Bugün İzmit oto sanayide GoodYear bayiine görüş almak için gittim. Durumu anlattım. kaç sezondur kullandığımı, sürekli mi kullandığımı, kaç km olduğunu filan sordular, lastiği de biraz incelediler. Normal dediler, bu lastiklerin ömrü 40k km kadar, sizinki de artık bitmiş dediler. EfficientGrip Compact modeline fahiş fiyat çektiler 275₺, onu direk eledim. Şu an kullandığım lastiklerin yenisi de 325₺ imiş. Koşarak çıktım bayiden. Bir tane Dunlop-Falken-Petlas bayii vardı ona gittim. Dunlop ve Falken seçeneklerine zaten sıcak bakıyordum ve tanesi 235₺ fiyattan Dunlop SP Touring R1 almış bulundum. Forumda Falken'e olumlu referans da vardı ama elimle lastik yanaklarını incelediğimde Dunlop'un daha sert olduğunu fark ettim. 70 yanağın yumuşağı zorlamaya gelmez, janttan atar diye düşündüm. Sonuçta Made in Çankırı lastiğim oldu :) Lastikler 2018 15.hafta üretimi. 15 yaşından küçük araçlara yol yardımı da veriyorlarmış, Süleyman'ı Allah kurtarsın dediler:p Eskilerini de kışlık olarak kullanırım deyip aldım, kömürlüğe koydum.
Ekli dosyayı görüntüle 17926 Ekli dosyayı görüntüle 17927

Lastiğimizi 163.750 km'de değiştirmiş oldum.

Lastikleri taktırınca gözüme çarpan ilk iki şey, bunun deseninde yön değil inside/outside mevzusunun olması ve Goodyear gibi offset'inin olmaması. Offset olmayınca süspansiyonun negatif kamber açısı daha net anlaşılır oldu. Lastikçiden ayrılıp yola çıktıktan sonra Goodyear Vector 4 Seasons Gen-2 çok kaliteli lastikmiş dedim. Yol tutuşu filan hava ısınınca bitti ama 40k km yapmış lastikten sonra yeni lastik takınca arabanın bambaşka bir hal almasını beklerdim. Öyle olmadı. Gürültü seviyesi aynı, konfor seviyesi de aynı, düz yol sürüşü de aynı, o yüzden eski lastiklere saygım bir kat arttı. :) Hatta düz yolda biraz sağ sol yaptım, eskisinin sağlam zamanlarındaki aracı yönlendirme keskinliği daha bile iyiydi. Ama hep söylediğim şeyi, eskisinin kurudaki fren mesafesi zayıflığını bunda denedim, arabamın fren balataları 5,5 senedir ilk kez bu kadar zorlandı. :) Aşırı şımarttı. Kızaklama filan yaptırmadım. Tabii standart hızda girdiğim virajlarda arabanın kendini salması da tamamen bitti. lastiklerin birkaç yüz km gidip rodajı da bitsin, zorlarsam ondan sonra zorlamaya başlarım. Şimdilik fiyat/performans ürünü gibi durmakla beraber gözünüz kapalı alın diyecek kadar net önermem için daha erken, zamanla tanıyacağız kendisini.
Havalar soğudu, 4 mevsim mi alsam kışlık mı diye arada kaldım, bütçem doğrultusunda güvenilir ve uzun ömürlü bir 4 mevsim lastiği bulamadım. Nokian Weatherproof'lara niyetlenmiştim. Onun için de tüm bayiler kapora istiyordu, hiçbiri stokta bulundurmuyordu, ödemeye yanaşmadım. Ben de şu ana kadar çok memnun kaldığım yazlık Dunlop'ların kışlıklarını aldım. Lastik meselesi 4 x 250₺'ye çözülmüş oldu.
1577463118322.png
1577463831408.png
1577463884106.png


Lastiğimizi 182.250 km'de değiştirmiş oldum.

İlk 25 km izlenimim yazlık lastiklerden biraz daha konforlu olduğu. Hava 9°C civarlarındaydı, lastik "aman abi yapma ben kış lastiğiyim" demedi. Gerçi henüz rodajda, lastiği hiç zorlamadım diyebilirim.

Sanayiye gitmişken;
Geçenlerde yetkili servisin "abisi bunun çözümü yok, ne yaparsak yapalım o izi yapacak" dediği arka silecek sorunumu da muz tipi silecekle 15₺ maliyetle çözdüm. Bu vesileyle tekrardan ABV OPEL TÜRKİYE.
1577463712873.png
 
Havalar soğudu, 4 mevsim mi alsam kışlık mı diye arada kaldım, bütçem doğrultusunda güvenilir ve uzun ömürlü bir 4 mevsim lastiği bulamadım. Nokian Weatherproof'lara niyetlenmiştim. Onun için de tüm bayiler kapora istiyordu, hiçbiri stokta bulundurmuyordu, ödemeye yanaşmadım. Ben de şu ana kadar çok memnun kaldığım yazlık Dunlop'ların kışlıklarını aldım. Lastik meselesi 4 x 250₺'ye çözülmüş oldu.
Ekli dosyayı görüntüle 22871 Ekli dosyayı görüntüle 22875 Ekli dosyayı görüntüle 22876

Lastiğimizi 182.250 km'de değiştirmiş oldum.

İlk 25 km izlenimim yazlık lastiklerden biraz daha konforlu olduğu. Hava 9°C civarlarındaydı, lastik "aman abi yapma ben kış lastiğiyim" demedi. Gerçi henüz rodajda, lastiği hiç zorlamadım diyebilirim.

