KAPALI DSG Sorunu

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

alptamer

Profesör
995
Marka
BMW
Bu konuyu aradım, bulamadım. Forum ahalisinin görüşünü gerçekten merak ediyorum. Yer yer başka konularda bu meseleyi tartışıyoruz, eleştiriyoruz, övüyoruz. Bu sefer gerçekten seviyeli bir şekilde konuşalım şu meseleyi.

Benim düşüncelerim şöyle:

Audi Q5'imiz vardı, 2009 model. 2.0 TFSI ve S-Tronic şanzıman kombinasyonlu bir şekilde kullandık. S-Tronic, genelde insanlar tarafından yakınıldığı gibi kaçırmaya başladı. Ne demek bu? Sanki vitesi kavrıyor, sonra bırakıp bir daha kavrıyor gibi davranıyordu.
4.000 Euro'luk hasar çıkardı. Doğuş Oto garanti kapsamında değiştirdi. Yaklaşık 5 bin km sonra bir kez daha aynı problemi yaşadık. Yine değişti, yine para ödemedik.
En son arabayı satmaya yakın yine aynı problemi çıkarıyordu, sattık kurtulduk.

Şimdi durum çok acı aslında, kronik problem olduğu çok net. Fakat uzun zamandır, normal otomobil kullanan yakın çevremden DSG ile ilgili şikayet duymadım. He eğer motoru yazılımlayıp, şanzımanın kalibrasyonunu bozacak hareketler yaparsanız bozulabilir. Fakat o zaman da her tarafta ağlamanın anlamı yok, VAG grubu sonuçta fabrikadan öyle çıkarmamış.

Biri gelip DSG araç almak istiyorum dediğinde ona önerir misiniz? Neden önermezsiniz? Merak ediyorum, cevapları bekliyorum...
 
  • Beğeni
Tepkiler: EmreKRC
Nissanı bilemem benim tüm şanzımanı değiştirmem 1500-2000 lira şuanki japonya kuruyla.Herneyse benim cvt yazımı okuduysan aklında kalan bişeyler olmalı.Gaz pedalıyla senin aranda baya bir bilgisayar var hissi oluşuyor.Bu sürüş dinamizmini baltalıyor.Şöyle diyeyim sen gaza 3/5 bastın aniden diyelim.O ise haa evet 3/5 de diretiyor o zaman eğim şu bu istediği torku burda vereyim çok olmasın ama vs vs vs diye bir işlemden sonra gerekli tork bandını patinaja kalmayacak fazla torku da vermeyecek tam 3/5 istediğimi verecek şekilde ayarlıyor.Eh bu da seni uçak kaptanı hissediyor.Gaz %60 açılsın sağ motor tamam sol motor tamam vs vs yani. Hıı olayını honda 1,5 turbo civicle deneyimledim.Yazıklar olsun dedim döndüm 4 ileri corolla mmt sini koysalara daha iyi yürüyebilirdi.Yok ya ikisi de b.k
İstisnalar kaideyi bozmaz CHR kalibrasyon konusunda kötü değil ama özellikle 1.5 Civic bu konuda çok zayıf. Keza Nissan modelleride bu konuda vence başarısız. CVT bir Toyota henuz deneyimlemedim ama testler ve yazılar gösteriyor ki hala tam anlamda süper bi şanzıman olmuş değil.
 
Ben satmiyorum yahu su piyasada en azindan satmam otv dusmedigi takdirde elimdekini koruma moduna gectim
Heh aman aman satma valla bizde şu an eldekini bi 3 yıl koruma moduna geçtik ki aslında alırkende yeni veya makyajlı çıkınca satarız diye almıştık. Haa ama ÖTV düşse sihirli bir değnek dokunsa da 280'lik Superb alabilsek ama nerdeeeeee :(:( ÖTV'den önce araba 160k ya satılıyordu ya :(.
 
