Kaportanın her yeri şov yapıyor ama babamın gözüne sadece burası batmış, söylenip duruyordu. 1,5 ay önceden önceden aldığım AutoKing randevusuna dün gittim. Boya temiz gözüküyor ama aracın geneliyle çok hafif ton farkı fark ettim, geçiş alanda yavaş yavaş olduğu için önemsemedim. Belki çevredeki ışıklardan kaynaklı bir göz yanılmasıdır, zamanla anlaşılır. Memnun kalmadığım kısım ise iç trimleri kötü takmışlar. Sol arka cam altındaki trimler takılırken ne yapmışlarsa camın altında açıklık var ve bu dışarıdan bile gözüküyor. Daha beter ederler diye götürüp düzelttirmekten korktum. Aracı teslim alıp teslim edenler gerçekten titiz davrandılar sağolsunlar ama maalesef bu tarz işletmelerde tüm çalışanlar aynı titizlikte olmayabiliyor.
AutoKing mesaisinden sonra arabanın çevresindeki macun kalıntılarını gördükçe temizlemeler sürerken bir yandan da tekrar su dolmuş stop lambası canımı sıktı. Birkaç yıldır sol stop lambam dolu hasarından ötürü çatlaktı. Tazyikli su tutunca içine su alıyordu. Kaporta öncesi yıkama kapsamında sağolsunlar bayağı akvaryum yapmışlar. Tekrar söktüm, suyunu akıttım, bezi ampul yuvalarından sokup temizleyebildiğim kadar içini temizledim. Bu sefer estetik kaygılardan tamamen sıyrılıp gözü kararttım, SunFix şeffaf yapıştırıcıyla çatlak yerin üstünden geçtim. Gündüz uzaktan bakınca çok göze çarpmıyor da, yakından durumun vehameti belli oluyor. :) Geceleri arkasından ışık vurunca şov yapacak ama yapacak bir şey yok. Yeni stop lambası alana kadar böyle..
upload_2019-3-2_13-59-1.png
upload_2019-3-2_14-1-22.png
 
Bu hafta 1000 km daha yol yaptım, çok şükür üzmedi. 160'ta hissettirmeye başlayan ve 170'te netleşen bir titreme var. Top speed yaparsam azalıyor ama zorlamadım. Sebebi lastikler. 13" 70 yanak lastiğin hamuru yumuşak olunca zamanla balans bozması kaçınılmaz oluyor.
upload_2019-3-17_23-47-6.png

Airbag ışığına gözü takılanlar için söyleyeyim: Arızayı biliyorum, araç bendeyken oldu. Airbag beyninde sorun var. Araçta zaten sadece sürücü tarafı airbag var, o da 18 yıllık patlayıp patlamayacağı meçhul. O yüzden sorumluluğunu içim rahat şekilde alabiliyorum. Elim yeterince bollaşırsa airbag değişimi ile birlikte yaptırırım.
Bugün benim arabayla günübirlik Kocaeli-Edirne-Kocaeli yaptık. Biri ben(160kg üstü) 3 kişi + bagaj vardı. Giderken acelemiz vardı ve Yavuz Sultan Selim köprüsünden basa basa gittik, dönüşte ise FSM den geldik. Araba bir günde 700km'den fazla yaptı. Depo boşalmadan 2 kez benzin doldurduğumuz için ve giderken fazlasıyla gazladığımız için tam tüketimi ölçemedim. Malum yol bilgisayarı yok :)

Ama arabanın bombası özellikle sabah giderken oldu. Acelemiz vardı ve babam 1 saatten uzun süre bahsettiğim yükle 160'ın altına düşmeden, maksimum 175km/h ile çoğunlukla da klima açık şekilde bayağı bastı, araba en küçük bir zayıflık veya çekişte yetersizlik göstermedi. Bu sürüş sırasında hiç dipgaz yapmadığını söyledi. Şu aralar belimde yaşadığım sıkıntı nedeniyle ben bu sefer yolcu koltuğunda yatar pozisyondaydım. Bir ara 160'la uzun bir yokuşu çıkıyordu. Oha dedim, düzlüğe çıktığında yattığım yerden doğrulup aşağıdaki fotoğrafı çektim :)