Sanayiye gitmişken;
Geçenlerde yetkili servisin "abisi bunun çözümü yok, ne yaparsak yapalım o izi yapacak" dediği arka silecek sorunumu da muz tipi silecekle 15₺ maliyetle çözdüm. Bu vesileyle tekrardan ABV OPEL TÜRKİYE.
Ekli dosyayı görüntüle 22874

Hayırlı olsun bakalım biz ne yapacağız kışlık lastikleri büyük opele :)
 
  • Beğeni
Tepkiler: bt
Havalar soğudu, 4 mevsim mi alsam kışlık mı diye arada kaldım, bütçem doğrultusunda güvenilir ve uzun ömürlü bir 4 mevsim lastiği bulamadım. Nokian Weatherproof'lara niyetlenmiştim. Onun için de tüm bayiler kapora istiyordu, hiçbiri stokta bulundurmuyordu, ödemeye yanaşmadım. Ben de şu ana kadar çok memnun kaldığım yazlık Dunlop'ların kışlıklarını aldım. Lastik meselesi 4 x 250₺'ye çözülmüş oldu.
Ekli dosyayı görüntüle 22871 Ekli dosyayı görüntüle 22875 Ekli dosyayı görüntüle 22876

Lastiğimizi 182.250 km'de değiştirmiş oldum.

İlk 25 km izlenimim yazlık lastiklerden biraz daha konforlu olduğu. Hava 9°C civarlarındaydı, lastik "aman abi yapma ben kış lastiğiyim" demedi. Gerçi henüz rodajda, lastiği hiç zorlamadım diyebilirim.

Sanayiye gitmişken;
Geçenlerde yetkili servisin "abisi bunun çözümü yok, ne yaparsak yapalım o izi yapacak" dediği arka silecek sorunumu da muz tipi silecekle 15₺ maliyetle çözdüm. Bu vesileyle tekrardan ABV OPEL TÜRKİYE.
Ekli dosyayı görüntüle 22874
Hayırlı uğurlu olsun, iyi günlerde kullanınız.Can taşınıyor kışlık alarak işi sağlama almışsınız bence olması gereken de o. R13 çok zor bulunan bir ebat saçma sapan markalara 200tl para istiyorlar 250 tl güzel bir fiyat.
 
Güncelleme:
Geçen hafta motora yük bindirmeli dik rampada devir kesicili çıkmalı bir sürüş yapmak durumunda kalmıştım. Akşamında arabaya dönüş yolu için bindiğimizde hararet ibresinde tutarsız hareketler gördüm, termostat arızasına yordum. Çünkü motor sesinde filan sıkıntı yoktu. Hava da karla karışık yağmur fırtına filan olduğu için kaputu açıp bakamadım. Ama 2 gün sonra İzmir seferine çıkacaktım. Artık uzun yola çıktığımda ilk benzinliğe uğrayıp açıp bakarım dedim. Seyahat günü o benzinliğe varmadan uyarı ışığını yaktı
1578741488016.png
Devir yükseltmeden 1 km ötedeki benzinliğe çektim bir baktım, soğutma suyu bitmiş. OBD'ye telefonu bağlayıp arıza koduna baktım, gördüğüm şeyi söylüyormuş: Soğutma suyu seviyesi uyarısı. Durum hoşuma gitmedi tabii. Görünürde hortumlardan kaçak yoktu ama göz gözü görmeyecek bir hava vardı, detaylı bakamadım. Ben yine termostattan sukoyveriyor herhalde deyip duruyorum çünkü bir gece önce babama demiştim ki "o değil de, devirdaim pompası değildir umarım, eğer ondansa sıkıntı büyük" demiştim. Sebep: Maliyet.

İzmit sanayide denemediğim Opel servisi kalmadı, sadece Sefa Sirmen sanayi sitesinde Özgür Opel diye bir servisi duymuştum, tanıdığım bir ustadan da alternatif olarak onun ismini alınca tarifle ve selamla gittim. Korktuğum başıma gelmiş: Devirdaim pompasından kaçak :/ Ustanın eli çok kalabalıktı ama ben yaptıralım dedim, babam sordu izmir'e kadar gider mi diye, usta gider ama sık sık suyu kontrol edin dedi. Hiç istemediğim şekilde yola koyulduk :( OBD'ye bağlı şekilde telefondan sürekli motor yükü, devir ve soğutma suyu sıcaklığı açık şekilde 500 km yolu 11 saatte gittim. Devir 2500 devri geçtikten sonra su eksiltme başlıyordu çünkü.

İzmir'de @DouglasAdams sağolsun, tanıdığı bir ustaya götürdük. İyi de ilgilendiler.
1578742032130.png


İşaretli yerlerde antifriz artıkları gözüküyor:
1578742324832.png
1578742417441.png


Devirdaim pompası değişti. Baktık V kayışı da eskimiş, onu da değiştirdik. Tabii en sonunda da antifriz ekledik. Kullandığımız Castrol'un antifriziydi, kağıt üstünde değerleri bayağı iyi. Göreceğiz :)
1578742466565.png 1578743047644.png

Antifrizi bu haftaki su eksiltmesine kadar hiç eksik etmediğim için çıkan pompanın içindeki kireçlenme seviyesi çok azdı. Çıkan pompa üzerinde üretim tarihi 2013 yazıyordu. Muhtemelen ben satın almadan hemen önce değişmiş :)
Eskisi & yenisi:
1578742626677.png


Yeni hali aşağıdaki gibi:
1578742879675.png


Bu arada araba lifte kalktığında bir yerlerde motor yağı kaçağı farkettim. Ama kaputun içinde etrafa çok dağılmış yolda giderken, tam nereden kaçırdığı farkedilmiyor. Görünen bir damlama da yoktu. Tamire girmeden önce yağ seviyesine baktım, sıkıntı yoktu. Motorun aşağı kısımlarını elektroniğe dokunmadan yıkayıp temizlediler. Arıza nedeniyle anlık bir yağ basıncı yükselmesi nedeniyle mi oldu, yoksa o da ayrı bir masraf kalemi mi olacak onu zamanla takip edip göreceğiz. ¯\_(ツ)_/¯
 