  • Beğeni
Tepkiler: Sailor
İstisnalar kaideyi bozmaz CHR kalibrasyon konusunda kötü değil ama özellikle 1.5 Civic bu konuda çok zayıf. Keza Nissan modelleride bu konuda vence başarısız. CVT bir Toyota henuz deneyimlemedim ama testler ve yazılar gösteriyor ki hala tam anlamda süper bi şanzıman olmuş değil.
Nissana güveniyorum ama yüksek torklu modellere ağır kanlı cvt koyuyolar ki elinde patlamasın.İstisna dediğin Dünyanın en büyük 3 markasından ikisinin kullandığı cvt şanzımanlar Gtep.Kaide cvt ler iyi halde istisna ise honda falan vs işte:D
 
Heh aman aman satma valla bizde şu an eldekini bi 3 yıl koruma moduna geçtik ki aslında alırkende yeni veya makyajlı çıkınca satarız diye almıştık. Haa ama ÖTV düşse sihirli bir değnek dokunsa da 280'lik Superb alabilsek ama nerdeeeeee :(:( ÖTV'den önce araba 160k ya satılıyordu ya :(.
Ahahah madem konu dsg den sapti sapacagi kadar ev fiyatlari dustu ins arabada duser :)
 
Trafikte manuel moda al, birde kalkta ikiye alır gibi yap geri bırak, üçe geçirir gibi yap fake at geri çek falan... Otomatik şanzımanlı arabada sadece uzun beklemelerde boşa alırım, bir de park ederken şanzımana yük bindirmem o kadar. Diğer şeylerle uğraşacaksam otomatiğin ne özelliği kalıyor. Hemde İstanbul gibi bir yerde yaşıyorsanız o yazılanları çok sık uygulamanız gerekir, bilmem kaç ms hızlı vites atacak diye değer mi? Yerine göre değebilir ama kendi kullanım şartlarıma göre düşünüyorum, değmez. Manuel al geç işte, lakırtı geldi mi? ısındı mı? kavrama bitti mi? şanzımana bir kaç bin lira girdi mi? iyi niyet garantisi var mı? (bu hele başlı başına bir saçmalık, yetkili servise bağımlı etme taktiği, sorun varsa yapacaksın arkadaş o kadar) o oldu mu bu oldu mu düşünmeye gerek yok.

DSG hakkında çok fazla şikayet okudum, duydum hâlâ da okuyoruz duyuyoruz. Bir malda sorun varsa az satsın çok satsın fark etmez ortaya çıkıyor. Bu DSG kadar konu olmadı ama Egea'nın 1.4 benzinli motoru için yağ yakıyor diyorlar. O arabanın en az satan motorudur herhalde ama az satılmasına rağmen sorun varsa çıkar ortaya işte.
Bu şanzımanlı arabayı tercih etmem, çevremden bana danışan olursa da önermem (hele ikinci el kesinlikle). Gidip alıp sorun yaşarsa da dövünmesi yersiz, bile bile lades. Piyasada satılan bir çok otomatik vitesli araba var, bozulmasının anormal sayılacağı, sorun çıkarmayan bir çok şanzıman var. DSG'nin sorun çıkarmasına şaşıracak, anormal bulacak var mı? Varsa da azınlık.
 
Ben her zaman Tork konverterinin bir savunucusu olarak görürüm kendimi. Benzin ucuz olsa, yada bu kadar trafik İstanbul'da olmasa, Tork konverter gibisi yok. Motorun gücünü katlayıp, 1000 cc motoru bile 250 newtonmuş gibi güc üretmesini sağlayan bu harika aktarma organını bence hiçbir zaman vazgeçilmemeli.
Eski teknoloji gözüyle bakılıyor ama, eski olan şey, likid kavrama değil, şaftın üstündeki Dünya dişlileri ile oranlanmış 4 ileri şanzımanlardır.

Tork konverterli 9 lieri Zf 9hp gibi şanzımanlar, Psa 6 ileri egt6 tipi modeller, tork konverterinde en az çift kavramalı şanzımanlar kadar ekonomik olduğunu gösteriyor.

Tork konverterinin tek sıkıntısı gücü esnetmesi, Motor devirini anlık iletmek yerine yay gibi gerip vermesi anlık hızlanmalarda mili saniyelerce beklemeye sebeb olmasıdır. Ama bununda sayesinde, motorun ömrü uzuyor.

Şöyle bir örnek vereyim, kaç tane internette Hyundai tam otomatik aracı bozulan kişi gördünüz. Bir elin parmaklarını geçmez.
 