Bu şekilde gidince tahmini menzili 500 km gibiydi. Bu da 8,5 - 9 lt/100km civarı tüketime denk geliyor.
Ekli dosyayı görüntüle 7341

1.2 motor yetmez, atmosferik motor yetmez, uzun yolda üzer gitmez diyen arkadaşlara selam olsun :) Doğru devirde doğru kullanımla her türlü... :D
2 yılda performansta değişim olmamış :)
 
Son düzenleme:
Kısalara NB Unlimited, uzunlara NB Laser. İki setin toplam ederi arabanın yarısı. :D
Ekli dosyayı görüntüle 17888
Ampuller geldi, bugün taktım. Far ayarını da yaptırdım. Sağolsunlar Kocaeli oto sanayi beni yine yanıltmadı, 10dk sonra kaputu açtığımda hava hortumunun saçma şekilde takılmaya çalışıldığını gördüm. Tırnakları var bir tarafta, azıcık ona baksa görürdü ters takmaya çalıştığını. Neyse, onu da kendim düzelttim. Akşam saati aydınlatmalı yolda bile çılgın atıyor. Biraz karanlık sokakta geceyi gündüz yaptı. :) Fotoğraf çektim ama pek belli olmuyor doğal olarak.
upload_2019-3-23_21-14-0.png


Evet arkadaşlar bugün eski lastiklerden kurtuldum. Kendilerini bahçede saksı olarak değerlendireceğiz. :) 4 mevsim lastikleriyle ipek gibi oldu. Özlemişim bu halini =)
Ekli dosyayı görüntüle 2503

Bir de cep telefonu tutacağı aldım. Altındaki yapışkan kimyasal değil, tekrar kullanılabilir silikon. Arabanın kaloriferiyle ısıtıp yapıştırabildim. Enteresan bir yere yerleştirdim ama en kullanışlı bulduğum yer burasıydı. Orta konsolda monte edebileceğim en yakın yer ön yolcunun önüydü :) Navigasyon ve handsfree ihtiyaçlarım olduğunda telefon tek elle rahatça tutturulabiliyor. Normalde zaten devir saatini kullanmam, bir sorun sezmedikçe bakmam. Hızı da navigasyondan takip edebiliyorum. Fotoğraf aldatıcı duruyor, aslında yakıt ve hararet göstergelerini görebiliyorum. Telefonu çok ağır olup havalandırma ızgaraları ve cam vakumlarına güvenmeyen arkadaşlara tavsiye ederim.
Ekli dosyayı görüntüle 2505
Ekli dosyayı görüntüle 2504
Lastikler son 1000 km'lik uzun yoldan geldiğinden beri arabayı salmaya başladı. Yıllardır sürekli daha yüksek hızlarla döndüğüm yerlerde bugün defalarca düşük hızlarda kaydırdı kontra verdirdi bana. Yaz-kış hor kullanımlı 2 yıldan uzun sürede yaklaşık 40.000 km yaptı. Pazartesi konuyla ilgileneceğim. Gerekirse yaz lastiği alıp bunları kışlık olarak saklamaya devam edeceğim. Hamuru bozmaya başlamış olabilir. Çünkü diş derinliklerinde hiçbir sıkıntı yok. Kar için yapılmış yarıklar bile duruyor.
 
