Doğru Bilinen Yanlışları Düzeltmek / Teknik Bilgilendirme

Güzel konu, paylaşım için teşekkürler. Bilmediğimiz bir şey daha öğrendik sayenizde. Ancak bahsedilen hasarlar belli ki bazı motorlarda olurken bazı motorlarda olmuyor, bunun sebepleri neler. Hangi tip parça kullanımı mesela bu duruma yol açıyor ya da hangi motorlarda yaşarız hangilerinde yaşamayız. Yaklaşık 20 yıla yakındır LPG'li araç kullanıyoruz, bazılarında supap hasarına neden oldu, ancak 460 bin km sadece lpg'de hatta afr ayarı da olmadan kullandığımız araç oldu ve bırakın supap hasarını, üst kapak dahi açılmadı. Ancak bir aracımızda da 40 bin km'de supap erimesi sonucu değişime gitmek zorunda kaldık.

2007 1.6 Ford Focus 460 bin km
2009 1.6 Chevy Cruze 40 bin km
Rica ederim.

Aslında olay daha ziyade motorda kullanılan parçalarla alakalı. Biraz da tasarımla alakalı.

Mesela Honda'ların supapları uzasa da mekanik itici oldukları için supap ayarı mümkün. Hidrolik iticide bu çok mümkün olmuyor.

Genelde Japon ve Kore araçlarının motorları lpg'ye oldukça dayanıklı oluyor. Kore'de falan lpg kullanımı çok yaygın çünkü. Özellikle taksilerde. Haliyle üretilen ürünler de ona göre tasarlanıyor. Fakat mesela bir İngilizin veya Almanın zaten böyle bir derdi yok.

Kullanım karakteriyle de alakalı. Aslında günlük kullanılan, doğru dürüst gazlama görmeyen motora lpg çok da bir şey yapamıyor. Fakat gazlanan veya kasasına göre motor gücü az olduğu için yük altında çalışmak zorunda kalan motorlarda görülebiliyor böyle şeyler.

Kıssadan hisse: Motorda kullanılan malzeme ve kullanım karakteri.

Not: Rampalarda benzine alarak kullandığım Opel Insignia 1.6 turbo makinenin, malum firmada afr ayarı yapılmış olmasına rağmen (yalan dolan işler, regülatör basıncı aşırı yüksek, rölantide zengin kalıyor, ayrıca regülatör yedi vs bir sürü işçilik hatası var) 65-70 bin km civarında soğukta stop etme ve çekiş kaybı sebebiyle supapları ölçüldü ve değişti :)
 
Afr ayarını gereksiz bulmuyorum, özellikle kaliteli olmayan lpg kitleriyle çoğu lpg de yürümeyen aracı yürür hale getirdim o işlem sayesinde ya da çekiş kaybı çok olan araçlarda bu kaybı en aza indirebildim. Aynı şekilde kaliteli beyni olan kitlerle de hiçbir etkisinin olmadığı durumları da yaşamadım değil.
Ancak sizin bakış açınızı da iyi anlıyorum ve şöyle yorumluyorum. Afr ayarı da bir ilah değil, her şeyi çözmez lpg kaynaklı oluşabilecek arızaları önlemez. Bazı faydalarının olduğu da kaçınılmaz bir gerçek.
 
  • Beğeni
Tepkiler: OguzhanC
Afr ayarını gereksiz bulmuyorum, özellikle kaliteli olmayan lpg kitleriyle çoğu lpg de yürümeyen aracı yürür hale getirdim o işlem sayesinde ya da çekiş kaybı çok olan araçlarda bu kaybı en aza indirebildim. Aynı şekilde kaliteli beyni olan kitlerle de hiçbir etkisinin olmadığı durumları da yaşamadım değil.
Ancak sizin bakış açınızı da iyi anlıyorum ve şöyle yorumluyorum. Afr ayarı da bir ilah değil, her şeyi çözmez lpg kaynaklı oluşabilecek arızaları önlemez. Bazı faydalarının olduğu da kaçınılmaz bir gerçek.
Aynen öyle.

Zaten aşırı fakir veya aşırı zengin karışımları, arıza lambalarını, gaz tepkisindeki bozuklukları vs afr ayarıyla önlüyoruz. Günlük kullanımda arızasız, sıkıntısız çalışmasını sağlıyor yani.

Yoksa %30-40 zengin veya fakir karışım ayarlanmış lpg kitleri gördü bu gözler. (Neyse ki oksijen sensörü sayesinde düzeltme uygulanıyor da motor böyle ekstrem noktalarda çalışmıyor -yarı gazdan sonrası hariç- )

Fakat motorun biraz üstüne çıkayım dersen, yetmez :)
 
Ben de bu bilgilendirici konuya merak ettiğim bir sorumu yazayım.

PSA tarafında olan 1.2 Puretech motorun triger sisteminin yağlı olmasıyla alakalı aslında. Bu sistem tam olarak ne işe yarıyor? Zincirli olmayan bir sistemde neden böyle bir teknoloji kullanma gereği duyuluyor?

Güncelde bu motoru kullanan araçların kayışlarından kopan minik parçaların yağ kanallarını tıkamasıyla ilgili ciddi problemler var. Twitter’a puretech yazmak bile yetiyor. Özellikle yurtdışı forumlarda sıklıkla 30-40K geçen araçlarda sıkıntılar yaşayan çok var. (Bizde de var bu motor 43K’da ve sanırım sorun yaşamaya başlayanlardan biri de biziz.)

Çoğu kullanıcı önlem olarak iki bakımda bir triger kayışı değiştirdiğini falan söylemiş. Yaklaşık 30-40K’da bir gibi.

Şöyle bi search edince bile en çok aranan önerilerde ilginç aramalar karşılıyor 😅

0a6285a8-f83c-4f3e-a238-c50441c2e266.jpeg


Kısaca neden böyle bir sistem kullandılar bu motorda gerçekten merak ediyorum. Tam olarak neye faydası var?

Bu arada bizdeki araçta sıfırdan beri ilk sahibiyiz. Yetkili serviste bakımları günü gününe olan bir araç.