Son düzenleme:
  • Beğeni
Tepkiler: alptamer
Torkkonvektörü kullandıktan sonra başkası yoruyor insanı. Duruyorsun N ye al, dik yokuş dik iniş manuel e al. direksiyon sağa ya da sola meyilli ise hızlı kalkma, yok yokuşta şu kadar saniye oldu araç geri kaçmaya başlayacak diye saniye say. Yok park esnasında ileri gerilerde gaza bas
ooooo ne anlamı var otomatiğin? 34 km yi 4 saate yakın sürede gittiğim zamanların olduğu ortalama hız olarak aracın 17km gösterdiği şu İstanbul da özellikle diğer otomatikler bana eziyet gibi geliyor. 6 ileri torkkonvektörü hayat.
 
  • Beğeni
Tepkiler: bt
Trafikte manuel moda al, birde kalkta ikiye alır gibi yap geri bırak, üçe geçirir gibi yap fake at geri çek falan... Otomatik şanzımanlı arabada sadece uzun beklemelerde boşa alırım, bir de park ederken şanzımana yük bindirmem o kadar. Diğer şeylerle uğraşacaksam otomatiğin ne özelliği kalıyor. Hemde İstanbul gibi bir yerde yaşıyorsanız o yazılanları çok sık uygulamanız gerekir, bilmem kaç ms hızlı vites atacak diye değer mi? Yerine göre değebilir ama kendi kullanım şartlarıma göre düşünüyorum, değmez. Manuel al geç işte, lakırtı geldi mi? ısındı mı? kavrama bitti mi? şanzımana bir kaç bin lira girdi mi? iyi niyet garantisi var mı? (bu hele başlı başına bir saçmalık, yetkili servise bağımlı etme taktiği, sorun varsa yapacaksın arkadaş o kadar) o oldu mu bu oldu mu düşünmeye gerek yok.

DSG hakkında çok fazla şikayet okudum, duydum hâlâ da okuyoruz duyuyoruz. Bir malda sorun varsa az satsın çok satsın fark etmez ortaya çıkıyor. Bu DSG kadar konu olmadı ama Egea'nın 1.4 benzinli motoru için yağ yakıyor diyorlar. O arabanın en az satan motorudur herhalde ama az satılmasına rağmen sorun varsa çıkar ortaya işte.
Bu şanzımanlı arabayı tercih etmem, çevremden bana danışan olursa da önermem (hele ikinci el kesinlikle). Gidip alıp sorun yaşarsa da dövünmesi yersiz, bile bile lades. Piyasada satılan bir çok otomatik vitesli araba var, bozulmasının anormal sayılacağı, sorun çıkarmayan bir çok şanzıman var. DSG'nin sorun çıkarmasına şaşıracak, anormal bulacak var mı? Varsa da azınlık.
Torkkonvektörü kullandıktan sonra başkası yoruyor insanı. Duruyorsun N ye al, dik yokuş dik iniş manuel e al. direksiyon sağa ya da sola meyilli ise hızlı kalkma, yok yokuşta şu kadar saniye oldu araç geri kaçmaya başlayacak diye saniye say. Yok park esnasında ileri gerilerde gaza bas
ooooo ne anlamı var otomatiğin? 34 km yi 4 saate yakın sürede gittiğim zamanların olduğu ortalama hız olarak aracın 17km gösterdiği şu İstanbul da özellikle diğer otomatikler bana eziyet gibi geliyor. 6 ileri torkkonvektörü hayat.
Bu iki yoruma da sonuna kadar katılıyorum. Her şeyden önce, ben bir dünya para verip araba alıyorsam, o arabaya güvenmeliyim. Yolda bıraktığında garanti kapsamında ücretsiz değiştiriyorlar diyerek kendimi avutma peşine düşmemeliyim. Vitesi P'ye alıp aracı terket dediğinde "olsun, zaten garantisi var" demem, o arabayı tekmelemeye başlarım. Arabasın sen, sahibini yolda bırakması için değil, götürmesi için üretilmişsin. İnatçı eşekten farkın burada. :) Kronik arızaları varsa, "eskisi kadar da görülmüyor yahu" argümanı benim için kabul edilebilir değildir. Tabii ki bütün arabalar insan eliyle üretilmiş, hatası kusuru illaki çıkabilir. Garanti de bu yüzden var. Eğer aldığım garantili araç beni yolda bırakırsa garanti kapsamında onarımının yapılması yetmez, benim tüm zararlarımın "iyi niyet kapsamında" karşılanmasını beklerim.

Ha bedava verilir, üzerime de zimmetlenir, aman bozmayayım diye narin şekilde kullanmak zorunda kalırım ona kabul. Yok efenim yokuşta el freniyle kalk, düşük hızda ilerlerken manuele al, durunca boşa al... Eee? Paşamızın narin dişlileri mekatronikleri bozulmasın diye bu kadar uğraşacaksam nerede kalıyor bunun otomatikliği?