Son düzenleme:
Ampuller geldi, bugün taktım. Far ayarını da yaptırdım. Sağolsunlar Kocaeli oto sanayi beni yine yanıltmadı, 10dk sonra kaputu açtığımda hava hortumunun saçma şekilde takılmaya çalışıldığını gördüm. Tırnakları var bir tarafta, azıcık ona baksa görürdü ters takmaya çalıştığını. Neyse, onu da kendim düzelttim. Akşam saati aydınlatmalı yolda bile çılgın atıyor. Biraz karanlık sokakta geceyi gündüz yaptı. :) Fotoğraf çektim ama pek belli olmuyor doğal olarak.
Ekli dosyayı görüntüle 17904


Lastikler son 1000 km'lik uzun yoldan geldiğinden beri arabayı salmaya başladı. Yıllardır sürekli daha yüksek hızlarla döndüğüm yerlerde bugün defalarca düşük hızlarda kaydırdı kontra verdirdi bana. Yaz-kış hor kullanımlı 2 yıldan uzun sürede yaklaşık 40.000 km yaptı. Pazartesi konuyla ilgileneceğim. Gerekirse yaz lastiği alıp bunları kışlık olarak saklamaya devam edeceğim. Hamuru bozmaya başlamış olabilir. Çünkü diş derinliklerinde hiçbir sıkıntı yok. Kar için yapılmış yarıklar bile duruyor.
Bugün İzmit oto sanayide GoodYear bayiine görüş almak için gittim. Durumu anlattım. kaç sezondur kullandığımı, sürekli mi kullandığımı, kaç km olduğunu filan sordular, lastiği de biraz incelediler. Normal dediler, bu lastiklerin ömrü 40k km kadar, sizinki de artık bitmiş dediler. EfficientGrip Compact modeline fahiş fiyat çektiler 275₺, onu direk eledim. Şu an kullandığım lastiklerin yenisi de 325₺ imiş. Koşarak çıktım bayiden. Bir tane Dunlop-Falken-Petlas bayii vardı ona gittim. Dunlop ve Falken seçeneklerine zaten sıcak bakıyordum ve tanesi 235₺ fiyattan Dunlop SP Touring R1 almış bulundum. Forumda Falken'e olumlu referans da vardı ama elimle lastik yanaklarını incelediğimde Dunlop'un daha sert olduğunu fark ettim. 70 yanağın yumuşağı zorlamaya gelmez, janttan atar diye düşündüm. Sonuçta Made in Çankırı lastiğim oldu :) Lastikler 2018 15.hafta üretimi. 15 yaşından küçük araçlara yol yardımı da veriyorlarmış, Süleyman'ı Allah kurtarsın dediler:P Eskilerini de kışlık olarak kullanırım deyip aldım, kömürlüğe koydum.
upload_2019-3-26_1-59-20.png
upload_2019-3-26_2-4-41.png


Lastiğimizi 163.750 km'de değiştirmiş oldum.

Lastikleri taktırınca gözüme çarpan ilk iki şey, bunun deseninde yön değil inside/outside mevzusunun olması ve Goodyear gibi offset'inin olmaması. Offset olmayınca süspansiyonun negatif kamber açısı daha net anlaşılır oldu. Lastikçiden ayrılıp yola çıktıktan sonra Goodyear Vector 4 Seasons Gen-2 çok kaliteli lastikmiş dedim. Yol tutuşu filan hava ısınınca bitti ama 40k km yapmış lastikten sonra yeni lastik takınca arabanın bambaşka bir hal almasını beklerdim. Öyle olmadı. Gürültü seviyesi aynı, konfor seviyesi de aynı, düz yol sürüşü de aynı, o yüzden eski lastiklere saygım bir kat arttı. :) Hatta düz yolda biraz sağ sol yaptım, eskisinin sağlam zamanlarındaki aracı yönlendirme keskinliği daha bile iyiydi. Ama hep söylediğim şeyi, eskisinin kurudaki fren mesafesi zayıflığını bunda denedim, arabamın fren balataları 5,5 senedir ilk kez bu kadar zorlandı. :) Aşırı şımarttı. Kızaklama filan yaptırmadım. Tabii standart hızda girdiğim virajlarda arabanın kendini salması da tamamen bitti. lastiklerin birkaç yüz km gidip rodajı da bitsin, zorlarsam ondan sonra zorlamaya başlarım. Şimdilik fiyat/performans ürünü gibi durmakla beraber gözünüz kapalı alın diyecek kadar net önermem için daha erken, zamanla tanıyacağız kendisini.
 