Güncelleme:
Geçen hafta motora yük bindirmeli dik rampada devir kesicili çıkmalı bir sürüş yapmak durumunda kalmıştım. Akşamında arabaya dönüş yolu için bindiğimizde hararet ibresinde tutarsız hareketler gördüm, termostat arızasına yordum. Çünkü motor sesinde filan sıkıntı yoktu. Hava da karla karışık yağmur fırtına filan olduğu için kaputu açıp bakamadım. Ama 2 gün sonra İzmir seferine çıkacaktım. Artık uzun yola çıktığımda ilk benzinliğe uğrayıp açıp bakarım dedim. Seyahat günü o benzinliğe varmadan uyarı ışığını yaktı Ekli dosyayı görüntüle 23158 Devir yükseltmeden 1 km ötedeki benzinliğe çektim bir baktım, soğutma suyu bitmiş. OBD'ye telefonu bağlayıp arıza koduna baktım, gördüğüm şeyi söylüyormuş: Soğutma suyu seviyesi uyarısı. Durum hoşuma gitmedi tabii. Görünürde hortumlardan kaçak yoktu ama göz gözü görmeyecek bir hava vardı, detaylı bakamadım. Ben yine termostattan sukoyveriyor herhalde deyip duruyorum çünkü bir gece önce babama demiştim ki "o değil de, devirdaim pompası değildir umarım, eğer ondansa sıkıntı büyük" demiştim. Sebep: Maliyet.

İzmit sanayide denemediğim Opel servisi kalmadı, sadece Sefa Sirmen sanayi sitesinde Özgür Opel diye bir servisi duymuştum, tanıdığım bir ustadan da alternatif olarak onun ismini alınca tarifle ve selamla gittim. Korktuğum başıma gelmiş: Devirdaim pompasından kaçak :/ Ustanın eli çok kalabalıktı ama ben yaptıralım dedim, babam sordu izmir'e kadar gider mi diye, usta gider ama sık sık suyu kontrol edin dedi. Hiç istemediğim şekilde yola koyulduk :( OBD'ye bağlı şekilde telefondan sürekli motor yükü, devir ve soğutma suyu sıcaklığı açık şekilde 500 km yolu 11 saatte gittim. Devir 2500 devri geçtikten sonra su eksiltme başlıyordu çünkü.

İzmir'de @DouglasAdams sağolsun, tanıdığı bir ustaya götürdük. İyi de ilgilendiler.
Ekli dosyayı görüntüle 23159

İşaretli yerlerde antifriz artıkları gözüküyor:
Ekli dosyayı görüntüle 23160 Ekli dosyayı görüntüle 23161

Devirdaim pompası değişti. Baktık V kayışı da eskimiş, onu da değiştirdik. Tabii en sonunda da antifriz ekledik. Kullandığımız Castrol'un antifriziydi, kağıt üstünde değerleri bayağı iyi. Göreceğiz :)
Ekli dosyayı görüntüle 23162 Ekli dosyayı görüntüle 23165

Antifrizi bu haftaki su eksiltmesine kadar hiç eksik etmediğim için çıkan pompanın içindeki kireçlenme seviyesi çok azdı. Çıkan pompa üzerinde üretim tarihi 2013 yazıyordu. Muhtemelen ben satın almadan hemen önce değişmiş :)
Eskisi & yenisi:
Ekli dosyayı görüntüle 23163

Yeni hali aşağıdaki gibi:
Ekli dosyayı görüntüle 23164

Bu arada araba lifte kalktığında bir yerlerde motor yağı kaçağı farkettim. Ama kaputun içinde etrafa çok dağılmış yolda giderken, tam nereden kaçırdığı farkedilmiyor. Görünen bir damlama da yoktu. Tamire girmeden önce yağ seviyesine baktım, sıkıntı yoktu. Motorun aşağı kısımlarını elektroniğe dokunmadan yıkayıp temizlediler. Arıza nedeniyle anlık bir yağ basıncı yükselmesi nedeniyle mi oldu, yoksa o da ayrı bir masraf kalemi mi olacak onu zamanla takip edip göreceğiz. ¯\_(ツ)_/¯
İzmit/körfez oto sanayi bertan otomotiv :) 09 plaka beyaz insigniası olan bir arkadaş önerdi dersin, yardımcı olur.
 
Son düzenleme:
Opeller ortak kaderlerle yürüyor forumda bakalım ne olacak , geçmiş olsun 🧿

@alfhonso başganım sende bir bak devirdaime ne olur ne olmaz 😅
 
Güncelleme:
Geçen hafta motora yük bindirmeli dik rampada devir kesicili çıkmalı bir sürüş yapmak durumunda kalmıştım. Akşamında arabaya dönüş yolu için bindiğimizde hararet ibresinde tutarsız hareketler gördüm, termostat arızasına yordum. Çünkü motor sesinde filan sıkıntı yoktu. Hava da karla karışık yağmur fırtına filan olduğu için kaputu açıp bakamadım. Ama 2 gün sonra İzmir seferine çıkacaktım. Artık uzun yola çıktığımda ilk benzinliğe uğrayıp açıp bakarım dedim. Seyahat günü o benzinliğe varmadan uyarı ışığını yaktı Ekli dosyayı görüntüle 23158 Devir yükseltmeden 1 km ötedeki benzinliğe çektim bir baktım, soğutma suyu bitmiş. OBD'ye telefonu bağlayıp arıza koduna baktım, gördüğüm şeyi söylüyormuş: Soğutma suyu seviyesi uyarısı. Durum hoşuma gitmedi tabii. Görünürde hortumlardan kaçak yoktu ama göz gözü görmeyecek bir hava vardı, detaylı bakamadım. Ben yine termostattan sukoyveriyor herhalde deyip duruyorum çünkü bir gece önce babama demiştim ki "o değil de, devirdaim pompası değildir umarım, eğer ondansa sıkıntı büyük" demiştim. Sebep: Maliyet.