Bir de DSG özelinde konuşacak olursam: Farklı arabalarda defalarca kullandım, sürüş sırasında bana hiç güven vermedi. Aklıma ilk gelenlerden Mercedes'te ve Hyundai'de de DCT kullandım. Özellikle Mercedes'tekini öyle bir kullandım ki, arabadan indiğimde lastiklerden duman tütüyordu. Ama şanzıman hiç şikayet etmedi. Onlardaki tokluğu, sağlamlık hissini DSG'den alamadım. Şıngır şıngır takır tukur sürekli bir "bt yavaş ciğerimi söktün" hissi aldım şanzımandan. Bu nedir dedim, benim gözüm kulağım şanzımanda mı olacak araba kullanırken? Ha, bu arada kullandığım DSG'lerin hepsi DQ200 kuru kavramaydı. Belki üst modelleri kullandığım diğer çift kavramalılar gibi sağlam hissettiriyordur. O zaman İstanbul gibi "Yeditepe" olmayan ve 4 saat dur-kalk trafikte mahsur kalınmayan şehirlerde diğer çift kavramalılar gibi DSG'nin üst modellerini de alınabilir bulabilirim.

Hiçbir koşulda çift kavrama şanzımanları İstanbul için mantıklı bulmuyorum.
 
Son düzenleme:
Bir de DSG özelinde konuşacak olursam: Farklı arabalarda defalarca kullandım, sürüş sırasında bana hiç güven vermedi. Aklıma ilk gelenlerden Mercedes'te ve Hyundai'de DCT kullandım. Özellikle Mercedes'tekini öyle bir kullandım ki, arabadan indiğimde lastiklerden duman tütüyordu. Ama şanzıman hiç şikayet etmedi. Onlardaki tokluğu, sağlamlık hissini DSG'den alamadım. Şıngır şıngır takır tukur sürekli bir "bt yavaş ciğerimi söktün" hissi aldım şanzımandan. Bu nedir dedim, benim gözüm kulağım şanzımanda mı olacak araba kullanırken? Ha, bu arada kullandığım DSG'lerin hepsi DQ200 kuru kavramaydı. Belki üst modelleri kullandığım diğer çift kavramalılar gibi sağlam hissettiriyordur. O zaman İstanbul gibi "Yeditepe" olmayan ve 4 saat dur-kalk trafikte mahsur kalınmayan şehirlerde diğer çift kavramalılar gibi DSG'nin üst modellerini de alınabilir bulabilirim.
Ailede 1.2 tsi dsg jetta ve 5.20i var. 1.2 tsi dsg kombinasyonu inanılmaz güzel olmuş. Motorun şanzımanla uyumu o kadar güzel ki bu zaten hem tüketime hem performansa olumlu katkıda bulunuyor. Şanzımanın kodunu bilemiyorum fakat sürüş sırasında, vites geçişleri esnasında, gaza her bastığımda zf'de ki o tokluğu ve kırılgan hissettirmeyen yapısını bulamadım. Geçenlerde henüz 650 km'de olmasına rağmen şirket aracı 2.0 tdi passat dsg kullanmıştım. Yaklaşık 3-4 saat boyunca aracın tabiri caizse canını alarak kullandık. Yokuşlarda bir kaç yerde saçmalaması haricinde 1.2 tsi dsg'de deneyimlediğim o narinliği ve kırılgan hissi almadım. Oldukça tok ve sağlam hissettiriyordu her aşamada. Onca zorlamaya rağmen ısınmadı bile ki şahıs üzerine bir araç olsa yani şahsi kullanım için para verilip alınmış olsa kimse bizim kadar zorlamaz kendi aracını diye düşünüyorum.

Neticede, trafikte kullanılacak ve yüksek performansla işi olmayan araçların tork konvertör şanzıman olması taraftarıyım. Hele ki tüm 1.5-1.6 dizel motorların zaten iyi kalibre edilmiş tork konvertör kullanmasından yanayım. Fakat 2.0 passat'ta kullandığım ve oldukça sağlam hissettiren o dsg versiyonunu da kabul edebilirim. Çünkü gerçekten sağlam hissettiriyordu.
 
  • Beğeni
Tepkiler: Mehmet ve bt
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...