7 günde 163.750'den gelip 165.000'i devirdim. O arada depo kapağımı rüzgarın azizliğiyle kırdım. Sonra yan sanayi ürün olarak yenisini aldım. Kaportacı anormal bir fiyat çekince boyasını da kendim aldım boyadım, ilk boya deneyimim olduğundan kaportanın mevcut haline yakışır şekilde berbat oldu :P Yan sanayi olmasının handikapı olarak şu anda kilit mekanizması tarafında oturmayan bir yer var. Küçük bir törpüleme işlemi bekliyor. Uygun zamanda onu da yapacağım.

Kullanıp eskittikçe yenilemeye devam...
 
insta'daki gönderide ne gömmüşsün be abi :)
Sen de bardağın hep boş tarafını görüyorsun he. :) Övdüğüm kısımları hiç mi yokk?

Hem ben gömünce birileri illa ki çıkıp "sen bi b*ktan anlamıyon, o araba çoğiyi bikere tmm mı" diye çemkirip arabayı ölümüne savunmaya başlar. Arabanın da piyasası yükselir :D
 
  • Beğeni
Tepkiler: alfhonso
Sen de bardağın hep boş tarafını görüyorsun he. :) Övdüğüm kısımları hiç mi yokk?

Hem ben gömünce birileri illa ki çıkıp "sen bi b*ktan anlamıyon, o araba çoğiyi bikere tmm mı" diye çemkirip arabayı ölümüne savunmaya başlar. Arabanın da piyasası yükselir :D

insallah abi :D
 
159bin km'den sonra 167bin km'de arabayı tekrar bakıma soktum. Hem başına değişik olaylar geldi, hem de uzun yola çıkacağız, hem de yağından hiç memnun değildim. Bu yüzden 10.000'i beklemeden bakıma girdik.
19071

Yağı bir boşalttık, sanki 50000 km olmuş dizel yağı. Açık sarı koyduğumuz yağ, katran gibi aktı. Bir ihtimal kurumları temizlemiş olabilir. Önceden aldığım Mobil Super2000 yağı koyduk. Polen filtresi değişti. Geçenlerde elime geçen açık hava filtresini de taktık, ustam mahsuru olmayacağını söyledi. Ama "çok kaliteli bir ürün değil, bir bakım sonra at gitsin, temizleme ürünlerini almaya değmez" dedi. Tavsiyesini dinleyeceğim.
19072

Ön düzende bir süredir fark ettiğim küçük bir sorun vardı. Sadece kasislerde ve yol bozukluklarında ortaya çıkıyordu. Başlangıç aşamasında olduğu için iki ihtimal vardı: Ya direksiyon kutusu, ya da z-rot. İyi ihtimal z-rotmuş :), o değişti.
Arka kampanalara bir bakım yapıldı, temizliği yapıldı. Balatalar iyi durumda, devam.
Arka süspansiyon çok ses yapıyordu, onu yağladılar. Şimdi bir tık daha iyi.

Geçenlerde yeğenim boyundan büyük bir yaramazlıkla arabayı bahçede çalıştırıp yürüttü. Bayağı bir off-road yaptı, rodeo yaptı, altına el arabası alıp kenara fırlattı filan, kalın çivili kalasların üstünden geçti, en son bir kütüğün üstünde kalıp stop etti. Liftte onun hasarlarına da bakalım dedim. Tahmin ettiğim gibi ön tamponun alt vida yerlerinin üçü de kırılmış. Bir tanesinden pulla filan tutturabildik, buna da şükür dedik. Kalın saç karter koruyucu egzoza kadar dayanmış, araç onun üstünde askıda kalmış. Şansa yanındaki plastik koruyucuya değil de buna gelmiş. Bizi büyük masraftan kurtarmış. Çıkartılıp çekiçle düzeltildi, öyle takıldı. Orta kısımlarda da altta göçükler olmuş ama hepsi egzozu korumak için yapılan çıkıntılarda olmuş, orta susturucuyu da kenardan sıyırarak hasar vermeden geçmiş. Ön düzende de bu olaydan kaynaklı bir sıkıntı yok. Lastiklere de çivi girmedi. Çok çok ucuz atlatmışız.
19074
19075
19076
19077