İzmit sanayide denemediğim Opel servisi kalmadı, sadece Sefa Sirmen sanayi sitesinde Özgür Opel diye bir servisi duymuştum, tanıdığım bir ustadan da alternatif olarak onun ismini alınca tarifle ve selamla gittim. Korktuğum başıma gelmiş: Devirdaim pompasından kaçak :/ Ustanın eli çok kalabalıktı ama ben yaptıralım dedim, babam sordu izmir'e kadar gider mi diye, usta gider ama sık sık suyu kontrol edin dedi. Hiç istemediğim şekilde yola koyulduk :( OBD'ye bağlı şekilde telefondan sürekli motor yükü, devir ve soğutma suyu sıcaklığı açık şekilde 500 km yolu 11 saatte gittim. Devir 2500 devri geçtikten sonra su eksiltme başlıyordu çünkü.

İzmir'de @DouglasAdams sağolsun, tanıdığı bir ustaya götürdük. İyi de ilgilendiler.
Ekli dosyayı görüntüle 23159

İşaretli yerlerde antifriz artıkları gözüküyor:
Ekli dosyayı görüntüle 23160 Ekli dosyayı görüntüle 23161

Devirdaim pompası değişti. Baktık V kayışı da eskimiş, onu da değiştirdik. Tabii en sonunda da antifriz ekledik. Kullandığımız Castrol'un antifriziydi, kağıt üstünde değerleri bayağı iyi. Göreceğiz :)
Ekli dosyayı görüntüle 23162 Ekli dosyayı görüntüle 23165

Antifrizi bu haftaki su eksiltmesine kadar hiç eksik etmediğim için çıkan pompanın içindeki kireçlenme seviyesi çok azdı. Çıkan pompa üzerinde üretim tarihi 2013 yazıyordu. Muhtemelen ben satın almadan hemen önce değişmiş :)
Eskisi & yenisi:
Ekli dosyayı görüntüle 23163

Yeni hali aşağıdaki gibi:
Ekli dosyayı görüntüle 23164

Bu arada araba lifte kalktığında bir yerlerde motor yağı kaçağı farkettim. Ama kaputun içinde etrafa çok dağılmış yolda giderken, tam nereden kaçırdığı farkedilmiyor. Görünen bir damlama da yoktu. Tamire girmeden önce yağ seviyesine baktım, sıkıntı yoktu. Motorun aşağı kısımlarını elektroniğe dokunmadan yıkayıp temizlediler. Arıza nedeniyle anlık bir yağ basıncı yükselmesi nedeniyle mi oldu, yoksa o da ayrı bir masraf kalemi mi olacak onu zamanla takip edip göreceğiz. ¯\_(ツ)_/¯
Geçmiş olsun. Su eksiltme olayı sıkıntı maalesef bende conncette yaşadım allahtan kış ayıydı araba izmir yapıp geldi bir baktık suyu yok soğutma sıvısı borusu patlakmış gaza basıp basınç gelince suyu atıyordu. Haricen su sızıntısı vs yoktu. Boruyu değişip yeni sıvıyı koyduk şimdilik bir sıkıntı yok. (Yaklaşık bir yıldır) Sizde imkanınız varsa boruları sıfırlayın içiniz rahat etsin. Umarım bir daha başınıza gelmez.
 
  • Beğeni
Tepkiler: Basri Amca ve bt
Opeller ortak kaderlerle yürüyor forumda bakalım ne olacak , geçmiş olsun 🧿

@alfhonso başganım sende bir bak devirdaime ne olur ne olmaz 😅
En ufak bir zayıflık sezdiğimde, daha su sızdırma bile başlamadan direkt orijinal gm ile değiştirdim devirdaim pompasını. 100 bindeyken. Ondan önce de termostat yuvasında çatlak görmüştüm çok hafif.

Opel'in en kırılgan noktalarından birisi soğutma. İlk sıkı hararette geçmiş olsun.
 
  • Beğeni
Tepkiler: bt
Geçmiş olsun. Su eksiltme olayı sıkıntı maalesef bende conncette yaşadım allahtan kış ayıydı araba izmir yapıp geldi bir baktık suyu yok soğutma sıvısı borusu patlakmış gaza basıp basınç gelince suyu atıyordu. Haricen su sızıntısı vs yoktu. Boruyu değişip yeni sıvıyı koyduk şimdilik bir sıkıntı yok. (Yaklaşık bir yıldır) Sizde imkanınız varsa boruları sıfırlayın içiniz rahat etsin. Umarım bir daha başınıza gelmez.
Teşekkürler. Arabayı ilk aldığımda devirdaim pompası hariç bütün hortumları, radyatörü, yedek su haznesini yetkili serviste yeniletmiştim. Sonrasında da hiç antifrizsiz bırakmadım. Dikkat edilmiş sürekli bakılmış olanı 100k km gidiyor işte :D
 
