Merhaba. Ufak tefek güncellemelerle tekrar karşınızdayız.
Tam zamanlı programladığım işimden part-time programlamaya geçtim. Okulumu uzattığım için böyle bir aksiyon almam gerekiyordu. Okulun ikinci dönemine kadar bu şekilde çalışmaya devam edeceğim. Arabamla alakadar olacak biraz daha vaktim oluştu. Bu sayede bir önceki yazımızda bahsettiğimiz problemlerin üzerine eğilme, çeşitli güncellemeler yapma fırsatı bulabildim.
Öncelikle sızıntı yapan şanzıman, kusursuz bir şekilde onarıldı.Şanzımanın ilk inişinde grup bilyası değişmişti. Problemin aslında istavroz dişlisi olduğunu fark edememişler. Parça değiştirildi. Bu sefer loctite kullanılarak kapatılmasını istedim. Oldukça başarılı bir revize olduğunu söyleyebilirim. Şanzımandaki şikayetlerimiz tamamen geçti. Vites geçişleri ve vites konumlarında olumlu değişimler var. Önceki konumuna göre short-shifter takmışız gibi bir geçiş söz konusu. Sonrasında yağ tapasında ufak bir sızıntı keşfettik ancak, bakır etrafına geçirilen silikon contalı bir tapa bulmamla problem giderildi.
Geçtiğimiz yazıda turbo keçelerinin durumundan bahsetmiştim. Şanzımandaki yağ sızıntısının egzoz manifolduna değerek duman çıkarması, keçelerin vidalarının eksikliği sebebiyle katalizöre değmesi ve yanması sonucu, kaput altında rahatsız edici bir görüntü ve yağ kokusu söz konusuydu. 1.4. HDI'larda yağ pompası civarındaki sızıntı kroniktir. Yağ buharı şeklinde oluşur, birikme yaparak kirli görünüme ve yağ kokusuna sebep olur. Dolayısıyla onarım için acele etmeye gerek yoktur fakat düzenli olarak temizlenmesi gerekir. Motorun alt kısmındaki yağ sızıntılarını Cemal Usta'da temizledik. Kuvvetli bir degreaser kullanıldı. Keçeler de sıfır alınarak takıldı. 3 parçalık sete 450 TL para verdik. Eksik vidalar da tamamlandı. Bu sayede keçe katalizöre değmiyor, alta doğru bir hava akışı sağlanıyor.
Tabii ki bu aşamada motor kısmından bazı parçalar söküldüğü için, kaputu açınca oldukça kirli bir manzarayla karşılaşıyorduk. Ben de bu duruma DBY Detailing'de el attım. Krank sensörü, debimetre, korna rölesi, fan rölesi, fanın kendisi, bizim sonradan eklediğimiz ve geçici olarak sabitlediğimiz xenon balastı ve amerikan park modülü gibi aksesuarlar, açık elektronik devreler. Bu sebeple su kullanmadan temizlik yapmak gerekiyordu. Bu hususta en büyük destekçimiz Würth Motor Temizleme Spreyi ve hava kompresörü. Ürünün içeriğindeki degreaser sayesinde yağ kalıntıları kolaylıkla çözülüyor. Ben polen filtresini çıkardım. Zira polen filtresi kapağını çıkarınca, aracın ön camının altında çok sayıda kirle karşılaşabiliyorsunuz. Bu kısmı hava ile temizledikten sonra, tesirli bir genel temizleyici ile kabin filtresinin olduğu alanları, detay fırçasının yardımıyla temizledim. Ardından polen filtresine uzaktan hava tutarak temizliğini sağladım. Karbon içerikli bir filtre olduğu için koku alma problemi yaşatmıyor. Motor geneline Würth Motor Temizleme Spreyi püskürtüp, 5 dakika kadar bekledim. Bu etapta spreyi abarttım ki, yağ kalıntıları kolaylıkla çözülsün. Ardından yağ birikintisi tespit ettiğim alanlara hava tutarak, ürünün akıp gitmesini sağladım. Bu işlemi birkaç kere tekrar ettikten sonra süslemeye hazır, temiz bir motorunuz oluyor. Son aşamada würth motor temizleme spreyini yüzeye püskürtüp, öylece bıraktım. 10 dakikalık bekleme süresinin ardından temiz mikrofiber bez ile ürünü plastik aksamlara yedirdim. Turbo keçesine takılan civataları boyayarak, paslı görüntülerini giderdim.
İstanbul'dan dönerken yanımda bir hediye getirdim. O da orjinal VTR-VTS kalıbından alınmış fiber spoiler. Bizdeki ASD tipi spoiler hoş. Fakat boya ve tesviye istiyor. Bununla uğraşmak yerine, yeni spoiler aldım ve DBY'nin güvenilir ellerine bıraktım. Artık parça boya, lokal boya hizmeti veriyoruz. Sağolsun, en son uğradığımda tesviye ve astar işlemleri tamamlanmış, kontrol boyası atılmıştı. En son aşamada yoklama macunu atılıp, EZR rengine boyanacak.
C2 grubundan bir abimiz C4 jantlarını çok beğeniyordu ve VTS jantları vardı. Bir gün böyle bir değişim teklif etti. Kendisini ikna etmeye çalıştık, "Abi bak elindeki jantlar VTS jantı, arasan bulamazsın bir daha" dedik. "Siz gençsiniz, ben yarın arabayı satarım, siz binersiniz" dedi. Sağolsun, o bizi ikna etti. Netekim çok iyi durumdaki VTS jantlarına kavuştuk.
İlerleyen dönemlerde bu jantlar gun metal rengine boyanacaklar. Orta kapakları C4 jantlarından kalan. Epey kırıkları var. Tırnakları sağlam olduğu için onarılabilir. Kış aylarında uğraşacak bol bol vaktimiz olacak. Bu sebeple dert etmiyoruz. Zaten 1-2 ay içerisinde kışlık teneke jantlarımıza geçeceğiz. Önceliğimiz onları eski renklerine boyamak. Tekrar parlak gri olacaklar. Ortalarına berlingo kapaklarını takıp devam edeceğiz.
Instagram'da "06eb3569" hesabını takip etmeyi unutmayın.
Doğu Garaj sundu..