Bakımdan çıktı, araba artık saat gibi. Düşük devirde özellikle klima açıkken motor toparlayamıyordu, yağ değişince o iş çözüldü. Filtre bu 1000rpm civarlarındaki yüklerde v8 sesi veriyor, 4000rpm'den sonra da gsi sesi veriyor :D Onun dışında aralardaki devirlerde db olarak bakılırsa bakım öncesi sesten farkı yok. Sesi beni çok ilgilendirmiyor da, çekişi çok rahat, o mutlu etti.:)
 
Bir süre önce aldığım Würth kaput içi temizleyiciyi bugün kullanma fırsatı buldum. Yorumlarında bir kutunun yetmediği yazıyordu. Benim motor küçük, kaput küçük, yer nispeten bol olunca rahatça yetti, hatta birazcık arttı bile. :) Elimin erdiği yerleri de sildim. Her yere erişemedim ama bence tatminkar sonuç verdi. Genel olarak çok kirli olmayan yerlerde tek seferde beklenen işi yaptı. Ama pek erişilmeyen veya unutulmuş olan, üzerinin iyice zift gibi olduğu yerlere birkaç kere lokal olarak uygulamak gerekebiliyor. Bu arada sıcak su hortumlarını parlatmıyor. Kuruduğu zaman mat kauçuk malzeme o şekilde kalmaya devam ediyor. Cilalar gibi farklı bir beklentiye girmeyin =)

Bahaneyle kaputun içinde tutturulduğu yerlerden zaman içerisinde çıkan birkaç kablo, hortum vb. şeyleri de yerlerine oturttum, elden geçirmiş oldum. :)
19706


19707
 
Bu bayram bana değil Süleyman'a bayram oldu. Son zamanlarda çok gözüme batan bir konuyu halletmeye karar verdim. Tabii ki bazı şeyleri elden geçirmeme de vesile oldu.
Arka kampanalar, arabayı aldıktan bir sene sonra jantları ilk aldığım zaman yaldız boyayla boyanmıştı, 2 sene sonra tekrar paslanmaya başlamıştı. Şu aralar ise durum iyice içler acısıydı. Ben de üzerindeki pasları temizleyip, depo kapağımdan kalan boya ve vernikle buraları elden geçirmeye karar verdim.

Arefe günü işe girişmeye karar verdim. Ama sıkıntı büyüktü. Kriko aracı aldığımdan beri (6 yıldır) hiç kullanılmadı. Bakımını da yapma fırsatım olmamıştı. Aralarda stepne havuzunun su alması, benim onu çözmem filan da oldu. O yüzden tamamen kilitlenmiş durumdaydı. Açmam bir gün sürdü.
1565651580435.png
1565651598807.png


Çekme kancası da pas içerisindeydi. Onu da temizledim. Hiç kullanılmamış, üzerindeki GM logolu etiket bile duruyor daha :) Bijon anahtarı da üzerindeki GM logosuyla duruyor ama kendine hayrı yok, fotoğrafını bile çekmedim. Kendi + bijon anahtarım zaten yıllardır arabada durur :)
1565651673235.png
1565651698993.png


Bu işlemler tüm günümü aldı. O yüzden arefe günü değil de bayramın 1. günü bayramlıklarımı ! giyip, arabayı kriko ve kütükle kaldırıp, maskemi de takıp pas temizliğine, boyaya geçtim.
1565652109429.png
1565652194567.png
1565652336021.png

Tekerlekleri çıkardığımda jantların kampanalara temas eden yerleri de oksitlenmeden kısmen etkilenmişti. Oraları da temizledim:
1565651956581.png
 
Resim yükleme sayısı nedeniyle ikiye böldüm mesajı.