  • Beğeni
Tepkiler: FuckTheFuelEconomy
Öncelikle Merhabalar
2005 model Corsa 1.2 twinport otomatik sahibiyim. Aracım 118 km de ve gayet memnundum. Ta ki geçen yaz araçla hararet problemi yaşayıp 1 ay sonrasında da 2500-3000 devir araliginda motordan vuruntu sesi gelene dek. Sesi duyduktan bir süre sonra özel bir Opel servisine gittim usta yağ filtresini çıkardı baktı araç yatak sarıyor ilerlerde motor kilitlenir ama tam olarak ne olduğunu anlamamız icin motoru indirmeliyiz dedi. Birkaç yere daha sorduktan sonra yaptırmaya karar verdim. Velhasıl usta haklı çıktı krank dahil motor komple revize edildi. O sırada baskı balatalari da değiştirdik bunlar olurken araç yaklaşık 108bin Km.deydi. sonrasinda bakımlarına vs götürmeyi ihmal etmedim motorla alakalı bir sıkıntı yaşamadım.
Ancak yeni problemler ortaya çıkmaya başladı. Aracın yağ müşürü çatlamış/kırılmış oradan sızan yag kablolardan oksijen sensörüne yürümüş sensör şekerinin içine sızmış. Bunu motor arıza lambası yanıp aynı servise götürdüğümde öğrendim. Yağ müşünü değiştirdik sızan yağı da Balata spreyi temizledik ama kablolardaki yag yeni takılan sensöre de sizabileceginden yeni sensör hemen takılmadı. O şekilde 1 ay kadar kullandım. yaklaşık 1 ay kadar önce aracın kış ayında olmamıza rağmen çok fazla su eksilttiğini farkettim yine servisin yolunu tuttum. Radyatörun kenarından su sızdığıni değişmesi gerektiğini söyledi usta. hatta kendim de baktığımda antifriz lekeleri olduğunu gördüm. Tamam dedim hazır onu yaparken değişecek olan oksijen sensörünü de değiştirelim. bir de aracımın sürücü paspasi sürekli ıslandığı icin o konuyu da halleşelim sanırım bir yerden su alıyor dedim. Motor ile göğüs arasındaki silikonlar eskimiş olabilir onları yeniletiriz dedi usta da tamam dedim neyse birkaç gün sonra aracı teslim aldım. Ama araç sanki benim bıraktığım araç değil. Normalde ayağımı frenden çektiğimde gitmeye başlayan araç şimdi kalkışta zorlanıyor. hızlanırken sarsılıyor (gaz keser gibi) Ufacık bir eğimde durduğumda bile geri kaçırıyor. Tabiki bu araçtan hillholder performansı beklemiyorum ama önceden kullandığım aracımı da biliyorum. Bunlari eve giderken yolda farkettim geç saat olduğu icin ertesi gün tekrar götürmeye karar verdim. Yolda giderken motor arıza ışığı tekrar yanmıştı. Ustaya problemimi söyledim kalkışlarda aracın çekişinde sıkıntı olduğunu öncesinde bunu yaşamadığımı belirttim ama bir türlü derdimi anlatamadım normal bu araçlarda zaten böyle kakibrasyon yapalım yine de dedi. Sonra arıza ışığı meselesine geldik. Arıza tespit cihazını takti sorun yine oksijen sensoruymus aracın beyni sensörü okumuyormuş. Aracın beynine bakılmalı dedi iyi tamam baktıralım dedim aracı bıraktım. Ertesi gün aracı almaya gittim. Öncesinde bahsettiğim müşürden sızan yag aracın beynine kadar ilerlemiş. sanirim fren musuru kısmına da geçmiş ama zararı olmaz demiş beyni yapan usta. Aracın beyni temizlenmiş (hatırı sayılır bir miktara temizlediler bu arada) .kalibrasyon da yapildi ama gel gelelim kalkis ve çekiş konusu halen aynı.
Kusura bakmayın yazıyı bu kadar uzun tuttum ama en azından fikir alabilirim belki diye düşündüm

Su anki sorunum aracım önceden hafif rampada bile kalkışta geri kacirmazken su an en ufak meyil olan yerde bile geri/ileri kaçırıyor. Fren pedalına çok ama çok hafif degdiginizde bile kavrama modundan çıkarıyor aracı. Hızlanma evresinde tekleme yapar gibi ileri geri biraz sarsılma yapıyor

Görüşleriniz için şimdiden teşekkür ederim
 
  • Üzgün
Tepkiler: Basri Amca
Bu arada
Öncelikle Merhabalar
2005 model Corsa 1.2 twinport otomatik sahibiyim. Aracım 118 km de ve gayet memnundum. Ta ki geçen yaz araçla hararet problemi yaşayıp 1 ay sonrasında da 2500-3000 devir araliginda motordan vuruntu sesi gelene dek. Sesi duyduktan bir süre sonra özel bir Opel servisine gittim usta yağ filtresini çıkardı baktı araç yatak sarıyor ilerlerde motor kilitlenir ama tam olarak ne olduğunu anlamamız icin motoru indirmeliyiz dedi. Birkaç yere daha sorduktan sonra yaptırmaya karar verdim. Velhasıl usta haklı çıktı krank dahil motor komple revize edildi. O sırada baskı balatalari da değiştirdik bunlar olurken araç yaklaşık 108bin Km.deydi. sonrasinda bakımlarına vs götürmeyi ihmal etmedim motorla alakalı bir sıkıntı yaşamadım.
Ancak yeni problemler ortaya çıkmaya başladı. Aracın yağ müşürü çatlamış/kırılmış oradan sızan yag kablolardan oksijen sensörüne yürümüş sensör şekerinin içine sızmış. Bunu motor arıza lambası yanıp aynı servise götürdüğümde öğrendim. Yağ müşünü değiştirdik sızan yağı da Balata spreyi temizledik ama kablolardaki yag yeni takılan sensöre de sizabileceginden yeni sensör hemen takılmadı. O şekilde 1 ay kadar kullandım. yaklaşık 1 ay kadar önce aracın kış ayında olmamıza rağmen çok fazla su eksilttiğini farkettim yine servisin yolunu tuttum. Radyatörun kenarından su sızdığıni değişmesi gerektiğini söyledi usta. hatta kendim de baktığımda antifriz lekeleri olduğunu gördüm. Tamam dedim hazır onu yaparken değişecek olan oksijen sensörünü de değiştirelim. bir de aracımın sürücü paspasi sürekli ıslandığı icin o konuyu da halleşelim sanırım bir yerden su alıyor dedim. Motor ile göğüs arasındaki silikonlar eskimiş olabilir onları yeniletiriz dedi usta da tamam dedim neyse birkaç gün sonra aracı teslim aldım. Ama araç sanki benim bıraktığım araç değil. Normalde ayağımı frenden çektiğimde gitmeye başlayan araç şimdi kalkışta zorlanıyor. hızlanırken sarsılıyor (gaz keser gibi) Ufacık bir eğimde durduğumda bile geri kaçırıyor. Tabiki bu araçtan hillholder performansı beklemiyorum ama önceden kullandığım aracımı da biliyorum. Bunlari eve giderken yolda farkettim geç saat olduğu icin ertesi gün tekrar götürmeye karar verdim. Yolda giderken motor arıza ışığı tekrar yanmıştı. Ustaya problemimi söyledim kalkışlarda aracın çekişinde sıkıntı olduğunu öncesinde bunu yaşamadığımı belirttim ama bir türlü derdimi anlatamadım normal bu araçlarda zaten böyle kakibrasyon yapalım yine de dedi. Sonra arıza ışığı meselesine geldik. Arıza tespit cihazını takti sorun yine oksijen sensoruymus aracın beyni sensörü okumuyormuş. Aracın beynine bakılmalı dedi iyi tamam baktıralım dedim aracı bıraktım. Ertesi gün aracı almaya gittim. Öncesinde bahsettiğim müşürden sızan yag aracın beynine kadar ilerlemiş. sanirim fren musuru kısmına da geçmiş ama zararı olmaz demiş beyni yapan usta. Aracın beyni temizlenmiş (hatırı sayılır bir miktara temizlediler bu arada) .kalibrasyon da yapildi ama gel gelelim kalkis ve çekiş konusu halen aynı.
Kusura bakmayın yazıyı bu kadar uzun tuttum ama en azından fikir alabilirim belki diye düşündüm

