu durum aracı alanı ilgilendirir. Bana hayırlı olsun demek düşer sadece.

 

[Onemanband]

İstanbul'a gittiğim zamanlar manuel kullandığıma lanet ediyorum çoğunlukla. Zonguldak'ta mesafeler kısa olduğundan bir sorun olmuyor ama İstanbul'da bildiğin psikolojik eziyet. Hele navigasyon kullanmak zorundaysam ki ben cama ya da ızgaraya telefonu koymam elimde tutarım, bir elin direksiyonda bir elin telefonda arada vites atmaya çalış çıldırıyorum. 20'li yaşlarda hiç böyle düşünmezdim ama 30'dan sonra ciddi ciddi rahatsız olmaya başladım. Hatta daha ileriye gideyim; Zonguldak'ta değil İstanbul'da yaşasam arabayı satar tam otomatik neye param yetiyorsa onu alırdım muhtemelen. Belli yaştan sonra ( herkes için değil tabi ) manuel'i trafikte falan kullanmak gerçekten insanı yoruyor ki bunu araba sevdalısı biri olarak söylüyorum. Arabayı sadece bir yerden bir yere gitmek için kullanan kitle, kadını, yaşlısı eminim benden daha fazla rahatsız oluyordur düz vites kullanımına. Sıfır fiyatlarında aradaki farka rağmen otomatik alır mıydım ? Açıkçası bu değişir. Hayalim olan bir arabaysa trafikte belki düz vitese katlanırdım. Çift kavrama ise hele ki kuruysa asla o farkı vermezdim. Tam otomatik düzgün bir şeyse yine o farkı verirdim sanırım.

Burada yazanı ben yaptım. Arabamı sattım, üzerine para ekleyerek bütçem dahilinde alabileceğim en iyi otomatik şanzımanlı otomobili aldım. Buradakilere ek olarak şunu söylemek istiyorum;

Otomobil bir hobi, bir tutku, bir kültür olmasından önce bir araçtır. Yani eldeki bütçeye göre optimum fayda sağlaması beklenir. Bunu fetiş olarak adlandırmak çok yanlış. Bizim gibi geri kalmış, satın alma gücü düşük toplumlarda insanlar otomobil tercihlerini öncelikli olarak asli ihtiyaçlarına göre yaparlar. aradıkları diğer özellikleri de paralarının yettiği ölçüde alırlar, alamadıklarını da sonradan bir şekilde modifiye ederek eklerler. İşte bu yüzden sokaklarımızda bolca çakma xenon'lu, yazılımlı doblolar görüyoruz. Bu insanların parası iş için kullanmak için 1 ticari, haftasonu binmek için 1 de ekstra otomobil alacak parası olsaydı hiçbiri bu fantazilere vakit ayırmazdı.

Bu yüzden otomatik şanzıman; sayılabilecek diğer faydalarının yanında öncelikle ihtiyaçtır. Özellikle kalabalık şehirlerde. Buna ikna olmayan biriyle yarın saat 17 civarında Florya'dan çıkıp D-100 kullanarak Pendik'e gitmeye hazırım. (yolda kahve ısmarlarım ve netflixten dizi açarım ama sol bacak nakil ameliyatı masraflarına karışmam)

 

[sputnik]

Burada yazanı ben yaptım. Arabamı sattım, üzerine para ekleyerek bütçem dahilinde alabileceğim en iyi otomatik şanzımanlı otomobili aldım. Buradakilere ek olarak şunu söylemek istiyorum;

Otomobil bir hobi, bir tutku, bir kültür olmasından önce bir araçtır. Yani eldeki bütçeye göre optimum fayda sağlaması beklenir. Bunu fetiş olarak adlandırmak çok yanlış. Bizim gibi geri kalmış, satın alma gücü düşük toplumlarda insanlar otomobil tercihlerini öncelikli olarak asli ihtiyaçlarına göre yaparlar. aradıkları diğer özellikleri de paralarının yettiği ölçüde alırlar, alamadıklarını da sonradan bir şekilde modifiye ederek eklerler. İşte bu yüzden sokaklarımızda bolca çakma xenon'lu, yazılımlı doblolar görüyoruz. Bu insanların parası iş için kullanmak için 1 ticari, haftasonu binmek için 1 de ekstra otomobil alacak parası olsaydı hiçbiri bu fantazilere vakit ayırmazdı.

Bu yüzden otomatik şanzıman; sayılabilecek diğer faydalarının yanında öncelikle ihtiyaçtır. Özellikle kalabalık şehirlerde. Buna ikna olmayan biriyle yarın saat 17 civarında Florya'dan çıkıp D-100 kullanarak Pendik'e gitmeye hazırım. (yolda kahve ısmarlarım ve netflixten dizi açarım ama sol bacak nakil ameliyatı masraflarına karışmam)

Çağlayan-1.Levent 1 saat hatta aştığı oluyor (bilmeyenler için: 4-5 kmlik bir yoldan bahsediyorum)...

Otomatik fetişisti İstanbullular, Kabataş'tan bindiği tekneyle beyaz papyon oto pazarına otomatik araç bakmaya gidiyor.