Kampanaların durumları şöyle:
Before:
1565652487131.png


After:
1565652527898.png


Bu da
:D :
1565652638516.png


Hazır arabanın altına girmişken birkaç küçük yağlama işlemi de yaptım. Fayton gibi arka süspansiyon var, yalıtım da yok; gıcırtısı eksik olmuyor. Gres yağım yoktu ama hareketli yerlerini eldeki en kalın yağ ile yağladım. Hatta yağa kire bulaşmışken, sonradan elime wd-40 aldım, el freni telinin yollarını, bijon deliklerini, bagajın menteşelerini amortisörlerini, kapıların menteşe ve gergilerini filan da komple yağladım.
1565652971816.png


Günün sonunda çıkan iş ve arabanın genel olarak bir elden geçmesi, benim içime sindi. Omuzlardaki güneş yanıkları da küçük bir bedel oldu :)
1565653216192.png
 
159bin km'den sonra 167bin km'de arabayı tekrar bakıma soktum. Hem başına değişik olaylar geldi, hem de uzun yola çıkacağız, hem de yağından hiç memnun değildim. Bu yüzden 10.000'i beklemeden bakıma girdik.
Ekli dosyayı görüntüle 19071
Yağı bir boşalttık, sanki 50000 km olmuş dizel yağı. Açık sarı koyduğumuz yağ, katran gibi aktı. Bir ihtimal kurumları temizlemiş olabilir. Önceden aldığım Mobil Super2000 yağı koyduk. Polen filtresi değişti. Geçenlerde elime geçen açık hava filtresini de taktık, ustam mahsuru olmayacağını söyledi. Ama "çok kaliteli bir ürün değil, bir bakım sonra at gitsin, temizleme ürünlerini almaya değmez" dedi. Tavsiyesini dinleyeceğim.
Ekli dosyayı görüntüle 19072
Ön düzende bir süredir fark ettiğim küçük bir sorun vardı. Sadece kasislerde ve yol bozukluklarında ortaya çıkıyordu. Başlangıç aşamasında olduğu için iki ihtimal vardı: Ya direksiyon kutusu, ya da z-rot. İyi ihtimal z-rotmuş :), o değişti.
Arka kampanalara bir bakım yapıldı, temizliği yapıldı. Balatalar iyi durumda, devam.
Arka süspansiyon çok ses yapıyordu, onu yağladılar. Şimdi bir tık daha iyi.

Geçenlerde yeğenim boyundan büyük bir yaramazlıkla arabayı bahçede çalıştırıp yürüttü. Bayağı bir off-road yaptı, rodeo yaptı, altına el arabası alıp kenara fırlattı filan, kalın çivili kalasların üstünden geçti, en son bir kütüğün üstünde kalıp stop etti. Liftte onun hasarlarına da bakalım dedim. Tahmin ettiğim gibi ön tamponun alt vida yerlerinin üçü de kırılmış. Bir tanesinden pulla filan tutturabildik, buna da şükür dedik. Kalın saç karter koruyucu egzoza kadar dayanmış, araç onun üstünde askıda kalmış. Şansa yanındaki plastik koruyucuya değil de buna gelmiş. Bizi büyük masraftan kurtarmış. Çıkartılıp çekiçle düzeltildi, öyle takıldı. Orta kısımlarda da altta göçükler olmuş ama hepsi egzozu korumak için yapılan çıkıntılarda olmuş, orta susturucuyu da kenardan sıyırarak hasar vermeden geçmiş. Ön düzende de bu olaydan kaynaklı bir sıkıntı yok. Lastiklere de çivi girmedi. Çok çok ucuz atlatmışız.
Ekli dosyayı görüntüle 19074 Ekli dosyayı görüntüle 19075 Ekli dosyayı görüntüle 19076 Ekli dosyayı görüntüle 19077