Su anki sorunum aracım önceden hafif rampada bile kalkışta geri kacirmazken su an en ufak meyil olan yerde bile geri/ileri kaçırıyor. Fren pedalına çok ama çok hafif degdiginizde bile kavrama modundan çıkarıyor aracı. Hızlanma evresinde tekleme yapar gibi ileri geri biraz sarsılma yapıyor

Görüşleriniz için şimdiden teşekkür ederim

Bu arada sorunun baskı Balata olabileceği de aklıma geldi ancak yaklaşık 8-9bin km’de nasıl baskı Balata biter. Bir de bu sıkıntı arabayı servise vermeden önce yoktu 2 gün sonra nasıl ortaya çıktı Radyatör - oksijen sensörü değişti- göğüs ile motor bölümü arasındaki silikonlar yenilendi bunlarla nasıl bi alakası var onu da anlamış değilim
 
Öncelikle Merhabalar
2005 model Corsa 1.2 twinport otomatik sahibiyim. Aracım 118 km de ve gayet memnundum. Ta ki geçen yaz araçla hararet problemi yaşayıp 1 ay sonrasında da 2500-3000 devir araliginda motordan vuruntu sesi gelene dek. Sesi duyduktan bir süre sonra özel bir Opel servisine gittim usta yağ filtresini çıkardı baktı araç yatak sarıyor ilerlerde motor kilitlenir ama tam olarak ne olduğunu anlamamız icin motoru indirmeliyiz dedi. Birkaç yere daha sorduktan sonra yaptırmaya karar verdim. Velhasıl usta haklı çıktı krank dahil motor komple revize edildi. O sırada baskı balatalari da değiştirdik bunlar olurken araç yaklaşık 108bin Km.deydi. sonrasinda bakımlarına vs götürmeyi ihmal etmedim motorla alakalı bir sıkıntı yaşamadım.
Ancak yeni problemler ortaya çıkmaya başladı. Aracın yağ müşürü çatlamış/kırılmış oradan sızan yag kablolardan oksijen sensörüne yürümüş sensör şekerinin içine sızmış. Bunu motor arıza lambası yanıp aynı servise götürdüğümde öğrendim. Yağ müşünü değiştirdik sızan yağı da Balata spreyi temizledik ama kablolardaki yag yeni takılan sensöre de sizabileceginden yeni sensör hemen takılmadı. O şekilde 1 ay kadar kullandım. yaklaşık 1 ay kadar önce aracın kış ayında olmamıza rağmen çok fazla su eksilttiğini farkettim yine servisin yolunu tuttum. Radyatörun kenarından su sızdığıni değişmesi gerektiğini söyledi usta. hatta kendim de baktığımda antifriz lekeleri olduğunu gördüm. Tamam dedim hazır onu yaparken değişecek olan oksijen sensörünü de değiştirelim. bir de aracımın sürücü paspasi sürekli ıslandığı icin o konuyu da halleşelim sanırım bir yerden su alıyor dedim. Motor ile göğüs arasındaki silikonlar eskimiş olabilir onları yeniletiriz dedi usta da tamam dedim neyse birkaç gün sonra aracı teslim aldım. Ama araç sanki benim bıraktığım araç değil. Normalde ayağımı frenden çektiğimde gitmeye başlayan araç şimdi kalkışta zorlanıyor. hızlanırken sarsılıyor (gaz keser gibi) Ufacık bir eğimde durduğumda bile geri kaçırıyor. Tabiki bu araçtan hillholder performansı beklemiyorum ama önceden kullandığım aracımı da biliyorum. Bunlari eve giderken yolda farkettim geç saat olduğu icin ertesi gün tekrar götürmeye karar verdim. Yolda giderken motor arıza ışığı tekrar yanmıştı. Ustaya problemimi söyledim kalkışlarda aracın çekişinde sıkıntı olduğunu öncesinde bunu yaşamadığımı belirttim ama bir türlü derdimi anlatamadım normal bu araçlarda zaten böyle kakibrasyon yapalım yine de dedi. Sonra arıza ışığı meselesine geldik. Arıza tespit cihazını takti sorun yine oksijen sensoruymus aracın beyni sensörü okumuyormuş. Aracın beynine bakılmalı dedi iyi tamam baktıralım dedim aracı bıraktım. Ertesi gün aracı almaya gittim. Öncesinde bahsettiğim müşürden sızan yag aracın beynine kadar ilerlemiş. sanirim fren musuru kısmına da geçmiş ama zararı olmaz demiş beyni yapan usta. Aracın beyni temizlenmiş (hatırı sayılır bir miktara temizlediler bu arada) .kalibrasyon da yapildi ama gel gelelim kalkis ve çekiş konusu halen aynı.
Kusura bakmayın yazıyı bu kadar uzun tuttum ama en azından fikir alabilirim belki diye düşündüm