 

[FuckTheFuelEconomy]

Konuda herkes kendi cevaplayabileceği yeri bulup cevaplamış buna bende dahilim Kimisi İstanbul için otomatik şart demiş haklı kimisi İstanbul da otomatik olsa iyi olur rahatlatır demiş kimse sıkışık trafikte otomatik şanzıman kötüdür öcüdür demez. Ayrıca ben İstanbullu olarak çok kez trafikte kaldım illa belli bir rota olmasına gerek yok sürekli açık olan yerin kitlenmesi 5 dk alır arabayı trafiğin ortasında bırakamazsınız, yağmur yağıyordur otobüsten inemezsiniz 3-4 saat bazen tek, bazen 200 kişi o atmosferi yaşarsınız. İstanbul için doğal bir durumdur o trafikte otomatik arabanız da olsa yorulursunuz manuel arabanız da olsa yorulursunuz otomatik bir nebze daha rahattır ancak manuelde sol bacağı kangıren edip kestirecek derecede değildir. İşi gereği İstanbul trafiğini çeken insan (satış mühendisleri, pazarlamacılar, mümesiller ağır vasıta şoförleri, toplu ulaşım şoförleri ki ben daha otm taksi görmedim taksicilerin geneli gayet sağlıklı duruyordu debriyaja basmaktan sola çökük falan değillerdi ) zaten gidip otomatik alsın hakkıdır ama mahalle arasında, küçük trafik olmayan şehirlerde; okula, çarşıya, pazara gidecek olan birey de bir zahmet otomatik şart demesin gülünç oluyor. Parası çoktur almıştır, kabiliyeti manueli kullanmasına engeldir keyifle biniyordur saygı duyuyoruz. Konuyu bence budur fazla abartmaya gerek yok tek kalabalıkta yaşayan bizler değiliz, düne kadar çoğunluk (orta-alt sınıf) manuel araba alıyordu yine aynı trafikteydi hayat şartları iyileştikçe beklentiler de yükseliyor olmayacak şeyler olacakmış gibi önlemler alıyoruz.

 

[kenblock]

Konuda herkes kendi cevaplayabileceği yeri bulup cevaplamış buna bende dahilim Kimisi İstanbul için otomatik şart demiş haklı kimisi İstanbul da otomatik olsa iyi olur rahatlatır demiş kimse sıkışık trafikte otomatik şanzıman kötüdür öcüdür demez. Ayrıca ben İstanbullu olarak çok kez trafikte kaldım illa belli bir rota olmasına gerek yok sürekli açık olan yerin kitlenmesi 5 dk alır arabayı trafiğin ortasında bırakamazsınız, yağmur yağıyordur otobüsten inemezsiniz 3-4 saat bazen tek, bazen 200 kişi o atmosferi yaşarsınız. İstanbul için doğal bir durumdur o trafikte otomatik arabanız da olsa yorulursunuz manuel arabanız da olsa yorulursunuz otomatik bir nebze daha rahattır ancak manuelde sol bacağı kangıren edip kestirecek derecede değildir. İşi gereği İstanbul trafiğini çeken insan (satış mühendisleri, pazarlamacılar, mümesiller ağır vasıta şoförleri, toplu ulaşım şoförleri ki ben daha otm taksi görmedim taksicilerin geneli gayet sağlıklı duruyordu debriyaja basmaktan sola çökük falan değillerdi ) zaten gidip otomatik alsın hakkıdır ama mahalle arasında, küçük trafik olmayan şehirlerde; okula, çarşıya, pazara gidecek olan birey de bir zahmet otomatik şart demesin gülünç oluyor. Parası çoktur almıştır, kabiliyeti manueli kullanmasına engeldir keyifle biniyordur saygı duyuyoruz. Konuyu bence budur fazla abartmaya gerek yok tek kalabalıkta yaşayan bizler değiliz, düne kadar çoğunluk (orta-alt sınıf) manuel araba alıyordu yine aynı trafikteydi hayat şartları iyileştikçe beklentiler de yükseliyor olmayacak şeyler olacakmış gibi önlemler alıyoruz.

İstanbullu deyince, aklıma Ali abimiz geldi. Rahmetli de manuel kullanırdı...

 

[simbat]

2 inci el satış içinde artık manuel tercih oldukça az olmasida bir neden gibi

 

[Alper45]

İstanbullu deyince, aklıma Ali abimiz geldi. Rahmetli de manuel kullanırdı...

Adam hayatta yav yanlış anlaşılmasın

 

[g.c.]

Gazlarken keyif veren araç sahipleri ülkede ki araç sayısının yüzde kaçıdır?

Teknoloji hızla gelişirken manuelde manuel diye tutturmanın manası kalmıyor. Sorunsuz çalışan tork konvertörlü modeller gibi yeni nesil teknoloji barındırıp, arıza halinde DSG gibi ocağımıza ateş düşürmeyecekse kesinlikle otomatik tercih ederdim. Kısa-Uzun mesafe fark etmeksizin o teknoloji bizim için gelişiyor sonuçta

Arabam 4,0 lt atmosferik olur, V6 olur, benzin 1 lt 1 tl olur, sırf sürüş keyifi için bile manuel alırım ama low cost familiy carlar ile hangi keyif

 

[mehmeetakiff]

Yarım saatlik yolu dur kalk trafikte 2 saate gidince bazen keşke şu araba otomatik olaydı diyorum açıkçası... (Bursa'da ne arar la trafik demeyin cumartesi öğleden sonra ve hafta içi akşam saatlerinde kilit oluyor) Manuel zevkli ama günlük kullanılacak A'dan B'ye gidilecek bir araba ise kesinlikle otomatik olmasını tercih ederim ben. Trafiğe girmeden kullanılacaksa kesinlikle manuel ama..