Bakımdan çıktı, araba artık saat gibi. Düşük devirde özellikle klima açıkken motor toparlayamıyordu, yağ değişince o iş çözüldü. Filtre bu 1000rpm civarlarındaki yüklerde v8 sesi veriyor, 4000rpm'den sonra da gsi sesi veriyor :D Onun dışında aralardaki devirlerde db olarak bakılırsa bakım öncesi sesten farkı yok. Sesi beni çok ilgilendirmiyor da, çekişi çok rahat, o mutlu etti.:)
Güncelleme:
Özel işlerim ve ziyaretlerim nedeniyle 1 haftalık 1600-1700 km'lik araba için yoğun bir Ege turu yaptım. Bakımda taktığım açık hava filtresi, kendisine özel bir yalıtım ve hava kaynağı yaratmamış olduğum için (zaten 1-2 bakımlık kullanacaktım), son zamanlarda artan hava sıcaklıklarına bağlı olarak özellikle yoğun trafiğe maruz kalırsa güçten düşürmeye başlamıştı. Aşırı sıcaklar nedeniyle İzmir'e giderken ve İzmir'de iyice perişan oldu. :) Bunun olacağını öngördüğüm için yola çıkarken hava filtresinin kutusunu bagajıma atmıştım. İzmir'de açık filtreyi çıkarıp uygun fiyatlı bir standart hava filtresi taktım. Tabii ki filtre çöpe gitmedi, forum içinde dönmeye devam ediyor😁
 
Arabayı alalı 6 yıl oldu, Bluetooth'lu eli yüzü düzgün bir cihaz takmak ancak bugüne kısmet oldu. Usta aldığım teyp çerçevesini çok beğendi. Benim de içime sindi. Tabii ki görüp bakıp almadım, internetten yorumlara bakarak aldığım bir ürün. Şansıma iyi çıktı. =)
Ustaya arabanın 6 yıldır bende olduğunu söyleyince, "nasıl yani, 6 yıldır ancak mı teyp takıyorsun" diye şaşkınlıkla sordu :D "Ancak" diyebildim :'D
1570139036441.png
1570139355471.png

Alet şık oldu be. Renk tutmuyor ama olsun. :)

Direksiyon kumandası için gereken parçayı sipariş verdirtmiştim ustaya ama henüz gelmemiş. Geldiğinde onu da taktıracağım. Elim bollaşınca da arka hoparlörleri yenileyeceğim. O iş biraz sıkıntılı, uzun iş. İşçiliği uğraştırıcı. Bekleyeceğim biraz.

Edit: Bu arada ünitenin, orijinal teybi gibi ACC modunda açılıp anahtar çıkarıldığında gücü kesecek şekilde monte edilmesine özen gösterdim. Yarın öbürgün hiç yoktan aküyle uğraşmayalım. =)
 
Son düzenleme:
Veeeee korkulan 180.000 bakımı geldiii.... ve geçti. 10 buçuk ayda 20.000 km :'D

Triger zincirinin kontrolü yapıldı, sıkıntı yok oyna devam dendi. Bu işlem için öncesinde yetkili servisi aradım, onlar da belirli km sınırı vermemişlerdi. Sıkıntı yok.
Markasını göremediğim hava filtresi, önceden aldığım Mobil Super2000 10w40 yarı sentetik yağ, Bosch yağ filtresi, markasını göremediğim benzin filtresi, GM çift tırnak buji, Delphi ön balatalar, Bosch DOT4 fren hidroliği ve korna butonları değişti.

Servis bujileri ısrarla Bosch taktı, özel ısrarlarım sonucunda geriye söktüler, GM taktılar. Bu konuda hassasiyetim sürüyor. Benzin filtresinin de buji gibi km'si gelmişti, o yüzden değiştirdim.