Su anki sorunum aracım önceden hafif rampada bile kalkışta geri kacirmazken su an en ufak meyil olan yerde bile geri/ileri kaçırıyor. Fren pedalına çok ama çok hafif degdiginizde bile kavrama modundan çıkarıyor aracı. Hızlanma evresinde tekleme yapar gibi ileri geri biraz sarsılma yapıyor

Görüşleriniz için şimdiden teşekkür ederim
Valla büyük geçmiş olsun. Her zaman her yerde TR'de Opel'in en büyük düşmanı yetkili ve özel servisler diye belirtmemin sebeplerinden birini de siz yaşamışsınız.

Konunun ilk mesajlarına bakarsanız alır almaz yaptığım masrafı görmüşsünüzdür. Yürüyen aksam ve soğutma sistemine servet yatırdım. O sayede bugüne kadar ufak tefek sorunlarla yürütebildim. Maalesef eski arabaların markaya bakmaksızın en büyük sorunlarının başında bolca plastik ve lastik malzeme içeren soğutma sistemi geliyor. Bu malzemelerin ekonomik ömrü dolduğu zaman kendi maliyetlerinden çok daha büyük sıkıntılara yol açabiliyorlar.

Aracınız otm. demişsiniz, o şanzımanlar hakkında pek bilgim yok, tecrübem neredeyse hiç yok. Sadece varsayımlar yapabilirim.

Aracınızın motoru revizyon görürken avans ayarında filan küçücük bir sorun olsa, sensörler hemen sıkıntı çıkarır. Bunun dışında, krank devir sensörü, maf sensörü, yağ, hararet vb. müşürler de elden geçmeliydi. Hatta, yağ kaçaklarıyla ilgili kontroller en baştan yapılıp sıkıntılı yerler varsa komple değiştirilip, gerekiyorsa kablolarına kadar yenilenmeliydi; "biraz bekleyelim, sızacak olan sızsın öyle bakarız" denmemeliydi. Çünkü siz yatak sardıracak kadar ağır bir hararet yaşadığınız zaman sadece motor bloğu değil, motordaki ve yakın çevresindeki tüm parçalar o hararetten nasibini aldı. Motoru indirip bakacak ustanın en baştan bu mantığı yürütmesi gerekirdi. Sırf bu belirttiğim sebepler nedeniyle bile aracınızdaki motor revizyonu işleminin çok sağlıklı yapılmadığını düşünüyorum.

Yağ kaçağı öyle lanet bir şeydir ki, kaputun içinde akla hayale gelmeyecek bir sürü yere bulaşabilir. Bunların içinde motor ve şanzıman beyinleri de var. Sırasıyla bütün sensörlerin elden geçip, tek tek kontrol edilip her seferinde test sürüşleri yaparak ayarlanması gerekiyor. Kalibrasyon ne kadar yapılırsa yapılsın, araç üzerinde yanlış okuyan bir sensör veya yanlış hesap yapan bir beyin varsa olması gereken ayarı tutturamazsınız. Üzülerek söylüyorum, bunun için aracı yetkili servise bırakmanız gerekebilir. En azından sorunları tamamen bulup size onarım kalemlerini ve maliyetlerini çıkarırlar, burada yazarak verebileceğimiz cevaplar dışında atölye içerisinde kapsamlı şekilde inceleme şansı olan yetkili şahıslardan da fikir almış olursunuz. Marka Opel olduğu için yetkili servis de benim için soru işareti ama özel servisten sonuç alamadığınız düşünülürse, "Denize düşen yılana sarılır" diyerek denemekte fayda var.

Bu arada


Bu arada sorunun baskı Balata olabileceği de aklıma geldi ancak yaklaşık 8-9bin km’de nasıl baskı Balata biter. Bir de bu sıkıntı arabayı servise vermeden önce yoktu 2 gün sonra nasıl ortaya çıktı Radyatör - oksijen sensörü değişti- göğüs ile motor bölümü arasındaki silikonlar yenilendi bunlarla nasıl bi alakası var onu da anlamış değilim

Şanzımanla ilgili aklıma gelen şeyler; şanzıman için doğru yağ kullanılmaması, orijinal baskı balata kullanılmaması veya montajında bir kusur olması nedeniyle şanzımanın veri işleme ve harekete geçme konularında sorun yaşıyor olması.

Bir de aracınızda lpg sistemi varsa, şu ana kadarki tüm sensörlere lpg sisteminin beyin ve sensörlerini de ekleyebilirsiniz.
 
Valla büyük geçmiş olsun. Her zaman her yerde TR'de Opel'in en büyük düşmanı yetkili ve özel servisler diye belirtmemin sebeplerinden birini de siz yaşamışsınız.

