Semtimizin bir tanesiydi Müjgân. Saçları sırtına kadar sırma sırma dökülür, elleri ufacık, gözleri dört defa lacivertti. Bedeni her ne hikmetse o da bana gönüllüydü. Öyle bir sevdim ki Müjgân’ı, dünyamı şaşırdım, haddimi bilemedim, evleniriz gibi geldi bana. Evimiz, yuvamız olur, ışığımız yanar, fakir soframız kurulur gibi geldi. Sahil bahçesinde gazoz içerekten gizli gizli mal-û hülya kurardık. Sonra da çarşılara giderdik, eşya beğenirdik elden düşme; aynalı konsolumuz, topuzlu karyolamız bile olacaktı.
Müjgân’ın her an her bi daim yanında olacaktım.
Ama olmadı, gitti.
Nereye mi ?
Paraya gitti abicim, paraya !
Nasıl da sevmiştim yıllarca ben seni
Her akşam üstü bekledim yollarını
Elbet bir gün biz yuva kurarız derken
Duydum evlenmişsin sen zengin bir gençle
Zengin olsaydım sensiz kalmazdım
Her an düşünüp seni hiç ağlamazdım
Param olsaydı aşkım kalırdın
Seve seve yanımda benimle yaşardın
Nikah resimlerimizi de çektirdik. Sonra karpuzcu Raşit Abi’nin kayınbiraderine borç ederekten nişan yüzüklerimizi de yaptırmıştık.Ama Müjgân takmadı bunu, takamadı uçuverdi elimden. Meğer gizlice altın bir kafes bulmuş kendine. Müjgân’ın gelinliğini hususi diktirmişler, benim gibi kiralık tel duvak almaya kalkışmamışlar. Öyle sevindim ki mesut ve bahtiyar olsun diye dualar ettim. Müjgân gibi ben de birbirimize ettiğimiz sözleri, ettiğimiz yeminleri unuttum.
Bi daha mahalleye gelmedi Müjgân, gelemedi.
Bizim dar ve eski sokaklara otomobili sığmıyormuş dediler.
Senede birkaç ay zaten Avrupa’daymış dediler.
Zaman şifalı bir ilaçtır unutursun dediler.
Unuttum ben de.
Hiç aklıma gelmedi.
Hatırlamıyorum bile Müjgân’ı!
Hatırlamıyorum !!!
Öptüğünü düşünüyorum dudak yerine parayı
Para için açar mı sevişenler arayı
Madem para mühimdi al koluna parayı
Çantana da koysan aldığın o kocayı
Zengin olsaydım sensiz kalmazdım
Her an düşünüp seni hiç ağlamazdım
Param olsaydı aşkım kalırdın
Seve seve yanımda benimle yaşardın
Müjgân’ın her an her bi daim yanında olacaktım.
Ama olmadı, gitti.
Nereye mi ?
Paraya gitti abicim, paraya !
Nasıl da sevmiştim yıllarca ben seni
Her akşam üstü bekledim yollarını
Elbet bir gün biz yuva kurarız derken
Duydum evlenmişsin sen zengin bir gençle
Zengin olsaydım sensiz kalmazdım
Her an düşünüp seni hiç ağlamazdım
Param olsaydı aşkım kalırdın
Seve seve yanımda benimle yaşardın
Nikah resimlerimizi de çektirdik. Sonra karpuzcu Raşit Abi’nin kayınbiraderine borç ederekten nişan yüzüklerimizi de yaptırmıştık.Ama Müjgân takmadı bunu, takamadı uçuverdi elimden. Meğer gizlice altın bir kafes bulmuş kendine. Müjgân’ın gelinliğini hususi diktirmişler, benim gibi kiralık tel duvak almaya kalkışmamışlar. Öyle sevindim ki mesut ve bahtiyar olsun diye dualar ettim. Müjgân gibi ben de birbirimize ettiğimiz sözleri, ettiğimiz yeminleri unuttum.
Bi daha mahalleye gelmedi Müjgân, gelemedi.
Bizim dar ve eski sokaklara otomobili sığmıyormuş dediler.
Senede birkaç ay zaten Avrupa’daymış dediler.
Zaman şifalı bir ilaçtır unutursun dediler.
Unuttum ben de.
Hiç aklıma gelmedi.
Hatırlamıyorum bile Müjgân’ı!
Hatırlamıyorum !!!
Öptüğünü düşünüyorum dudak yerine parayı
Para için açar mı sevişenler arayı
Madem para mühimdi al koluna parayı
Çantana da koysan aldığın o kocayı
Zengin olsaydım sensiz kalmazdım
Her an düşünüp seni hiç ağlamazdım
Param olsaydı aşkım kalırdın
Seve seve yanımda benimle yaşardın