Korna butonlarım uzun zamandır yırtıktı ve artık rahatsız eder olmuştu. Yan sanayi dandik butonlarla yenilendi. En azından artık yırtık değil. =)

Frenlerden uzun zamandır şikayetçiyim. Biraz ısındığında hemen kendini salıyordu. Hava soğutmalı disk konusunda ısrar ettim. Ustaların kendi bildiklerini tekrar sağdan soldan teyit ettirdim. Sonuç değişmedi. Kaliper değişmeden hava soğutmalı diski sığdıramıyormuşum. Kaliper değişince fren basıncı da abs'li araçlara göre değişeceği için hortumlardan fren merkezine kadar köklü bir modifikasyon işlemi gerekiyordu ve 1.500 civarı bir masrafın bahsi geçti. Dedim kalsın :'D Balatası daha yarıya bile gelmemişti ama özelliğini yitirmişti. Hatta çıkanlara baktım, resmen diski sıyırmaya başlamış, kauçuk yüzeyin üstü metal gibiydi. vkm yerine bu sefer tanınan daha güvenilir bir marka aradım, kolayca erişilebilen Delphi vardı, onu taktırdım. Yıllardır DOT3 hidrolik kullanılıyor benim arabada, onu da DOT4'e terfi ettirdik :)

Bir süredir direksiyonumda da manevralardan sonra bıraktığımda toplarken bir lıkırtı sesi vardı. Sürüşe bir etkisi olmayan bir ses. Mafsaldan şüpheleniyordum. Sonradan incelediler, yine yeni yeniden direksiyon kutusu meselesi çıktı. Dedim şimdilik o da kalsın. Biraz daha bozulup sürüşe etki etmeye başlayınca değiştiririm.

Bunlar dışında araç liftteyken alt kısımdan elle gözle muayenelerim de oldu. İçim rahat şekilde binmeye devam.

Şimdi basıyoruz gidebildiği kadar gidiyor, basıyoruz durabildiği kadar duruyor. :)
 
Paspas, 2 torba kömür. Benzinden ucuza geliyor :D
Ekli dosyayı görüntüle 22347
Paspasları uç bölgelerindeki uygun yerlerden kesip kırpıp arabaya koyabildim sonunda. Genel olarak hepsi çok hafif geniş geldi arabaya, ama potluk yapacak değil. Tam tersine, sağa sola kaymasını engellediğinden avantaja dönüyor. Sürücü tarafı paspası arkasındaki cırt cırta sahip modüler bir parça sayesinde yere sabitleniyor ve kayması engelleniyor. Bu çok iyi. Arkada da şaft tünelini kapatan üçüncü bir parça olması büyük avantaj. Corsa C'lerde normalde orayı kapatacak paspas yok. Zaten orta konsol plastiği ve oradaki bardaklık nedeniyle pek uygun da değil. Nitekim bu paspasların şaft tüneli parçasını göz kararı kesip ortasından daraltmak zorunda kaldım.

Plastiği çok kaliteli değil, bir süre kalorifer sıcağı ayaklara verildiğinde koku da yapabilir ama o fiyata kesinlikle değer. :) Tavsiye ederim.
1575567465243.png
1575567485884.png

1575567514594.png
 
Birkaç gün boyunca s.o.s veriyordu, en sonunda 2 gün önce geri vites müşürü sizlere ömür oldu. İnternette 30 liralık ürün ama ne tedarik etmek için, ne de değişim yapmak için vaktim vardı. Sanayiye gittim minicik parça için 100'lük oldum. :/
Araba 181.xxx km'de

Eski araba almaya çok meraklı olan, "yeaa nolacak ki yeaa" diyen arkadaşlar bu başlığı iyi okusun :) Böyle şeyler her an olabliyor. Biliyorum ki bu son değil, zaman geçtikçe daha neler olacak. =)

Parça da bu
1576774117970.png