Konunun ilk mesajlarına bakarsanız alır almaz yaptığım masrafı görmüşsünüzdür. Yürüyen aksam ve soğutma sistemine servet yatırdım. O sayede bugüne kadar ufak tefek sorunlarla yürütebildim. Maalesef eski arabaların markaya bakmaksızın en büyük sorunlarının başında bolca plastik ve lastik malzeme içeren soğutma sistemi geliyor. Bu malzemelerin ekonomik ömrü dolduğu zaman kendi maliyetlerinden çok daha büyük sıkıntılara yol açabiliyorlar.

Aracınız otm. demişsiniz, o şanzımanlar hakkında pek bilgim yok, tecrübem neredeyse hiç yok. Sadece varsayımlar yapabilirim.

Aracınızın motoru revizyon görürken avans ayarında filan küçücük bir sorun olsa, sensörler hemen sıkıntı çıkarır. Bunun dışında, krank devir sensörü, maf sensörü, yağ, hararet vb. müşürler de elden geçmeliydi. Hatta, yağ kaçaklarıyla ilgili kontroller en baştan yapılıp sıkıntılı yerler varsa komple değiştirilip, gerekiyorsa kablolarına kadar yenilenmeliydi; "biraz bekleyelim, sızacak olan sızsın öyle bakarız" denmemeliydi. Çünkü siz yatak sardıracak kadar ağır bir hararet yaşadığınız zaman sadece motor bloğu değil, motordaki ve yakın çevresindeki tüm parçalar o hararetten nasibini aldı. Motoru indirip bakacak ustanın en baştan bu mantığı yürütmesi gerekirdi. Sırf bu belirttiğim sebepler nedeniyle bile aracınızdaki motor revizyonu işleminin çok sağlıklı yapılmadığını düşünüyorum.

Yağ kaçağı öyle lanet bir şeydir ki, kaputun içinde akla hayale gelmeyecek bir sürü yere bulaşabilir. Bunların içinde motor ve şanzıman beyinleri de var. Sırasıyla bütün sensörlerin elden geçip, tek tek kontrol edilip her seferinde test sürüşleri yaparak ayarlanması gerekiyor. Kalibrasyon ne kadar yapılırsa yapılsın, araç üzerinde yanlış okuyan bir sensör veya yanlış hesap yapan bir beyin varsa olması gereken ayarı tutturamazsınız. Üzülerek söylüyorum, bunun için aracı yetkili servise bırakmanız gerekebilir. En azından sorunları tamamen bulup size onarım kalemlerini ve maliyetlerini çıkarırlar, burada yazarak verebileceğimiz cevaplar dışında atölye içerisinde kapsamlı şekilde inceleme şansı olan yetkili şahıslardan da fikir almış olursunuz. Marka Opel olduğu için yetkili servis de benim için soru işareti ama özel servisten sonuç alamadığınız düşünülürse, "Denize düşen yılana sarılır" diyerek denemekte fayda var.



Şanzımanla ilgili aklıma gelen şeyler; şanzıman için doğru yağ kullanılmaması, orijinal baskı balata kullanılmaması veya montajında bir kusur olması nedeniyle şanzımanın veri işleme ve harekete geçme konularında sorun yaşıyor olması.

Bir de aracınızda lpg sistemi varsa, şu ana kadarki tüm sensörlere lpg sisteminin beyin ve sensörlerini de ekleyebilirsiniz.

Öncelikle teşekkürler.
Aslında şöyle motor Temmuz ayında yapılmıştı ekim-kasım ayına kadar da herhangi bir sorun yaşamadım motordan yana. Ancak sonrasında yag musuru ile başlayan macera bizi buralara sürükledi. Ustaya götürdüğümde motor yapılırken orijinal muşür bulamamıştık o yüzden yan sanayi taktik. Yan sanayinin de sıkıntısı bu oluyor demişti.
Açıkçası motor-onarım işlerinden anlamıyorum daha doğrusu çok sanayi tecrübem de olmadı o yüzden ustanın ağzının içine bakar oldum.
yetkili servise gitmeyi düşündüm ama araç 2005 model olduğu icin çıkaracakları masraftan korkuyorum. Şu aşamaya kadar aracın ortalama piyasa fiyatının 3te biri kadar masraf yaptım + hala yapiyorum. Sizin yazdiklarinizi yaptığınız masrafı da gördüm su an ufak tefek sıkıntılar var demişsiniz. Keşke ben de öyle diyebilsem. sinirimi bozan da bu oluyor. Aracıma LPG taktırmadım gerek duymadım.
derdinin ne olduğunu bir bilebilsem rahatlayacağım :)
 
Öncelikle teşekkürler.
Aslında şöyle motor Temmuz ayında yapılmıştı ekim-kasım ayına kadar da herhangi bir sorun yaşamadım motordan yana. Ancak sonrasında yag musuru ile başlayan macera bizi buralara sürükledi. Ustaya götürdüğümde motor yapılırken orijinal muşür bulamamıştık o yüzden yan sanayi taktik. Yan sanayinin de sıkıntısı bu oluyor demişti.
Açıkçası motor-onarım işlerinden anlamıyorum daha doğrusu çok sanayi tecrübem de olmadı o yüzden ustanın ağzının içine bakar oldum.
yetkili servise gitmeyi düşündüm ama araç 2005 model olduğu icin çıkaracakları masraftan korkuyorum. Şu aşamaya kadar aracın ortalama piyasa fiyatının 3te biri kadar masraf yaptım + hala yapiyorum. Sizin yazdiklarinizi yaptığınız masrafı da gördüm su an ufak tefek sıkıntılar var demişsiniz. Keşke ben de öyle diyebilsem. sinirimi bozan da bu oluyor. Aracıma LPG taktırmadım gerek duymadım.
derdinin ne olduğunu bir bilebilsem rahatlayacağım :)
Bir yetkili servise gidin siz bence.